Ahmet Arslan
Yeni Zelanda saldırganı
Yeni Zelanda saldırganı Brenton Tarrant’in manifestosu ile 2011 yılında Norveç’te 77 kişiyi katleden Anders Breivik’in manifestosu benzerlikler taşıyor.
Öncelikle her ikisi de yaşadıkları toplumların ortalamasının üzerinde entelektüel ve tarihi birikime sahipler. Her ikisi de katıksız “Aryan” ırkçısı.
Her ikisi de Türkler ve Müslümanların Batı ile geliştirdikleri münasebetlerin kökeninde “Batıdaki yozlaşmanın etken olduğunu” ileri sürüyor.
Breivik “yozlaşmanın” müsebbipleri olarak bir dönem Avrupa’da etkili olan Frankfurt Okulu filozofları ile ABD’deki “Neo-Marksist” filozofları gösterirken, Tarrant Batılı siyasetçileri hedef almış.
Her iki teröristin manifestolarının Türkçeye çevrilerek esaslı bir karşılaştırma ve sosyal psikolojik analiz yapılması gerekiyor. Çünkü yakın gelecekte “Aryan kökenli” bu tür saldırı ve propagandalarla sık sık karşılaşacak gibiyiz. Kim bilir Batıda Tarrant ve Breivik gibi “uyuyan” kaç psikopat vardır?
Yine de Tarrant, Türklere “Boğaz’ın doğusunda yaşama hakkı verme alicenaplığını” göstermiş..
***
Yeni Zelenda’daki vahşetle ilgili olarak Ekşi Sözlük denilen lağım çukurunda hezeyanlarını kusan neseb-i gayri sahih birisinin gözaltına alınması dolayısıyla sözkonusu kişiyle ilgili olarak “Ekşi Sözlük yazarı” ifadesi kullanılıyor.
Yazar olmak bu kadar mı ucuzladı? Gören de sözkonusu piçi Meydan Larousse yazarı zannedecek. Ekşi Sözlük küfür ve hezeyan kusma platformundan öte bir şey değildir. Kullanıcılarının ezici bir çoğunluğu da adını dahi yazamayacak kadar cahil ve edepsizdir. Yazı kutsaldır, hiçbir kutsalı olmayan pisliklerle bağdaştırıcı ifadelerden kaçınmak gerek.