Tamer Korkmaz
Derin bağlantılar, nereden koşuyor?
“Gülen’in nasıl 50 milyar dolara sahip olduğunu söylememi ister misiniz? CIA’den aldı!
Buna, bizler izin verdik. Devletimiz izin verdi. Bu utanç vericidir. CIA’in verdiği paralar, Afganistan’daki uyuşturucudan geliyor…
CIA’in dünya genelinde bankalar kurduğu, ABD Kongresindeki konuşmalarla ortaya çıktı. Güneydoğu Asya’dan Panama’ya kadar CIA’in bankalar zinciri var. İşte bu bankaların kontrolü altındaki fonların tamamı uyuşturucu parasındandır.
Sürekli kullandıkları bankalardan biri Vatikan’ın bankasıdır.
Güneydoğu Asya’dan para yatırıyorsunuz. O paranın İtalyan mafyasının kontrolündeki bankaya akışı sağlanıyor…
Oradan Vatikan’ın bankasına, oradan İsviçre’ye, İsviçre’den de Panama’daki bankaya…
En sonunda, Miami’deki bir bankaya gidiyor. İşte böyle dolaştırıyorlar!
CIA’in gizli operasyonlarını hayata geçirmek üzere milyarlarca dolar harcanıyor. Yani, CIA’in rüşvet fonu!
Türkiye’de uyuşturucuyu kontrol eden babalar ile CIA, Gladio ve Fetullah Gülen arasında doğrudan bağlantı var!”
***
Bu çarpıcı sözler, eski FBI danışmanı Paul L. Williams’a ait…
Amerikan devletinin hesabına yazılan bu dolaylı itiraflar, ‘The Gulen’ adlı 2013 yapımı belgeselde yayınlandı.
***
Williams, Türkçe baskısı “Vatikan Sırları” adıyla Güncel Yayıncılık’tan çıkan “The Vatican Exposed” kitabının yazarıdır.
Onun “Gladio Operasyonu: Vatikan, CIA ve Mafya Arasındaki Kutsal Olmayan İttifak” (2014) adlı kitabını da not edelim.
AFGANİSTAN İSTASYONU’NA NE OLDU?
Haydut Devlet ABD, 20 yıl süren Afganistan işgali sırasında Üç Buçuk Milyon masumu, sivili katletti.
***
2021 yılının ağustos ayı sonunda, Taliban’a karşı pes etti ve “arkasına bile dönüp bakmadan” Afganistan’dan kaçtı.
Taliban yönetimi, Narkotikle Mücadele kapsamında afyon çiftliklerini yok etmeye başladı.
***
“Afganistan, dünya afyon üretiminin dörtte üçünü gerçekleştiriyordu ve Avrupa’da pazar payının büyük ekseriyetine sahipti.”
***
2021’den bu tarafa uygulanmaya devam eden yasak sonucunda, ABD’nin Afganistan’daki uyuşturucu istasyonu hapı yuttu!
Yankiler, uyuşturucu trafiğini Hindistan’a kaydırdı.
***
Donald Trump -şu sıralar- Venezuela yönetimini “uyuşturucuyla mücadele” hikayesi anlatarak tehdit ediyor, değil mi?
Dünyadaki uyuşturucu ticaretinin lokomotifi olan ve “Küresel Mafya” diye anılan ABD’den söz ediyoruz!
***
Türkiye’de uyuşturucuyu kontrol eden “babalar” ise Afganistan istasyonunun 2021’de düşmesinden sonra, evet esaslı bir darbe yediler; ancak, ABD’nin kontrolündeki uyuşturucu trafiğine bağlı olduklarından zehir ticaretini sürdürdüler.
VIP’LERİN MARİNASI
2021’in Mayıs-Ağustos ayları arasında Körfez cenahından yapılan sarsıcı seri ifşaatın ardından, Bodrum Yalıkavak Marina’dan elini ayağını çekmek zorunda kalan şahıs kimdi?
El Cevap: Mister Pike!
***
12 Eylül 1980 darbesinin beş generalinden biri olan Tahsin Şahinkaya’nın paltosundan çıkan Derin Pike; Lockheed Martin’ci bu orgeneralin el vermesiyle kariyer basamaklarını çok hızlı tırmandı.
Pike’nin Orgeneral Şahinkaya ile irtibatı, ilk kez 1988’deki MİT Raporu ile deşifre edildi.
***
O dönemde büyük yankı yapan söz konusu raporda Tahsin Şahinkaya’nın “inşaat, ihale ve dahi uyuşturucu mafyasıyla bağlantılarına dikkat çekiliyordu.
Raporu, Mehmet Eymür’e yazdırtan Hiram Abas, 26 Eylül 1990’da derin bir suikasta kurban gitti.
DAR ALANDA KARA’SAL PASLAŞMALAR
Bay Pike’nin uzun yıllar boyunca FETÖ ile irtibatını sağlayan Paralel İmam Ahmet Kara idi!
Mister Kara, Mustafa Özcan’dan sonra gelen karanlık imamdır; uzun süredir kaçak vaziyettedir.
Pike’nin, 1990’lı yılların başından itibaren Emniyet’teki Fetullahçılara kol kanat gerdiği ise bir sır değildir.
***
İsimleri aşikâr Sarı-Kırmızı futbolcular, doksanlarda Fetullah’ın dizinin dibinde sıralanırken; Mister Pike de Haluk ve Mesut adlı topçularla birlikte sevdalısı olduğu kulübün saha dışındaki üçlü defansında yer alıyordu.
Bay Pike, tam Çeyrek Yüzyıl önce takımının poster çekiminde poz vermiş; böylelikle, Törkiş Ayak Oyunları Ligi’ne yönelik gayrı nizami katkısına kendine özgü bir atıfta bulunmuştu!
“-İmza atmış” da diyebiliriz.
HER DAİM GÖREVDE
Mister Pike, ülkemizin futboluna derin imzasını atmaya yirmi beş yıl boyunca “muhtelif şekillerde” devam etti; halen daha ediyor.
Kulübü, ondan her yardım istediğinde “gayrı resmi görevine hazır ve nazır” olduğunu söylemeye gerek var mı?
***
Geçen yıl Sarı Kırmızı formalı Holigan Bir Profesör, G.Saray kongre üyelerine çağrıda bulunurken, Pike Bey’den “Tarafsızlığını kaybeden Hacıosmanoğlu’nu bizzat istifaya davet etmesini” istemişti.
Kimseler sormadı, “Hangi sıfatla ve nasıl istifaya davet edecek?” diye…
Çünkü: İşin sırrı, buradaydı!
***
Çifte By Lock’lu M.B’nin “iki haram-piyonluk” hediyeli TFF Başkanlığından sonra…
Onu, seçim sandığında yenen Hacıosmanoğlu’nun; sinsice talep edilen “kollamayı” yapmayışı, bu holigan profesörün “zinde kuvvetleri göreve çağırmasına” neden olmuştu.
Yeni Başkan, mevzubahis kulübü kollamaya yanaşmadı ancak Paralel MHK onu çalımladı ve arka planda işi bitirdi!
Ezcümle: Üst üste üçüncü haram-piyonluk gecikmedi.
KARGALAR ORKESTRASINDAN “GÜLME” RESİTALİ
G.Saray Kulübü’nün “Optik Çarpıtma” ustası olan başkanı Durmaz Öz-kanat-bek, birkaç gün önce Divan Kurulu toplantısında şöyle sesleniyordu:
“-Fenerbahçe ile Beşiktaş üç yıldır kollanıyor!”
***
Yani, nedir?
-Sırtını YAPI’ya dayamış; aklımızla alay etmeyi sürdürüyor!
***
Gerçeği ters yüz etme bahsinde “Fevkalade Yetenekli Bay Başkan” olan bu gözbağcı şahıs, futboldaki YAPI’yı inkâr etmeyi de çok seviyor.
Ne de olsa…
-YAPI’dan “sekizde sekiz” istifade eden kulübün başkanıdır, kendisi!