Yargıtay kararının ardından, MHP 10 Temmuz'da kurultaya gidiyor. Bahçeli, istifa etmesini bekleyen muhaliflere “Kimler genel başkanlığa aday olacaksa şahsımla yarışacaktır” diyerek meydan okudu!
“Asıl mücadelenin bundan sonra başlayacağını” söyleyen Bahçeli'nin bu “hodri meydan” çeken kararı, çok zorlu geçmesi beklenen kurultayda kendisine olan “güvenini” ortaya koyuyor.
Buna mukabil, daha evvel 18 Mart 2018'den önce kurultay yapılmasına kararlı bir şekilde direnen Bahçeli'nin, Yargıtay'ın kararını müteakip seçimli kurultaya “mecbur kaldığı” aşikârdır.
Muhalifler ise “Kurultay tarihinin ancak Çağrı Heyeti'nce belirlenebileceğini” öne sürüyorlar.
Kurultayda kazanacaklarından kuşkusu bulunmayanların “Daha fazla uzatmaya gerek yok. Maksat hâsıl oldu” demeleri beklenirdi!
***
Muhalif adaylar arasında en iddialı durumda olan Meral Akşener, 15 Mayıs'ta “Tarlada Kurultay” düzenleme şovundan eli boş döndükten sonra “Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nin aldığı kararla” kendine geldi!
Paralel Yapı'nın bütün hücreleriyle desteklediği Akşener, Ankara'daki Sulh Mahkemesi'nin kararıyla birlikte Hürriyet'e “Yargıtay kararını beklememize gerek yok” demişti!
***
7 Haziran sonrasında “Yüzde 60'lık Blok” taleplerini geri çevirdiği içinİstanbul Baronları ile Paralel Yapı'nın “hedef” aldığı Bahçeli, en başından beri “Büyük Oyun”un farkında…
Meclis'teki son konuşmasında, şu sözleri pek manidardır:
“Yüzde 60'lık bloktan bahsediyorlardı. MHP'yi Kandil'in yanına çekmeyi düşünüyorlar, akıllarınca şahsıma Başbakanlık öneriyorlardı. Hiç utanmadan, MHP'yi tarihi rotasından çıkarıp PKK ile yan yana getirmeyi projelendiriyorlardı. Çok şükür ki, başaramadılar. Bugün olsa, yine başaramazlar…
Türk düşmanları ile bir araya gelemeyiz. Her kumpası, her tezgâhı bozar; milli ülkülerimizden vazgeçmeyiz...
AKP'den kurtulmak uğruna PKK'ya yanaşamayız…”
***
CHP ile Terör Partisi HDP'nin “kan kardeşi” olduğu bir dönemde; Kandil'in CHP'ye “HDP ile ittifak” önerdiği bir zaman diliminde; iki ortak Paralel Yapı ile Kandil'in “MHP'de mutlaka değişim!” istedikleri bir vasatta…
Bahçeli'yi devirerek yerine Akşener'i getirmek isteyen güç odağı; AK Parti'yi saf dışı bırakmayı amaçlayan “Yüzde 60'lık Blok” hesapları doğrultusunda “ikinci ciddi atağını” yapıyor!
***
“Devlet Bahçeli, Saray'la anlaştı” ya da “Saray'ın güvenlik güçleri, muhaliflere barikat kurdu. Adalet Bakanı da kurultayı engelledi” laflarıyla gürültü kopartanlar; dahası, Yargıtay Başkanı'nın Cumhurbaşkanı ile birlikte “çay toplaması” üzerine söylemediklerini bırakmayanlar…
Yargıtay 18. Dairesi'nin, Bahçeli yönetiminin aleyhine oy birliği ile aldığı karardan sonra “Adalet, mülkün temelidir” diye konuşmaya başladılar! Bunlarda hiç utanma ve arlanma yoktur!
Yargıtay Başkanı “Herhangi bir hukuki karmaşa yok. Her şey normal rutin sürecinde yürümüş, vicdanlarına göre en doğru kararı vermişlerdir.” diye konuşurken…
Devlet Bahçeli, Yargıtay 18. Dairesi'nin ulaştığı sonucu, “Vicdanen sorgulanmaya açık olan bir karar” diye niteliyor!
Yakın geçmişte Olağanüstü Tüzük Kurultayı için 348 imza toplanmasına rağmen “kurultay yapmayan” CHP'ye…
Yargıtay ile Anayasa Mahkemesi'nin “ihtar” vermekle yetinmiş olduğunu da bu vesileyle hatırlıyoruz!
Yargıtay'ın, MHP Kurultayı hakkındaki kararından sonra “Adalet mülkün temelidir” diyenler ise geçmişteki işbu kararı unutmuş görünüyorlar!
Çıkıp da “CHP'ye ayrı MHP'ye ayrı hukuk uygulandığını” söyleyemiyorlar! İşlerine gelmiyor da ondan!
***
“AKŞENER ÇETESİ'NİN KEPÇE KULAKLARI”
Şimdilerde canla başla Meral Akşener'i destekleyen Aydın Doğan'ın Hürriyet'inin, geride kalan yıllarda Akşener için…
Hangi yayınları yaptığını veya hangi başlıkları attığını da hatırlayalım!
Meral Akşener'in 8 Kasım 1997 tarihinde Başbakan Tansu Çiller tarafından İçişleri Bakanlığı'na getirilmesi üzerine…
Hürriyet, “Tehditçi Bakan Oldu” manşetini atmıştı!
Alt başlıkta “Ağar'ı İçişleri Bakanlığı'ndan istifa ettiren Çiller, gazetecilere ölüm tehditleri yağdıran Meral Akşener'i getirdi” cümlesi okunuyordu!
O dönemde Baronsal Hürriyet'in başında olan ve işte bu manşeti atan Ertuğrul'un, 17 Aralık 1998 tarihli köşe yazısının başlığı da şöyleydi:
-Akşener Çetesi'nin Kepçe Kulakları
O yazıdaki şu satırlar, Ertuğrul Ö.'ye ait: “Eski İçişleri Bakanı Meral Akşener, bakanlığı sırasında kurduğu bir çeteye benim Devlet Bakanı Güneş Taner ve Ankara Temsilcimiz Sedat Ergin'le yaptığım konuşmaları dinlettirip teybe almış…
Evet, bu konuşmalar bana ait…
(…) Bizim yaptığımız bir suçsa yakamıza yapışın…
Ama, onların işlediği anayasal bir suçtur. Yaşadığım sürece, bu suçu işleyenlerin peşini bırakmayacağım…”
***
Aydın Doğan'ın Ertuğrul'u ile Sedat'ı; aradan 18 yıl geçse de “Meral Akşener'in peşini bırakmadılar!”
27 Mayıs 2016'dayız: Bir süredir “Önce genel başkan, sonra da Başbakan olacağım” diyerek fevkalade iddialı konuşan Akşener'i “büyük umutlarla/bütün hücreleriyle” destekliyorlar!
Meral Akşener'i, Telekulak'çı Paralel Yapı da canla başla destekliyor!
Tamer Korkmaz
Sözlerini tuttular: Akşener’in peşinden koşuyorlar!
27 Mayıs 2016, Cuma