Konuk Yazar
Esed ile PYD en başından müttefikti
Şam rejimi, PKK’nın Suriye uzantısı PYD ile ittifak halinde olduklarını resmen açıkladı.
Ancak bu kirli işbirliğinin bir de geçmişi var. Aradaki bağlantı stratejik bir ortaklıkla sınırlı değil, iki taraf Suriye’deki şiddet sürecinin başından bu yana beraber hareket ediyor.
Önce rejimin BM Daimi Temsilcisi Caferi ardından Esed’in kara kutusu olarak bilinen başdanışmanı Buseyna Şaban açıkladı, “PYD’yi destekliyoruz” diye.
Batı penceresinden bakıldığında Suriye’de gelinen nokta için normal bir ilişki gibi duruyor. Zira PYD hesapta DAEŞ ile mücadele ediyor, ABD tarafından destek görüyor.
Aynı hedefte buluştukları iddiasıyla rejim ve Rusya tarafından da arka çıkılıyor.
Batı’nın Suriye’de önümüze koyduğu fotoğraf böyle. Bir tarafta DAEŞ diye bir terör örgütü var, karşılarında ise stratejik nedenlerle bir araya gelen ve hepsinin amacı DAEŞ’i ortadan kaldırmak olan ABD-Rusya-PYD ve Şam rejimi var.
Ancak bu kirli ittifak hiç de öyle sanıldığı gibi bugüne özel ve ortaya konulan paravan hedeflere odaklanmış mecburi bir ilişki değil.
Suriye’de şiddet süreci 2011 Mart ayında başladı. Yani tam 5 yıl önce.
Şam rejimi, Suriye-Türkiye sınırı boyunca, bir çok bölgeyi PKK uzantısı PYD terör örgütüne bıraktı.
Çünkü Esed’e karşı ayaklananlar sadece Araplarla Türkmenler değildi, muhalif kanadın içerisinde büyük ölçüde Kürtler de vardı.
Esed, bir taşla iki kuş vurdu. PYD’yle ittifaka girerek, kendisine karşı olan Kürt bloğu imha etti.
Türkiye’ye karşı da PKK kozunu ortaya koydu.
Rejimin PYD planı 2011 Haziran’ından itibaren şekillenmeye başladı. PYD, Esed’in ileride daha da fazla işine yarayacaktı.
Çünkü rejim sıkıştığı noktalarda hep PYD teröristlerini kullandı. Sadece muhalif Kürtleri bölmekle sınırlı kalınmadı, Özgür Suriye Ordusu, 2012’de Halep’i büyük ölçüde aldığında, karşısına PYD teröristleri dikildi.
Şam rejimi, bugün gelinen nokta itibariyle PYD’ye destek konusunda itirafta bulunuyor. Ancak bu işin geçmişi söylediğimiz gibi 2011’e dayanıyor.
Şiddet sürecinde rejimle PYD hiçbir şekilde karşı karşıya gelmedi, çatışmadı.
2012 sonrası kantonlar ilan edilmeye başlandığında PYD, Esed’i açıktan desteğe başladı.
Bu konuda 2013’te PYD lideri Salih Müslim’in verdiği mesajlar ön plana çıkıyor, Müslim Reuters’a “çözüm mutlaka Esed’i içermeli. Esed’siz çözüm 2 milyondan fazla Alevi’nin ölümü demek” diyor.
Müslim 2014’te Independent gazetesine verdiği demeçte ise “Esed rejiminin çöküşü, Suriye için bir felaket olur” diyor.
2015’e gelindiğinde Müslim’in Esed’in ordusuna katılmaktan bahsediyor ve Al Hayat’a verdiği röportajda Türkiye’den olası bir müdahaleye karşı eylem planını anlatıyor ve “eğer Suriye’nin kuzeyinde herhangi bir dış tehdit durumu oluşursa, rejimin ordusuna katılırız. PYD demokratik ve federal bir Suriye için savaşıyor” ifadelerini kullanıyor.