Konuk Yazar
Taha Dağlı: Düşmanlığın sebebi bu takvimde
19 Kasım’da Antalya’da Türkiye-Rusya ve İran Dışişleri Bakanlarının toplantısı vardı.
21 Kasım’da ABD’de Halkbank davasının son ön duruşması yapılıyor.
22 Kasım’da Rusya’nın Soçi kentinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ve Ruhani ile bir araya geliyor.
27 Kasım’da ise ABD’deki Halkbank davasının jürili duruşması başlayacak.
ABD’nin canını sıkan işte bu takvim.
Türkiye’nin Rusya ile bu kadar sıkı fıkı olmasından son derece rahatsızlar.
NATO’daki tatbikatta Atatürk ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın düşman hedef gösterilmesinde de Ankara-Moskova hattındaki görüşme takvimine yönelik bir gönderme var, “Rusya ile bu kadar çok masaya oturursanız, NATO için düşmansınız” mesajı veriliyor.
Antalya ve Soçi’deki zirvelerin gündeminde Suriye ve S400 var.
Bu iki konu başlığının hiçbir yerinde ABD yok.
ABD’nin tamamen dışında tutulduğu bir masa.
Ve bu masa artık çok sık kurulmaya başlandı.
O masada alınan kararlar sahada da uygulanıyor.
Türk askeri İdlib’te. Bunun sonucu olarak ABD taşeronu PKK-PYD terör örgütü Afrin’e sıkıştırıldı.
Terör örgütünü Akdeniz’e indirme projesi engellendi.
Belki Soçi’de kurulacak olan masada PKK-PYD’nin Afrin’deki varlığının son bulmasına yönelik adımlar da atılacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cuma günkü konuşmasında bunun mesajını verdi, Afrin için “bizim sınır komşumuz” dedi ve orada teröristlerin yapılanmasına müsaade edilmeyeceğine dikkat çekti.
Masadaki bir diğer konu S400.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir önceki hafta Rusya lideri Putin’le yaptığı görüşmede de S400 konuşulmuştu.
Peki sonra ne oldu?
ABD, Türkiye’yi tehdit etti.
Hava Kuvvetleri Müsteşar Yardımcısı Heidi Grant, Rusya'dan S-400 füze savunma sistemleri satın alması halinde Türkiye'nin NATO teknolojilerine erişiminin kısıtlanacağını söyledi.
Ertesi gün de Norveç’teki NATO tatbikatında Atatürk ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, düşman hedef olarak gösterildi.
Türkiye, Suriye ve S400 konularında adım attıkça ABD’de de karşı saldırıya geçiyor.
Halkbank davası da bu saldırıların başında geliyor.
Geçen hafta son ön duruşma vardı.
O duruşmadan sonra Türkiye-Rusya ve İran arasında 22 Kasım’da Soçi’de zirve yapılacağı duyuruldu.
ABD’deki FETÖ yargısı bunu duyar duymaz hemen 21 Kasım’a bir ön duruşma daha koydu.
Soçi öncesi son bir tehdit mesajı daha vermeyi düşündüler demek ki.
Çünkü Soçi’den sonra 27 Kasım’da Halkbank davasının ilk jürili duruşması başlayacak.
Bu takvimde Türkiye’nin attığı her adıma tehditle karşılık veren ABD’nin Halkbank davasını tamamen siyasi bir şantaj malzemesi olarak kullandığı bir kez daha ortaya çıkmış oldu.
Halkbank zamanında İran ambargosunu delmeden, BM kuralları çerçevesinde yapılan ticaretle ABD’nin uluslararası finans sisteminde 100 milyar dolarlık bir açığın oluşmasına neden olmuştu.
Faiz lobisi oturduğu yerden haraç alamaz hale gelmişti.
Halkbank’a saldırıların sebebi bu.