Ahmet Arslan
Çok alametler belirdi
19 Ocak 2022, Çarşamba
Rusya, Ukrayna sınırına orantısız yoğunlukta askeri birlik kaydırmaya devam ediyor. Dışişleri Bakanı Lavrov’un hafta içindeki tehditleri de dikkate alınacak olursa işgalin yakın olduğu söylenebilir.
Zaten İngiliz İstihbarat teşkilatı MI6 da saldırının birkaç gün içinde gerçekleşeceğini öngörmüş.
Dünyadaki bütün felaketler etrafımızda yaşanıyor. Allah yardımcımız olsun.
***
İngiltere şerit değiştiriyor
İngiltere, son 30 senedir yaşanan savaşlarda biraz utangaç biraz da çekingen bir şekilde ABD’nin peşinden gider, kuyruğuna takılırdı. Özellikle 2. Körfez Savaşında Irak’ın işgaline gerekçe gösterilen biyolojik silah iddiasının sahte belgelere dayanması dönemin Başbakanı Tony Blair’in siyasi hayatının bitmesine sebep olmuş, kamuoyunda da ciddi tartışmalar yaşanmıştı.
Ukrayna geriliminde Biden’ın kişiliğinden kaynaklanan sebeplerden dolayı ABD ciddi ve “caydırıcı” bir tutum alamazken, İngiltere’nin bu konuda adeta “şahin” rolüne soyunduğu görülüyor. Sanki Ukrayna eski sömürgesi veya “İngiliz Milletler Topluluğunun bir üyesiymiş gibi sert bir tutum alan İngiltere özellikle son dönemdeki gerilimi tırmandırıcı açıklamaları ve Ukrayna’ya yaptığı silah sevkiyatıyla dikkat çekiyor.
En azından son 30 senedir “dünyayı şekillendirme” sürecinde “kafasını fazla kaldırmış görünmeyen” ama başta ABD ve eski sömürgeleri aracılığıyla gelişmelere yön veren İngiltere artık “ipleri elinde tutan” görünümden sıyrılıp, bizzat işin içinde olmayı tercih ediyor gibi.
Bu süreçte, İngiltere’nin AB’den ayrılması (İngiltere’nin Ukrayna’ya yaptığı silah sevkiyatı için Almanya hava sahasını kullanmasına izin vermemiş) veya Biden’ın tutarsız kişiliğinden dolayı ABD’nin net bir tutum alamaması mı etkili, yakında göreceğiz.
Ama İngiltere’nin “ipleri elinde tutan” rolünü bir kenara bırakıp bizzat sıcak çatışmaların içinde rol almayı tercih etmesi dünya ve özellikle de bölgemiz için pek hayra alamet değil.
Yeni yaptırımlar gelirse hiç şaşırmayalım!
Aha! Ukrayna krizinin faturası da Türkiye’ye kesilecek gibi. Yeni yaptırımlar gelirse hiç şaşırmayalım!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaşanan krizle ilgili Ukrayna ve Rus liderlerle görüşme yapmayı planlamasından sonra Batılı gazeteciler “Erdoğan samimiyse Putin’in Ukrayna sınırına sevk ettiği askerleri geri çekmesini sağlasın” demeye başladılar.
Yıllardır savunma sanayimizin gelişmesini engellemek için her türlü ahlaksız yaptırımı uyguluyorlar. Türkiye’nin on yıllardır mücadele ettiği terör örgütlerine herkesin gözünün içine baka baka yardım ediyorlar. Putin’i durdurabilmek için ellerinde caydırıcılığı olmayan ekonomik yaptırımlardan başka herhangi bir imkana sahip değiller. Doğalgazda Rusya’ya göbekten bağlı Avrupa’nın elinde caydırıcı bir araç yok. Zaten bir süredir Almanya yan çizmeye başladı.
Askeri caydırıcılık içinse Türkiye’den medet umuyorlar. Halbuki verdiğimiz SİHA’lar Ukrayna ordusunun savunma yeteneğinin çarpan etkisini kat kat artırdı. Gaza getirerek, NATO üyeliği garantisi vererek Putin’in gazabıyla karşı karşıya bırakılan Ukrayna’ya İngiltere’nin verdiği hafif hava savunma sistemleri dışında sağladıkları herhangi bir destek yok. ABD ekonomik yaptırım uygulayacakmış.
Kanada Ordusu'nun 'meskûn mahal' tecrübesi
Kanada ise 200 kişilik bir meskûn mahal operasyonlarında tecrübeli askeri danışman gönderiyormuş.
Kanada ordusu meskûn mahal operasyonu gibi kritik bir hususta nerede tecrübe kazandı acaba? Kışın şehirlerde kar temizlemek dışında bir meskûn mahal tecrübesi var mı? Hem tecrübeli olsalar bile Ukrayna ordusu bundan nasıl faydalanacak?
Moskova’yı mı işgal edecekler? Eğitim uzmanı göndereceklerse, gayri nizamı savaş uzmanı göndersinler. Eğer savaş başlayacak olursa gidişat böyle olacak gibi görünüyor. Kaldı ki bu husustaki “engin tecrübelerini” de Afganistan’da yakından gördük. Ya dost ateşiyle kendi birliklerini ya da düğün konvoylarını vururlar!