KANADA
Ermenilerin yalanını Büyükelçi Ünal önledi
-
Kanada Ermenileri Ulusal Konseyi’nin, Suriye’nin Deyrizor kentindeki bir Ermeni kilisesine saldıran IŞİD militanlarının, bunu Türkiye’den yardım alarak yaptıklarına ilişkin provokasyonlar, Büyükelçi Selçuk Ünal’ın çabaları ile önlendi.
TORONTO
Kanada Ermenileri Ulusal Konseyi’nin, Ermeni Diasporasının etkili yayın organlarından Horizon Weekly ile birlikte kalkıştığı Türkiye karşıtı bir algı operasyonu, Türkiye’nin Ottawa Büyükelçisi Selçuk Ünal’ın temas ve açıklamaları ile önlendi. Konu ile ilgili olarak AA’ya konuşan Büyükelçi Ünal, Kanada Ermeni cemaatinden Başrahip Megrih Parikyan, eski Halep Başpiskoposu Suren Kataroyan ile Kanada Ermenileri Ulusal Konseyi’nden bir grubun, yanlarına Kanada-Ermenistan Parlamento Dostluk Grubu Üyesi Milletvekili Harold Albrecht ve Helene Lavardiere’yi de alarak Federal Parlamento binasında basın toplantısı düzenlediklerini söyledi. Toplantı sırasında beyan edilmemesine rağmen, Horizon Weekly’de yayımlanan haberde, Suriye’nin Deyrizor kentindeki bir Ermeni kilisesine saldıran IŞİD militanlarının, bunu Türkiye’den yardım alarak yaptıklarına ilişkin ifadeler bulunduğunu anlatan Büyükelçi Ünal, “haberde adı geçen milletvekilleri ile derhal temasa geçip, ülkemizin IŞİD teröründen mağdur olan ülkelerden olduğunu ve Türkiye’nin IŞİD’e yardım etmesinin sözkonusu dahi olamayacağını anlattık. Milletvekili Harold Albrecht, kendisinin bu şekilde bir açıklaması olmadığını söyledi. Diplomasi camiasında etkili olan Embassy isimli gazetede yayımlanan detaylı bir beyanat ile sözkonusu yayını yalanladı. Horizon Weekly ise, ne bizim ne de Harold Albrecht’in açıklama taleplerine cevap vermedi” dedi.-“Suriye Ermenilerini de biz kurtardık”
Bu konuyu ve Türkiye’nin başta IŞİD terörü olmak üzere dış politikasına ilişkin görüşlerini, Kanada resmi yayın kuruluşu CBC’nin televizyon ve radyolarındaki programları, gazeteler, yerel radyo ve yayın kuruluşlarının programlarında anlatan Büyükelçi Selçuk Ünal, daha sonra şunları konuştu: “Kesseb’ten kaçan Ermenilere ülkemiz kucak açmıştır. Bu kişileri ülkemizde ayrı bir kampta barındırdık ve bilahare kendi talepleri üzerine Lübnan’daki ailelerinin yanına yine bizim kaynaklarımızdan destek sağlayarak yerleştirildiler. Buna rağmen böyle bir iddianın burada yeralması kabul edilemezdir. Tahmin ediyorum ki bu, Ermeni Diasporası’ndaki bazı çevrelerin Suriye’deki gelişmeleri de bizim aleyhimize takdim etme çabası olabilir. Ama bunun doğru olmadığı malum. Kaldı ki Suriye’de, aralarında camilerin de bulunduğu dini mekanlar IŞİD tarafından yıkıldı. Bunların arasından sadece bir tanesini alıp öne çıkarmak da, ayrı bir haksızlıktır.”09 Kasım 2014, Pazar