Konuk Yazar
Hamas'ın Türkiye temsilciliği var mı?
İsrail’in Türkiye’nin dediği her şartı kabul ettiği dönemde, İsrail medyasında çıkan ve Hürriyet’te manşet olan bir haber yayınlandı.
Türkiye’de Hamas temsilciliği var da biz mi bilmiyoruz. Tam da uzlaşma sürecinde, tam da İsrail’in Türkiye’nin dediği her şartı kabul ettiği dönemde, İsrail medyasında çıkan ve Hürriyet’te manşet olan bir haber yayınlandı. “Uzlaşma yakın ama Türkiye’nin Hamas temsilciliğini kapatması lazım” diye. Peki bu tezviratın arkasında neler yatıyor?
TÜRKİYE’DEKİ HAMASLILAR KİMLER?
Tarih: 18 Ekim 2011
Filistin ile İsrail arasında tarihi bir takas gerçekleştirildi.
2006 yılından bu yana Hamas’ın elinde bulunan İsrail askeri Gilat Şalit’e karşılık İsrail cezaevlerindeki tam 1027 Filistinli esir serbest bırakıldı.
İsrail, serbest kalsalar da aileleri ile görüşemesinler diye Gazzeli esirleri Batı Şeria’ya, Batı Şerialı olanları ise Gazze’ye gönderdi.
Bazılarını ise Filistin dışına sürgüne yolladı.
Sürgün edilenlerden 10’unun adresi Türkiye’yeydi.
Yaşları ortalama 42-43.
En az 20 yılları işkence altında cezaevinde geçmiş.
HAMASLI DİYEBİLECEĞİNİZ O ADAMLARI TÜRKİYE’YE BİZZAT İSRAİL GÖNDERDİ
Türkiye’de Hamas diyebileceğiniz adamlar bunlar.
İsrail’in Hamas ile yaptığı anlaşma karşılığında serbest kalan ve bizzat İsrail tarafından sürgüne gönderilen esirler.
2011’den bu yana Türkiye’deler. Aralarında el Fetih üyesi olanlar da var.
İsrail, bugünlerde “Türkiye’deki Hamas temsilciliği kapatılsın” diye tezvirat yapıyor.
Arıyoruz, tarıyoruz, dönüyoruz, bakıyoruz, Türkiye’de Hamas temsilciliği falan yok.
Olsa olsa bahsettikleri 2011’de bizzat İsrail’in Türkiye’ye sürgün ettiği esirler olabilir.
Onların da temsilcilik açma gibi bir durumları yok, hiç de olmadı zaten.
Hemen hemen hepsi, üniversitede okuyor, bir çoğu evli ve çocuklu, sıradan insanlar.
İSRAİL’E DAHA FAZLASINI YAPTIRAN BİR GÜÇ HİÇ OLMADI
Türkiye ile İsrail arasında bir uzlaşma süreci var.
İsrail saldırgan bir işgal devleti.
Saldırıyorlar ve işgal ediyorlar, devlet politikaları bu kurallar üzerine yönetiliyor.
Her biri ayrı savaş suçu olan yüzlerce katliam gerçekleştirdiler.
Onlardan biri de Mavi Marmara’ydı.
Türkiye gereken yanıtı katliamın hemen ertesi günü verdi.
Bu durumu düzeltmek için de Türkiye’nin öne sürdüğü şartların hepsini kabul ettiler.
İsrail gibi bir saldırgan ve işgalci gücün, işlediği cinayet sonrası özür dilemesi, tazminat ödemesi ve hatta uyguladığı ambargoyu kaldırması, tarihte görülmüş bir şey değil.
1967’de Mavi Marmara ile aynı yerde bir Amerikan gemisine saldırdılar, gemiyi batırdılar, onlarca Amerikalıyı öldürdüler, üstünü kapatıp geçtiler.
Bu durumda İsrail’e özür dileten, ortaya koyduğu her şartı kabul ettiren başka bir ülke olmadı şimdiye kadar. Yani, İsrail’e daha önce hiç kimse daha fazlasını yaptıramadı.
Ancak İsrail medyası ile özellikle Hürriyet gazetesi bir süredir, “uzlaşma tamam ama Hamas’ın Türkiye’deki temsilciliği ne olacak, tek sorun bu” şeklinde haberler yapıyorlar.
Anlattığımız gibi Hamas’ın Türkiye’de bir temsilciliği yok. Türkiye’de Hamaslı diyebileceğiniz kişiler de, bizzat İsrail’in Türkiye’ye sürgün ettiği 9-10 eski esir.
Bunun dışında bir de Hamaslı Salih el Aruri meselesi var. İsrail medyasının tezviratı da genellikle onun üzerinden yürütülüyor.
Ancak şu da bir gerçek ki Salih El Aruri Türkiye’de yaşamıyor, Türkiye’de ikamet etmiyor. Bir Hamas yetkilisi ama Türkiye’de değil, Katar’da bulunuyor.
İSRAİL’İN AMACI ACZİNİ UNUTTURUP, TÜRKİYE’NİN ZAFERİNİ İTİBARSIZLAŞTIRMAK
Yani tezvirattaki hedef Aruri de değil. O halde neden yapılıyor, bu spekülasyonlar?
Hemen söyleyelim, Türkiye ile İsrail’in uzlaşması, Türkiye adına diplomatik bir zaferdir, Filistinliler için de büyük kazanımdır.
Özür, tazminat ve ambargo derken tüm şartları kabul eden İsrail için ise kamuoyu nezdinde Türkiye’nin önünde diz çökmektir.
İşte bu nedenle Türkiye’nin bu diplomatik zaferini, Hamas üzerinden yürütülen dedikodularla, itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar.
Türkiye’nin başarısını itibarsızlaştırıp, İsrail’in Türkiye karşısındaki aczini de unutturma amacındalar.
Yoksa İsrail’in asıl meselesi Hamas değil.
Çünkü Hamas ile görüşenler bizzat kendileri.
2012 Kasım ayındaki saldırı sürecinde de, 2014’teki katliam sürecinde de ateşkes için Mısır’da defalarca Hamaslı yetkililerle biraraya gelenler İsraillilerdir.
Bunun dışında İsrailli yetkililer, 2015’ten bu yana da bir çok kez yine Mısır üzerinden Hamas ile görüşme gerçekleştirdiler.