Konuk Yazar
Saldırıların arkasında bu plan mı vardı?
Günlerdir iki gözümüz Suriye’de Münbiç’teki operasyondaydı.
Pazartesi gözümüzün birini, Salı sabahı da diğerini başka yerlere çevirdiler.
Suriye’de Rakka’da DAEŞ’e yönelik temizleme operasyonu Münbiç’e kaydırıldı. Münbiç, DAEŞ işgalindeydi. Bir adım ötesi Türkiye için kritik sayılan bölgenin başlangıcıydı.
Azez-Cerablus hattı veya kırmızı çizgi olan Fırat’ın batısı. Bu nedenle stratejik önemi büyük olan Münbiç’in asla PYD terör örgütünün eline geçmemesi gerekti.
ABD, operasyon için Türkiye’den destek istedi. Türkiye şart koştu, “Münbiç’e destek veririz ama PYD’liler oraya girmeyecek” dedi. Amerika bunu kabul etti, garanti verdi ve operasyon başladı.
Hakikaten de Rakka’daki operasyonun aksine Münbiç’teki harekatı PYD’liler değil onların da dahil olduğu koalisyonun azınlıktaki Arap ve Türkmen kanadı yürütüyordu.
Ankara, Münbiç’teki gelişmeleri sıcağı sıcağına takip etti, PYD teröristlerinin attığı her adım izlendi. Amerikalıların verdikleri sözlere sadık kalıp kalmadığı kontrol edildi.
Münbiç’in büyük bölümü DAEŞ’ten kurtarıldı. Azez-Cerablus hattında da hareketlilik başladı. Halep’in hemen hemen her noktası ki özellikle de bizi ilgilendiren bölgelerinde sıcak saatler yaşanıyordu.
Türkiye, iki gözünü bölgeden ayırmıyordu çünkü ortam o kadar hareketli ve zemin öylesine kaygandı ki bir anlık dikkatsizlik, Türkiye’nin tüm stratejisini çökertebilirdi.
İşte bu noktada İstanbul Vezneciler’de bir terör saldırısı gerçekleştirildi.
24 saat sonrasında bu kez Mardin Midyat’tı terörün adresi. Peş peşe iki terör saldırısı; algıları, dikkatleri, kulakları, gözleri bu noktalara çevirdi.
Suriye’de operasyon hala devam ediyor. PYD terör örgütünün gayet rahat hareket ettiğini söyleyebiliriz.
Amerika’ya tamamen bir güven asla söz konusu değildi.
Zaten Ankara, planlarının “Amerika sözünde durmazsa” versiyonunu da hazır tutuyordu.
İşte bu noktada Türkiye’de hem de mübarek Ramazan ayının ilk günlerinde iki terör saldırısı gerçekleştirildi.
Terör örgütü birden çok mesaj veriyordu. Tam da PKK’ya yönelik operasyonlar terör örgütünü bitirme noktasına gelmişken, PKK “ölmedim ayaktayım” mesajı gönderiyordu.
Bununla birlikte mesajı asıl gönderenin yurt dışından olması kuvvetle muhtemel. Amerika’nın Türkiye’ye verdiği “Münbiç’e PYD girmeyecek” sözünü tutamamış olması bir ihtimal.
Eğer öyleyse bunu izah yerine Ankara’nın tüm dikkatini dağıtabilecek iki terör saldırısının emrini vermek daha kolaylarına gelmiş olabilir.
Amerika, Suriye konusunda her fırsatta “bana güvenmeyin” dedi, Türkiye de gelinen son noktada Amerikalıların sözlerine zerre kadar itibar etmiyor.
Durum böyleyken bu Münbiç meselesini, Türkiye’de iki terör saldırısıyla ört bas etmeye kalkışmış olabilirler.
Şu bir gerçek ki PYD’yi Suriye’de en çok koruyup, kollayanlar, PYD’nin Türkiye’deki ortağı PKK’yı da mutlak surette boş bırakmıyorlar.