Komprador Burjuvazi'nin gazetesi Ecnebi Hürriyet, ABD ve İsrail'in menfaatleri doğrultusunda yayın yapar. Varlık nedeni budur. Gezi Kalkışması'nı tüm hücreleriyle desteklerken Amerikan polisinin sırf siyah oldukları için “taammüden" kendi vatandaşlarını öldürmesini okuyucularından gizlemeye çalışır. Bu konudaki öfkeli protestoları küçültmeye çabalar…
Louisiana eyaletinde CD satan bir siyahın polis tarafından kastenöldürülmesiyle, hemen ardından da Minnesota eyaletinde “aracında ehliyetini arayan" bir başka siyahın ABD polisinin “ırkçı" saldırısına kurban gitmesiyle alakalı haberler; Sedat E.'nin resmen, Ertuğrul Ö.'nün de “gayrı resmi" olarak yönettiği Hürriyet'in birinci sayfasında yer bulamadı!
Hürriyet'in altını üstüne getirenler, ancak kibrit kutusu kadar yer tutan bir haberi on yedinci sayfada “Facebook'tan canlı polis infazı" başlığıyla fark edebildiler! Eh, işte “yasak savma kabilinden" verdikleri bu haberi; Bulmaca'nın yanına iliştirip, gizlemişler!
Bir gün sonra, ne mi oldu?
İki siyahın öldürülmesinin Dallas'ta protesto edildiği yürüyüş esnasında çatıya gizlenen eski bir Amerikan askerinin beş polisi öldürmesi üzerine ise Hürriyet “Dallas Dehşeti" diye manşet attı…
Elbette, Dallas'taki dehşet bir saldırıdır, vahşettir; manşetten verilmeyi hak ediyor. Peki, Minnesota ile Louisiana'da yaşananlar dehşet ve dahi vahşet değil mi?
“Sam Amca"sının yandaşı ve yalakası Ecnebi Hürriyet'e göre değil!
Washington'ın resmi yayın organı gibi davranan Hürriyet mi; aynı zamanda medyamızdaki “Çifte Standartlar Enstitüsü"dür.
Tabloid formattaki “New York Post" kapağından “İÇ SAVAŞ" diye başlık atarken; “Kral'dan fazla Kralcı" konumundaki Hürriyet Amerikan polisinin ırkçı kurşunlarına karşı kabaran öfkeli büyük protestoları “sıradan hadiselermiş gibi" göstermeye, küçültmeye yelteniyor!
*
Vaktiyle CIA tarafından istihdam edilmiş bir Alman gazeteci olan Udo Ulfkotte'nin “Satılmış Gazeteciler" adlı kitabında yer alan itiraflar, kafakola alınan gazetecilere “CIA tarafından, dünyaya yön veren haberlerin nasıl yaptırıldığını" örnekliyor…
Frankfurter Allgemeine Zeitung'un eski editörü Udo Ulfkotte “CIA'in kontrolündeki gazetecilerin arasında Türkiye'den isimlerin de bulunduğunu" işaretliyor ve şöyle diyor:
“Onlardan, Türk devletinin çıkarını düşünmek yerine daima ABD'nin menfaatlerine göre hareket etmeleri isteniyor, sürekli Amerikalıların istediklerini yazmaları talep ediliyor…"
Ulfkotte'nin kitabında “Amerikancı icraatı" ayrıntılarıyla anlatılan Bild'çi Kai Diekmann, CIA'in kurduğu Atlantik Brücke derneğinin yönetim kurulu üyesidir!
2004 yılından beri Hürriyet Yönetim Kurulu üyesi de olan Diekmann, “Özel Harp Gazetecisi" Ertuğrul Ö.'nün kankasıdır!
*
Baronsal Hürriyet'te üç gün önce (12 Temmuz) manşetten verilen“Nevada'dan Vurdular" başlıklı haber de Washington'ın “ağzına laik" bir yayındı!
Manşetin alt başlığında şunlar yazılıydı: “ABD, 1990'lardan beri izlediği Mısırlı üst düzey El Kaide üyesi Rıfai Ahmed Taha'nın Türkiye'den çıkmasını bekledi. Taha, geçtiğimiz Nisan'da Suriye'ye geçince Amerikan İHA'sı (İnsansız Hava Aracı) tarafından İdlib'te öldürüldü"
Hürriyet, CIA'in gözlüğünden bakan bu manşetle bir yandan Türkiye'yi El Kaide ile aynı kadraja yerleştirip çamur atıyor; diğer bir taraftan da dolaylı olarak Türkiye'nin (değiştirmesini istediği) Suriye politikasını hedef alıyordu!
El Kaide'nin, filmin başından beri “CIA operasyonunun kod adı" olarak faaliyet gösterdiği gerçeğini, Hürriyet asla yazamaz!
Şimdiye kadar bu çerçevede gün ışığına çıkmış olan muhtelif kanıtlardan/belgelerden “arkalarına bile bakmadan" kaçmışlardır!
*
“Nevada'dan Vurdular" haberinde 11 bin kilometre uzaktan kumanda edilen İHA saldırılarının ABD Başkanı'na kadar uzanan bir karar mekanizmasıyla gerçekleştirildiği hususuna da yer veren Hürriyet, CIA'in eski ajanı Edward Snowden'ın sızdırdığı belgeleri yayınlayan gazeteci Glenn Greenwald'un İHA saldırıları hakkındaki yayınına atıfta bulunuyor.
Buna mukabil; Ecnebi Hürriyet, Edward Snowden'ın “ABD'nin İHA'ları, teröristler yerine çoğunlukla masum sivilleri hedef alıyor" şeklindeki açıklamasına (7 Kasım 2015) gözlerini itina ile kapatıyor!
Rusya'ya sığınmış olan eski CIA ajanı Snowden, bir yıl önceki bu açıklamasını İsveç basınına yapmış ve o röportajda “ABD olarak Irak ve Suriye'yi bombalamasaydık hiçbir şekilde IŞİD diye bir şey de ortaya çıkmayacaktı!" demişti!
Snowden'ın “El Kaide'nin içinden çıkan IŞİD'i, CIA 2002'de MOSSAD ve MI6 ile birlikte kurdu" dediğini de hatırlayalım:
En iyi belge itiraftır! Amerikancı Hürriyet, bu kapı gibi itirafı da görmezden geliyor!
*
Suriye'de, Irak'ta, Afganistan'da ya da dünyanın herhangi bir yerindekanları dökülenler Müslümanlar olduğu müddetçe…
Amerikancı (Baronsal) Hürriyet için “hiçbir sorun yoktur!"
Tamer Korkmaz
Gözlerimizi bağlayan “İnsafsız Haber Aracı!”
15 Temmuz 2016, Cuma