15 Temmuz'da darbeye kalkışan FETÖ'cü “Yurtta Sulh Konseyi”nin üyeleri, önceki gün ilk kez hâkim karşısına çıktı: Mahkeme önünde bekleyen şehit ve gazi yakınları vatandaşlarımız “İdam” sloganları attı.

Tek sıra halinde mahkemeye getirilen darbeciler arasında Akın Öztürk başı çekiyordu.

İlk savunmayı da o yaptı: Eski Hava Kuvvetleri Komutanı zerre utanmadan “Darbe girişimiyle hiçbir alakam yoktur” diyebildi.

Akın Öztürk, 1996-1998 yılları arasında TSK'nın Tel Aviv'deki Askeri Ataşesi idi.

28 Şubat 1997'deki MGK'da generaller Refahyol Hükümeti'ne muhtıra verirken Akın Öztürk İsrail'de görev yapıyordu…

Öztürk'ün Tel Aviv'de bulunduğu seneler; aynı zamanda, 28 Şubat'ın önde gelen ismi Çevik Bir'in İsrail'i gide gele adeta suyolu yaptığı dönemdir.

Akın Öztürk, İsrail'de vazifeli iken Tel Aviv'deki 73 sayılı Nur Locası'na kayıt yaptırdı, mason oldu!

15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin elebaşı Fetullah Gülen, 1975 yılında Baron Kasım Gülek'in aracılığıyla mason locasına girmişti.

Vaktiyle CIA tarafından kurulan Bilderberg'in Türkiye'deki ilk toplantısı, 1975'te İzmir Çeşme'de yapıldı. Katılımcılar arasında Bülent Ecevit de vardı.

Fetullah Gülen, yıllarca sonra “Şayet, ahirette Allah bana şefaat etme imkânını verirse bunu evvela Bülent Ecevit için kullanırım” diyecekti!

Ecevit, son başbakanlığı döneminin son yılında (1 Şubat 2002'de) “En eski Yahudi organizasyonu” olarak bilinen derin teşkilat B'nai B'rith'e konuk oldu.

Türkiye'deki Sabetayistleri bundan on yedi yıl evvel deşifre eden Ilgaz Zorlu, Rahşan Ecevit'in asıl isminin “Raşel” olduğunu iddia etmiştir!

“Evet, Ben Selanikliyim” kitabıyla tanınan Ilgaz Zorlu, Rahşan Hanım için aynen şöyle demişti:

“İsrail'in eski başbakanlarından Golda Meir'e benzer! Yapısı, karakteri, fikriyatı onun aynısıdır!”

İzmir'e vaiz olarak atandığı dönemde (1966); Sabetay Sevi'nin on yedinci yüzyılda yaşadığı evi ziyaret eden Gülen'e “orada kendisini karşılayan Yahudi cemaati mensupları” şöyle seslenmişlerdi:

“Muhterem Gülen, sen bizim Mesih'imizsin!”

Akın Öztürk'ün Tel Aviv'deki görevinde son aylarına girdiği dönemde (25 Şubat 1998'de) İsrail Başhahamı Eliyahu Bakshi Doron, Fetullah Gülen Locaefendi ile İstanbul'da buluşmuştu.

Terör Devleti İsrail'in 31 Mayıs 2010'daki Mavi Marmara Katliamı'nın ardından; Gülen, Tel Aviv'i değil Ankara'yı suçlamıştı! “İsrail'in otoritesine baş kaldırılmamalıydı” demişti!

Darbeci Akın Öztürk'ün Tel Aviv'de Askeri Ataşe olduğu dönemde girdiği Nur Locası'nın 1985 yılındaki açılışını “Büyük Üstad!” Şekür Okten ile TESEV'in kurucuları arasında yer alan Jak Kamhi birlikte yapmışlardır.

Ilgaz Zorlu, 2001 yılının başlarında mahkemeye sunduğu savunmasında; en başta dönemin TESEV Başkanı Nafiz John Paker olmak üzere aralarında Kemal Derviş, İsmail Cem, Rahşan Ecevit'in de yer aldığı kimi isimlere ciddi suçlamalar yöneltmişti.

Zorlu, “Türkiye'yi bölerek bir dış ülkenin hâkimiyetine dâhil etmek isteyen Sabetay kökenli liberal sol bir lobinin gizli maksatlarından, bunların siyasetteki ve medyadaki ileri seviyede tesirlerinden” söz ediyordu!

*

Darbeci Akın Öztürk'ün 15 Temmuz sonrasında ilk kez hâkim karşısına çıktığı haberini manşetlerine yerleştiren gazetelerde Trump'un İsrail'i ziyaretine ilişkin haberler de yer alıyordu...

İsrail'in Başbakanı Netanyahu, geçen Kasım'da Donald Trump'ı seçim zaferinden dolayı kutlarken; ABD'nin yeni başkanından “İsrail'in gerçek dostu” diye söz etmişti.

Donald Trump'ın başkanlık kampanyasında “üst düzey danışman” olarak konuşlanan James Woolsey, Bill Clinton'ın ilk döneminde iki yıl süre ile (1993-1995) CIA'in başındaydı. Woolsey, Trump'ın seçim zaferinden sonra yaptığı konuşmada teşekkür ettiği istihbaratçılar arasındaydı.

Trump, seçim kampanyası sırasında “13 CIA ajanı, 15 Temmuz'da Türkiye'deki darbeye yardım etti” diye tweet atmıştı: Donald Trump, bu bilgiyi Woolsey'den mi almıştır?

CIA'in eski başkanı, 15 Temmuz'daki darbe kalkışması hakkında CNN'de konuşmuş; girişimi “Taktik başarısızlık” olarak nitelendirmişti…

O yayında, enteresan bir detayı izleyicilerle paylaşan Woolsey, “Geçtiğimiz yılın (2015) altı ayını Türkiye'de geçirdim.” demişti!

Eski CIA Başkanı, bu süre zarfında Türkiye'de ne yapmıştır? Mesela, FETÖ'nün İzmir'deki papazı Andrew Brunson'la görüşmüş müdür?

Woolsey, aynı zamanda WINEP'in (Washington Institute for Near East Policy) danışmanlarındandır!

WINEP, İsrail'le doğrudan bağlantılıdır. İslam düşmanlığı ile bilinen bir kuruluştur.

FETÖ'nün kaçaklarından CIA elemanı Emre Yaramaz'ın ABD'deki ilk işvereni WINEP idi!

*

James Woolsey'nin eşi Suzanne Woolsey, CIA ile bağlantılı “German Marshall Fund” da (GMF) Danışma Meclisi üyesidir.

Dünkü yazımızda bahsi geçen CIA ajanı Robert Finn'in eşi Helena Kane Finn mi; 2007'de Berlin'de görevli iken GMF ile “verimli!” çalıştı.

2001 yılında ise “özel görevle” WINEP'te “Türk Araştırmaları” bölümünü kurmuştu!