TÜRKİYE
Erdoğan'dan Libya'ya 'Ömer Muhtar' selamı..
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Libya'nın kalkınması için Türkiye'nin elinden gelen çabayı göstereceğini belirtti.
Çavuşoğlu Libya'ya ziyareti çerçevesinde Başkent Trablus'u ziyaret ederek Başkanlık Konseyi ve Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başbakanı Faiz Sirac ile görüşmesinin ardından Trablus Belediyesi'ne nezaket ziyaretinde bulundu.
ÖMER MUHTAR SELAMI
Trablus Belediye Meclis üyeleriyle toplantı yapan Çavuşoğlu, "Size, Trablus halkına tüm Libya halkına Ömer Muhtar'ın torunlarına, Cumhurbaşkanımızdan, Başbakanımızdan ve Türk halkından selam getirdim." ifadelerini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu, Trablus Belediye Başkanı Abdurrauf Beytülmal'e hitaben 'Siz şehreminisiniz. Trablus'a yeni taşınan hükümet önce Allah'a sonra size emanettir." dedi.
'Çöl Aslanı' olarak bilinen Ömer Muhtar kimdir?
ÖMER MUHTAR DOĞUMU VE ÇOCUKLUĞU ( 1858-1931)
Ömer Muhtar 1862 yılında, Libya'da Defne bölgesinin Batnan kasabasında dünyaya geldi. Mensubu olduğu Münifiye kabilesi izzet ve şerefiyle meşhur bir topluluktu. Babası Muhtar, mertliği,cesareti ve güçlülüğü ile tanınmış kahraman bir şahsiyetti. Annesinin ismi Aişe binti Muharib'tir. Küçük Ömer ilk eğitimini muhterem pederi Muhtar'dan aldı. Babası, 1878 yılında hac vazifesini ifa için Hicaz'a giderken Ömer ve kardeşi Muhammed'i yakın arkadaşı Seyyid El Giryani'ye emanet etti. Muhtar'ın Hac sırasında vefatı üzerine onun ve kardeşi Muhammed'in yetişmesini baba dostu Seyyid el Giryani uhdesine aldı. İki kardeş Cağbub'taki İslami Bilimler Akademisine kaydoldular. Ömer Muhtar burada 8 yıllık köklü bir dini eğitim aldı. İlmi tahsilinin yanında çeşitli sanat dallarında da kendisini yetiştirdi.Marangozluk,demircilik,ziraatçılık, duvar ustalığı gibi el becerilerini elde etti. Aynı zamanda usta bir binici olarak ün saldı.Cağbub'taki okul arkadaşları onu son derece ciddi, üzerine düşen yükümlülükleri zamanında yerine getiren,istikrarlı bir yaşam süren bir şahsiyet olarak anlatmaktaydı.
Kısa zamanda arkadaşları arasında liderlik vasıflarıyla temayüz etti. Gür sesi, üstün zekası, güzel konuşması sürekli ilgi odağı olmasına, etrafındaki kişilerin sözlerine kulak vermelerine yol açtı. Mütevazi yaşantısı, servet peşinde koşmaması, onu saygın bir şahsiyet haline getirdi. Bundan dolayı “Sidi Ömer” diye anılır oldu.(saygıdeğer kişilere denilen bu hürmet ifadesi,şark vilayetlerimizdeki “Seyda” tabirini hatırlatıyor.)