MHP Genel Merkezi, Çağrı Heyeti tarafından düzenlenen olağanüstü kongreye katılanların kimlik tespitleri ve hazırun listesinin hazırlanması konusunda görevli Ankara 13. Noterliğinin görüntülerine ilişkin suç duyurusunda bulundu.

MHP Genel Merkezi, Çağrı Heyeti tarafından 19 Haziran'da düzenlenen olağanüstü kongreye katılanların kimlik tespitleri ve hazirun listesinin hazırlanması konusunda görevli Ankara 13. Noterliğinin görüntülerine ilişkin Akyurt Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundu.

"Görüntüler" üzerine suç duyurusunda bulunuldu

MHP Genel Merkez avukatı Yücel Bulut, yaptığı yazılı açıklamada, "19 Haziran 2016 tarihinden düzenlenen sözde MHP Olağanüstü Genel Kurulu’na ilişkin olarak; toplantıya katılanların kimlik tespitleri ve hazırun listesinin hazırlanması konusunda görevli bulunan Ankara 13. Noterliğinin basın yayın organlarında da oldukça geniş yer bulan ve suç teşkil eden görüntüleri üzerine, suçun işlendiği yer olan Akyurt ilçesi Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur." ifadelerine yer verdi. 

"Sahtecilik titizlikle takip edilecek'

Bulut, MHP Genel Merkezi tarafından basın yayın organlarında yer bulan "sahtecilik" fiillerine ilişkin olarak devam edecek cezai soruşturma sürecinin de titizlikle takip edileceğini kaydetti.

Sazak: Yenilenme isteyen samimi ülküdaşlarımızı yaralamıştır

Eski MHP Milletvekili Süleyman Servet Sazak, "19 Haziran Tüzük Kurultayında hukuk, sevgi ve gönül dilinin hakim kılınamamış olması, bütün kalbiyle yenilenme isteyen samimi ülküdaşlarımızı yaralamıştır." ifadelerini kullandı.

Sazak, yaptığı yazılı açıklamada, MHP'de yaşanan son gelişmelerin tedirginliğini yaşadığını belirtti. Kendisi için hiçbir makamın, ülkücü olmaktan daha hassasiyetli olmadığını vurgulayan Sazak, 19 Haziran'daki Tüzük Kurultayı'nın bir yenilenme şöleni olarak gerçekleşmiş olmasını çok istediğini ancak şahit oldukları kurultayın sadece bir adayın gizli gündem blokajıyla amacının dışına taştığını savundu.

Sazak, "Üzülerek söylemek isterim ki bu kurultay, genel merkezin yönetim üslubuna yöneltilmiş tenkit konularını içeren her tavrın hakim olduğu, ben merkezli oligarşik bir şova dönüştürülmüştür. 19 Haziran Tüzük Kurultayı'nda hukuk, sevgi ve gönül dilinin hakim kılınamamış olması, bütün kalbiyle yenilenme isteyen samimi ülküdaşlarımızı yaralamıştır." ifadelerini kullandı.

Bölünme ya da ihraç tehdidiyle bloke edilen değişim isteklerinin de başarıya ulaşma şansının bulunmadığının altını çizen Sazak, "Umut ederim ki 19 Haziran'ı yapan irade, önümüzdeki süreçte aklıselim ile hareket eder ve davamızı bulanık hukuki süreçlere mahkum etmez. Ülkücü hareketin ufuk bayrağı, Türkiye'nin geleceğidir." dedi.