Konuk Yazar
Hamburg, Baltimore ve Fransa'da Ohal..
21 Temmuz 2016, Perşembe
Olağanüstü hal ilanına ilk tepki Almanya’dan geldi. Oysa Almanlar 2,5 yıl önce kendi yaptıkları olağanüstü hali gündeme bile getirmediler.
ALMANYA’DA OLAĞANÜSTÜ HAL
6 Ocak 2014 tarihinde Almanya’da, Hamburg kentinde olağanüstü hal ilan edildi. 3 ilçe, “tehlikeli bölge” ilan edildi.
Aralık ayında Hamburg’da bir kültür merkezinin yıkımına direnen göstericiler, alana çadırlar kurup, direnişe geçmişti. O direnişi bastırmak için gelen polis ekipleri, günlerce göstericilere saldırdı. Şiddet olaylarında 500’den fazla aktivist yaralandı, onlarcası göz altına alındı.
Olaylar devam ederken olağanüstü hal kararı çıktı.
Olağanüstü hal ilan edilen Altona, St. Paulis, ve Sternschanze semtlerinde polise, şahısların kimliklerini ve üzerlerindeki eşyaları kontrol, bir yerden uzaklaştırma ve şüpheli gördüklerini gözaltına alma yetkisi verildi.
Olağanüstü hal ilanından sonra Alman polisi, direniş alanını ablukaya aldı, buldozerlerle içeri daldı, aktivistlerin çadırlarını yerle bir edip, göstericileri göz altına alarak, bölgeyi boşalttı.
Türkiye’de kanlı bir darbe girişimi yapıldı, bastırıldı ancak tehlike devam ediyor. Darbeci teröristlerin hücresel yapılanmasının temizlenme süreci başladı, işte bu süreçte Türk halkının güvenliği adına Cumhurbaşkanı ve hükümet insiyatif alarak olağanüstü hal ilan etti.
Bu duruma ilk tepki Almanya’dan geldi. Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, olağanüstü hal kararından endişeli oldukları, sürecin fazla uzun sürmemesi gerektiğini söyledi.
Halbuki bu Dışişleri Bakanı, 2,5 yıl önce kendi ülkesinde, bir grup silahsız göstericiyi, bir yıkım alanından çıkarmak için olağanüstü hal ilanına imza atmıştı. Bunu gündeme dahi getirmedi.
AMERİKA’DA OLAĞANÜSTÜ HAL
Amerika’nın Maryland eyaletine bağlı Baltimore kentinde 27 Nisan 2015’te olağanüstü hal ilan edildi.
25 yaşındaki siyahi genç Freddie Gray, polisler tarafından öldürüldü. Cenaze töreni sonrası siyahiler, polis şiddetine karşı ayaklandı. İşte o ayaklanmayı bastırmak için Baltimore kentinde olağanüstü hal ve sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
ABD polisi, bugün özellikle siyahilere yönelik yargısız infazlarıyla gündemde. Baltimore kenti polis şiddetine karşı ayaklanmanın merkeziydi. Amerika, Baltimore’da olağanüstü hal ilan ederek, polis şiddeti kurbanı olan üstelik silahsız siyahilerin gösterilerini şiddet kullanarak bastırma yolunu seçti.
ABD polisi, bugün özellikle siyahilere yönelik yargısız infazlarıyla gündemde. Baltimore kenti polis şiddetine karşı ayaklanmanın merkeziydi. Amerika, Baltimore’da olağanüstü hal ilan ederek, polis şiddeti kurbanı olan üstelik silahsız siyahilerin gösterilerini şiddet kullanarak bastırma yolunu seçti.
Siyahileri öldürüp, çıkan sesleri susturmak için ilan edilen olağanüstü hal kararına, Amerika’nın siyahi başkanı Obama’dan ses bile çıkmadı.
Bugün ise Amerika, darbeci terörist lideri Gülen’i Türkiye’ye iadeye yanaşmıyor, CIA’in bir kanadı tarafından beslenen FETÖ liderini teslim etmiyor, Türkiye’de kanlı darbe girişiminde de bizzat işbirliği yapıyor.
FRANSA’DA OLAĞANÜSTÜ HAL
Ve Fransa.
Kasım 2015’teki Paris’te meydana gelen ve yaklaşık 130 kişinin ölümüyle sonuçlanan terör saldırıları sonrası ülke genelinde olağanüstü hal ilan edildi.
Hükümet, olağanüstü hal yasası çıkardı.
Bu yasayla, Fransa asker-polis devletine dönüştü.
Olağanüstü hali teröre karşı kullanmayan Fransızlar, işçilerin haklarını gasp eden bir yasa çıkardı. Bu yasaya direnen işçi grupları, Mart’tan Haziran’a kadar hükümet karşıtı gösteriler düzenledi.
Fransız polisi, yasaya karşı çıkanları, olağanüstü hal yasasının kendilerine verdiği güçle, şiddet kullanarak bastırdı, gösteri alanlarına gazetecilerin girmesi yasaklandı, Paris’teki silahsız, barışçıl gösteriler engellendi.
Fransa Kasım ayında olağanüstü hal yasasını, teröre karşı savunma için çıkarmıştı. Ancak 14 Temmuz’da bir terör saldırısı daha geldi, bu kez adres Nice kentiydi.
Tam da olağanüstü halin bitmesine 12 gün kala gerçekleştirilen terör saldırısı sonrası, OHAL 6 ay daha uzatıldı.
Türkiye’deki kanlı darbe girişimi sonrası darbecileri karşı yürütülen operasyonlara ise en çok karşı çıkan ülke Fransa oldu.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Marc Ayrault, kan gölüne dönen ülkesindeki terörle mücadeleyle ilgilenmek yerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı operasyonlarla ilgili eleştirdi.