Konuk Yazar
Wikileaks FETÖ'yü neden es geçti?
Wikileaks belgelerinde FETÖ neden yoktu, herkesle ilgili paylaşılan bilgiler yer alırken, FETÖ’dan neredeyse bahsedilmiyordu bile.
Wikileaks ile FETÖ yayın organı Taraf Gazetesi arasında gizli bir bağ mı vardı ki, o belgelerin Türkiye ile ilgili bölümlerini Taraf yayınladı ve FETÖ ile ABD arasındaki ilişki, manipüle edildi.
Kısaca hatırlayacak olursak.
2011 Mart ayında Wikileaks, ABD’nin resmi kayıtlarını deşifre etti. O belgeler, yıllarca çok konuşuldu.
Türkiye’de de büyük ses getirmişti.
ABD’nin Ankara büyükelçilerinin CIA’e gönderdiği resmi bilgiler ortaya saçılmıştı.
O belgelerde AK Parti, CHP, MHP, Erdoğan, Gül, diğer liderler, STK’lar, medya patronları, azınlıklar, cemaatler, hemen hemen her kesimden bilgiler vardı.
ABD büyükelçilerinin bu kişi ve kurumlarla ilgili düşünceleri, CIA’yle paylaşılıyordu.
Sonra Wikileaks, bunları deşifre etmişti.
Yani dönemin büyükelçilerinin, Erdoğan veya bir başka lider ya da kurumla ilgili “şöyle yaptı, böyle yapıyor, bundan sonra böyle olabilir” gibi bilgilerden oluşan gizli kayıtlardı, bunlar.
Listede herkes, her kurum vardı.
Fakat bir eksikle, FETÖ lideri Gülen ve onun Türkiye’deki yapılanması, ABD için ne anlama geliyor? İşte bu yoktu.
Yani Türkiye’de görev yapmış ABD büyükelçileri, Erdoğan’la ilgili kayıt tutuyor bunları merkezle paylaşıyor, Wikileaks de hepsini ortaya döküyordu.
Ancak ABD büyükelçilerinin FETÖ yapılanmasıyla ilgili gerçek düşünceleri, kayıtları, FETÖ’yu ne olarak gördükleri, o belgeler arasında yer almıyordu.
Soru şu, FETÖ ile ilgili belge vardı da Wikileaks onları ayıklamış mıydı ya da Türkiye’de birileri, Wikileaks belgelerindeki FETÖ bölümlerini istediği gibi kesip, biçtikten sonra mı servis etmişti.
Bundan sonrası çok önemli.
Çünkü Wikileaks kayıtlarını Türkiye’de FETÖ’nun örtülü yayın organı olan Taraf Gazetesi yayınladı.
Hangi büyükelçi, hangi liderle ilgili ne planlamış, o liderin ya partinin veya kurumun hangi sırrına vakıf olmuş, bunları CIA’e anlatıyordu.
Taraf gazetesi bunları ortaya döktü.
Sıra FETÖ’ya gelince ise montajladı.
Wikileaks’ın 2011’de sızdırdığı, Taraf’ın ise Türkçe olarak yayınladığı ayıklanmış resmi belgelerde FETÖ için “amacı dinler arası hoşgörü olan, Türkiye'de devlet için açık ve yakın bir tehlike olarak görülmeyen oluşum” deniyordu.
Bir başka belgede de yine ABD büyükelçisi CIA’e FETÖ raporu veriyor ve “bu hareket devlete karşı açık ve yakın bir tehlike oluşturmamaktadır" yazıyordu.
Çok net bir şekilde, Amerikalıların FETÖ ile irtibatı yokmuş gibi bir izlenim veriliyor, FETÖ’nün da devlet içindeki yapılanmasının da Türkiye adına hiçbir tehlike içermediği vurgulanıyordu.
Aslında Wikileaks’in orijinal kayıtlarında FETÖ ile ilgili “sinsi, derin planlar yapıyor” gibi ifadeler vardı ancak ne hikmetse o dönem için kripto paralel sayılan sonra ise FETÖ mensubu olan Taraf gazetesi, bunları görmezden gelip, Amerikalıların FETÖ düşüncelerini yüzeysel olarak geçiştiriyordu.
Yani ABD büyükelçisi Türkiye’de olup biteni kendi merkezine servis ederken, FETÖ ile ilgili çok ama çok sınırlı bilgiler veriyordu.
Aslında FETÖ ile aralarındaki bağları da anlatıyordu ama bir uçtan Wikileaks bunları operasyonla etkisiz hale getiriyor, diğer uçtan da Taraf gazetesi yok sayıyordu.
Bu durum şüphe çekmişti açıkçası.
Hatta sosyal medyada “Wikileaks neden Gülen’i es geçti” gibi yorumlar yapılmıştı.
Çünkü listede herkes varken onlar yok denecek kadar azdı.
Ancak bunların üzeri örtülmüştü.
Şimdi gelin aslında Wikileaks neymiş, kimlere hizmet ediyormuş, bunu tartışalım. Yarın öbür gün “sızdırılmış resmi belge” diye ortaya saçılan bir şeyler olursa bunlara hangi ölçüde itibar edebiliriz, bunu gözden geçirelim.
Böyle yaparsak, CIA’in sırlarını Wikileaks diye bir kurum ifşa ediyorsa, o sır ne kadar gerçek bir sırmış, deşifre edilmesi CIA’e mi yoksa başkalarına mı zarar veriyormuş, daha net anlaşılır.