John Dündar, Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla tahliye olduktan iki gün sonra “Biz, direnmeyi Deniz Gezmiş'lerden öğrendik” diye konuştu!
Deniz Gezmiş “Yankee, Go Home!” sloganıyla özdeşleşmiş bir “devrimci” gençti.
Mesela, dönemin ABD Başkan Yardımcısı'nın Türkiye'yi ziyaret edip de Deniz'ler için “Onlar birer kahramandı” diye konuşması asla mümkün değildi!
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın idam kararlarını, o kararları alanlara dayatan derin mekanizma ABD'ye damardan bağlı Eski Rejim'dir. Yani, Türkiye'deki Baronsal Gladyo'dan (Üst Yapı) söz ediyoruz.
Günümüzdeki ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, bir buçuk ay önceki Türkiye ziyaretinde John Dündar için “Büyük Kahraman” demişti!
Bağımsız Müslüman Türkiye'ye karşı “Amerika namı hesabına savaşan”casusluk sanığını yere göğe sığdıramamıştı.
Mister Dündar'ın “Sam Amcası'nın Kahramanı” olduğu, Amerikan devletinin ikinci yetkili ağzından açıklanmıştı!
«
Amerikan yönetimi, Anayasa Mahkemesi'nin “yetki gaspı” yaparak imza attığı tahliye kararından dolayı “büyük bir mutluluk” yaşadı.
Bu bir bakıma “Bizim çocuklar çıktı” sevincidir!
*
Paralel Yapı'nın can dostu, hakiki Washington Portakalı John Dündar; sadece Deniz'leri istismar etmekle kalmadı. Tahliye sonrasında, Abdi İpekçi üzerinden de “tribünlere” oynadı:
“Bakın cebimdeki bu mendil, kızının gönderdiği mendil! Bu meslek, bu haberleri yayınlayabilmek adına, basın özgürlüğü adına ölüm bedelleri ödedi. O yüzden bizimki onun yanında bir hiç kalır. Ancak direndik ve dünyaya ses verdik” diye konuştu!
*
John Dündar, Cumhuriyet'i yönetmeden evvel Milliyet'te yazıyordu. Milliyet, hiçbir zaman İpekçi Suikastı'nın derin perde arkasına seyahat etmedi.
Mister Dündar da, yıllarca “suikastın üzerine gidiyormuş gibi” yaptı; ancak asla “arzın merkezine seyahat” etmedi!
Asıl haberleri veya püf noktalarını hep birlikte “pas” geçtiler; ABD'ye bağlı ve bağımlı Baronsal Gladyo'yu ihtimamla kolladılar!
Cumhuriyet'teki John; ABD'ye değil, Bağımsız Müslüman Türkiye'ye mukavemet ediyor: Tam da bu yüzden, “Büyük Kahraman” diye taltif ediliyor!
*
John Dündar'ın 20 Temmuz 2015'te twitter'da ne yazdığını bir hatırlayalım: “MİT'in IŞİD'e bomba ve eleman taşıdığını belgeledik, suçlu ilan edildik. Suruç, AKP ve MİT'in Suriye ve IŞİD siyasetinin kanlı meyvesidir.”
*
Mister Dündar'ın Ankara'ya IŞİD iftirası attığı ayan beyan belgelendi. Savcıya verdiği ifadede bu iddiasının arkasında duramadı. “Silahların nereye kime gittiğini bilmiyorum” dedi!
Suruç katliamını, “IŞID maskesi kullanan” terör örgütü PKK'nın gerçekleştirdiği de ortaya çıktı!
John Dündar'ın ise “gazetecilik” kamuflajıyla saldıran bir tür “Görevimiz Tehlike” elemanı olduğu tescillendi!
*
Anayasa Mahkemesi, -bireysel başvuru bahsinde- henüz iç hukuk yolları tüketilmeden aldığı kararla açıkça Anayasa'yı ihlal etti.
Yetki gaspı yaptı.
İşbu tahliye kararını, zerrece utanmadan bir “beraat” kararı gibi sunmaya yeltenenler var…
Davanın sonucunu etkilemek için kırk takla atıyorlar.
*
Anayasa Mahkemesi'nin tahliye kararı…
John Dündar'ın casusluk yaptığı gerçeğini, asla ve kat'a değiştiremez!
