DÜNYA
Yemen için bölgesel diplomasi
-
Yemen'de Husi güçlerinin meşru hükümete isyanıyla patlak veren krize çözüm bulunması amacıyla yürütülen bölgesel diplomasi çalışmaları sürüyor.
ANKARA
Yemen'de Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi yönetimine karşı silahlı ayaklanma başlatarak başkent Sana'yı kontrollerine alan ve Aden'i ele geçirmek için saldırılarını sürdüren Husi güçlerine yönelik Suudi Arabistan öncülüğündeki hava saldırıları sürerken, krize siyasi çözüm bulunması amacıyla yürütülen diplomasi de hız kazandı.
Türkiye, Yemen krizinin ülkenin toprak bütünlüğü içinde ve tüm tarafları kapsayan bir siyasi diyalogla çözülmesi, bu amaçla da çatışmaların bir an evvel sonlandırılması için bölgesel ve küresel aktörlerle yakın temasta.
Pakistan Başbakanı Navaz Şerif'in 3 Nisan'da Ankara'yı ani ziyaretinde Yemen meselesi masaya yatırılırken, İslamabad yönetimi Türkiye'nin İran ve Suudi Arabistan ile temaslarının sonucuna göre tutum almayı planlıyor.
Cumhurbaşkanlığı kaynakları, İran tarafıyla Yemen'de barış ve istikrarın sağlanması için ortak çalışma yapılması konusunda mutabık kalındığı bilgisini vermişti.
İçeriği ve mekanizması gelecek günlerde ele alınması beklenen çalışmanın önemli adımlarından birini, çatışmasızlık (bir tür ateşkes) ortamının sağlanması ve insani yardımların ulaştırılması oluşturacak. Bunun yanı sıra eş zamanlı biçimde siyasi müzakere sürecinin bir an önce başlatılması hedefleniyor. Türkiye ve İran'ın ortak girişimleri çerçevesinde Yemen, Suudi Arabistan ve diğer ülkelerle de görüşülecek. Görüşmelerin ardından bir mekanizma üzerinde netlik sağlanırsa çalışmalarda mutabık kalınan konular hayata geçirilecek.
Diğer taraftan Yemen'deki Husi güçlerine destek veren İran için en büyük öncelik, Husilere yönelik "Kararlılık Fırtınası" harekatının durdurulması.
Pakistan Ankara'nın tavrını gözlüyor
Suudi Arabistan'ın asker göndermesi için Pakistan'dan resmen talepte bulunması, İslamabad'da dikkatle değerlendiriliyor. Pakistan, mevcut durumda Suudi Arabistan'a yönelik olası saldırıda Riyad yönetimine her türlü desteğin verilmesi için hazırda beklerken, Yemen'deki operasyona doğrudan katılmaktan şimdilik imtina ediyor.
Pakistan yönetimi, ilk etapta Husilere karşı düzenlenen "Kararlılık Fırtınası" operasyonuna katılıp katılmayacağına ülkenin ulusal meclisinde süren tartışmaların ardından karar verecek. Ancak Başbakan Şerif, bu konuda kesin bir karar alabilmeleri için Türkiye'nin Suudi Arabistan ve İran ile görüşmelerinin içeriklerini beklediklerini açık bir dille ifade etmişti.
Ülkedeki bazı Şii gruplar Pakistan'ın Yemen'deki askeri müdahaleye katılmasına karşı çıkarken, bazı Sünni gruplar da operasyona her türlü desteğin verilmesini istiyor.
Mısır ve İran'dan aktif diplomasi
Pakistan'ın Yemen krizine ilişkin politikası Mısır ve İran tarafından da yakından izleniyor.
"Kararlılık Fırtınası" harekatına destek veren bölgesel aktörlerden Mısır'ın Savunma Bakanı ve Silahlı Kuvvetler Komutanı Orgeneral Sıdkı Subhi Seyyid Ahmed, İslamabad'da başladığı temasları çerçevesinde Pakistan Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı ile ayrı ayrı görüştü. Görüşmelerde bölgesel güvenlik konuları ele alındı. Mısırlı Bakan Ahmed'in temasları sürecek. Mısır ve Suudi Arabistan, aynı zamanda Ortak Arap Gücü projesinin lokomotif ülkeleri olarak biliniyor.
Pakistan'daki karar alma süreçleri, sınır komşusu İran tarafından da dikkatle izleniyor. Navaz Şerif hükümetinin Yemen'deki krize daha fazla müdahil olma ihtimaline karşı Tahran yönetimi Dışişleri Bakanı Cevad Zarif'i İslamabad'a gönderiyor. Akşam saatlerinde İslamabad'da olması öngörülen Zarif'in Pakistan'ın Yemen krizinde ılımlı bir tutum sergilemesini telkin etmesi bekleniyor.
643 kişi öldü, 2 bin 226 kişi yaralandı
Dünya Sağlık Örgütü, Yemen'de 19 Mart'tan bu yana 643 kişinin öldüğünü ve 2 bin 226 kişinin de yaralandığını bildirildi.
BM Cenevre Ofisi'nden yapılan açıklamada, Aden ve El-Dale'de ağır çatışmaların sürdüğü ve elektrik ve su kesintileri nedeniyle insani durumun giderek kötüleştiği ifade edildi.
Ölü ve yaralı sayısının artabileceği kaydedilen açıklamada, hava ve deniz limanlarına erişimdeki güçlükler nedeniyle tıbbi malzemelerin ülkeye ulaştırılamadığı aktarıldı.