TÜRKİYE
Hastalara manevi destek
-
Diyarbakır'da, durumu ağır hastalara tedavi gördükleri hastanede din görevlilerince 3 dilde manevi destek hizmeti sunuluyor.
DİYARBAKIR
Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nce başlatılan uygulama ile yatakta tedavisi süren hastalarla refakatçileri için din görevlilerince 24 saat Türkçe, Kürtçe ve Arapça vaaz veriliyor, dua ediliyor.
Hastane bünyesinde oluşturulan biri kadın 2 din görevlisinin görev yaptığı, "Manevi Destek Birimi" tarafından verilen hizmetle hastaların psikolojik açıdan rahatlamaları ve hayata bağlanmaları, yakınlarının da morallerinin yükselmesi amaçlanıyor.
Din görevlilerinin imam hatip mezunu, Kuran kursu ve halk eğitim merkezlerinde hasta iletişimi konusunda eğitim görmüş kişiler arasından seçildiği birimin hizmetinden hastalar ve yakınları da memnun.
"Hastalarla yakınları psikolojik olarak rahatlıyor"
Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Hikmet İyem, AA muhabirine, özellikle ameliyat olacak yüksek riskli hastalarla yoğun bakımda uzun süre kalan hastalara manevi destek hizmeti başlattıklarını söyledi.
"Dünya Sağlık Örgütü'nce hastaların dini destek alması, dini vecibelerini yerine getirmesi evrensel bir hak olarak kabul ediliyor. Bu hizmetten faydalanan hastalarla yakınları psikolojik olarak rahatlıyor. Tıbbi tedavi uyguladığımız hastalara manevi destek de sunuyoruz" diyen Doç. Dr. İyem, Dünya Tabipler Birliği Hasta Hakları Bildirgesinde de bu hizmetin "dini yardım hakkı" başlığı altında yer aldığını vurguladı.
Sundukları destekten hastaların yanı sıra yakınlarının da istifade ettiğini ve memnuniyetlerini dile getirdiklerini aktaran İyem, "Bir din görevlisinin manevi destek için yanlarında olması zaten o anda hastaları rahatlatıyor. Bu da tedavide başarı için önemli" dedi.
İyem, hastaların memnuniyetinin kendilerini de mutlu ettiğine işaret ederek, birimde 2 din görevlisinin hizmet verdiğini, Diyanet İşleri Başkanlığı'nca hastaneye atanan imamın göreve başlamasıyla bu sayının 3'e yükseleceğini kaydetti.
Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nca hastanelerde manevi destek sunulmasına ilişkin bir protokol imzalandığını hatırlatan İyem, bu sayede birimlerinin daha da güçleneceğini ifade etti.
"Yüzlerini bir nebze de olsa güldürebilirsek ne mutlu bize"
Din görevlisi Rukiye Güloğlu, hastalardan gelen talep üzerine destek sunduklarını belirterek, isteğe göre hastaya dua okuduklarını, onlarla sohbet ettiklerini kimi zaman da dertleştiklerini söyledi.
Güloğlu, güler yüzle yaklaştıkları hastalarla iyi bir iletişim kurduklarını dile getirerek, "Onların soluk yüzlerini bir nebze de olsa güldürebilirsek ne mutlu bize" şeklinde konuştu.
İmam Mustafa Baran, hastaları tedavileri süresince yalnız bırakmadıklarını aktardı.
"Kimi zaman hastaya evlat oluyor kimi zaman da anne veya babalık yapıyoruz" ifadesini kullanan Baran, şunları dile getirdi:
"Onlara peygamber efendimizin hayatından örnekler anlatıyoruz. Onları teselli etmeye çalışıyoruz. Taleplerine göre onlara Kur'an-ı Kerim okuyoruz. Bazen de onlarla çay içip sohbet ediyoruz."
"Böyle bir hizmet ile ilk kez karşılaştım"
Refakatçi Vecdi Alıcı de tedavisi süren babası için manevi destek hizmetinden faydalandıklarını kaydederek, hastanın moralinin yükselmesi açısından hizmetin önemli olduğunu söyledi.
Alıcı, hastanede kalan yakınları olarak kendilerinin de hasta kadar olumsuz etkilendiklerine işaret ederek, bu nedenle manevi destek hizmetinden faydalanmak için talepte bulunduklarını anlattı.
Gülseren Amuran, annesinin sağlık durumunun ağır olduğunu, bu nedenle manevi destek hizmeti almaya ihtiyaç duyduklarını kaydetti.
Hastanede böyle bir destek sunulduğu için çok şaşırdıklarını aktaran Amuran, "Anneme okunan dua ile biz de rahatlıyoruz. Böyle bir hizmet ile ilk kez karşılaştım" diye konuştu.