Toronto’daki birçok cami ve mescidin yapımında emeği olan Cami Amca (70), son isteğinin PKK ile çarpışmak ve şehit olmak olduğunu söyledi. 

Kanada’nın Toronto kentindeki Türk toplumunun Cami Amca olarak sevdiği Cami Avcı (70), son isteğinin PKK ile çarpışıp şehit olmak olduğunu söyledi.

Türkiye’de yaşadığı sürece bir çok vakfın kuruluşuna ve hayır işlerine öncülük eden Cami Avcı, yıllar önce geldiği Toronto’da da birçok cami ve mescidin yapımında da emek vermiş.

-‘Son isteğim şehadet’

Bugüne dek birçok hayır hizmetinde katkısı bulunduğunu anlatan Cami Avcı, daha sonra şunları söyledi:

‘’Son bir arzum var. Eğer devlet müsaade ederse, gidip cephede savaşıp şehit olmak istiyorum. 70 yaşındayım ama 30-40 yaşındaki insanların sahip olduğu dinçliğe sahibim. Başka bir arzum yok. Allah şükür sıhhatim yerinde.. Suriye’de ya da PKK ile olan çatışmalara katılmak istiyorum. Eğer devletimiz müsaade ederse gitmek istiyorum. Tecrübelerim var. Silah kullanmasını iyi bilirim. Yunan alarmında cepheye çıkmıştık o zaman nasib olmadı. İnşallah bu sefer nasib olur diye ümid ediyorum.’’

-Çin’den yürüyerek kaçmışlar

Aslen Altay Kazakları’ndan olduğunu söyleyen Cami Avcı, ailesinin Çin zulmünden kurtulmak için yola düştüğü 1947 yılında Himalaya Dağları’nın eteklerinde dünyaya geldiğini anlattı. AA muhabirine filmlere konu olacak hayat hikayesini anlatan Toronto’nun Cami Amcası, ‘’ailem ve bizimle beraber yola çıkan akrabalarımız, yıllar süren zahmetli bir yürüyüşle, Taklamakan Çölü’nü geçip, Tibet’ten Keşmir’e gelmiş. Ben 4-5 yaşlarındayken, ailece Türkiye’ye kabul edildik. 1951 yılında Kayseri Yahyalı’ya yerleştik’’ dedi.

-‘Komünistlerden kaçıp Arabistan’a gittim’

Türkiye’ye geldikten 12 yıl sonra babasını kaybettiğini anlatan Cami Amca, ‘’16 yaşında 7 kardeşimin sorumluluğu bana kaldı. Yani 16 yaşında baba oldum. Kayseri’den kardeşlerimle İstanbul’a taşınıp, deri üzerine iş kurduk. Dürüst çalışmamız sonucu, işimiz ihracaat yapacak kadar büyüdü’’ diye konuştu.

O yıllarda ayrıca Milli Nizam partisi ve daha sonra kurulan Milli Selamet Partisi ile Akıncılar Teşkilatı’nda görev aldığını anlatan Cami Avcı, ‘’Türkiye’deki solcu ve komünistlerin zulmünden kurtulmak için Arabistan’a kaçıp, 2 sene orada kaldım. 12 Eylül olduktan sonra da geri döndüm’’ şeklinde konuştu.

-9 çocuğu 30 torunu var

9 çocuğu ve 30 torunu olduğunu, çocukları büyüdükten sonra da işleri onlara devredip vakıf ve hayır işlerine yöneldiğini ifade eden Cami Avcı, Kazakistan Kul Ahmet Yesevi ve Türkiye’de Ahmet Yesevi vakıfları ile, bazı hayır derneklerinin kuruluşunda görev aldığını söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemden bu yana tanıştıklarını kaydeden Cami Amca, ‘’kendisi, bugüne kadar tüm hayır işlerimizde yardımcı oldu. En son ABD ziyaretinde de görüştük. Buradaki Türk çocuklarının kimliklerini kaybetmelerini önleyecek bir çalışma için de, Diyanet İşleri Başkanımıza talimat verdi’’ dedi.

-Camide köşesi var

Zamanı oldukça Toronto’daki camileri gezdiğini, ihtiyaçları için elinden ne gelirse yapmaya çalıştığını söyleyen Cami Avcı, Aziz Mahmud Hüdai Vakfı Toronto Mevlana Camisi’nin alınmasında da yoğun gayret göstermiş. Gününün büyük bölümünü camide geçiren Cami Amca, girişe açtığı sergisinde, cemaate bazen hurma bazen baklava, bazen de meyve suyu ikram ediyor. Dini yayınlar, kalem, misvak ve şeker gibi malzemeleri masa üzerine açan Cami Avcı, köşeye iliştirdiği notla, ‘’masadakiler hediyedir, alın ve dua edin’’ diyor.

-Cemaat çok seviyor

Toronto Mevlana Camisi’nin cemaati de, Cami Amca’dan oldukça memnun. Cami Amca’nın, kimi zaman müezzinlik, kimi zaman imamlık yaptığını ama hep hizmet ettiğini anlatan cami cemaati, ‘’O adının hakkını veriyor. Sadece burada da değil, başka camilerde de hizmetten kaçmaz. Adı gibidir. Hep güler yüzlü ve sevinç dolu bir insandır’’ dediler.