TBMM Dışişleri Komisyonu’ndan tüm dünya ülkelerine gönderilen mektupta, darbe girişiminin Ordu içerisinde illegal olarak örgütlenen azınlık bir grup tarafından yapıldığı belirtilerek, “Hukuk devletini ve demokrasiyi hedef alan bu girişim, bir askeri darbeden öte tüm toplum tarafından ülke tarihinin yaşadığı en büyük ve en organize terör saldırısı olarak algılanmıştır” denildi.
‘En kanlı saldırı’
“Mart 1998’den bu yana ABD Pensilvanya’da yaşayan ve eski bir vaiz olan Fetullah Gülen’in lideri olduğu bu terörist örgütün 24 saat geçmeden bastırılan girişimi sırasında, ülke tarihinin en kanlı ve şiddetli saldırıları yaşanmıştır”denilen mektupta, TBMM’nin de aralarında bulunduğu binaların bombalandığı belirtildi.
FETÖ’nün dünyada, “Hizmet Hareketi” ismiyle kurumsallaştığı kaydedilen mektupta, özetle şöyle denildi:
25 milyar dolarlık ciro
“DAEŞ benzeri olan ve dünyayı ele geçireceğine inanan mesiyanik inançlara sahip FETÖ, Türkiye’nin yanı sıra 100’ün üstünde ülkede örgütlenmeyi başarmıştır.
1964 yılından bu yana faaliyet gösteren örgüt ‘ılımlı İslam’ ve dinlerarası diyalog söylemini esas alan söylemleri ve eğitim odaklı faaliyetleriyle tanınmıştır. Tüm dünyadaki faaliyetleriyle insan sermayesi ve kurumsal yapısını büyütmeyi başaran örgüt, yıllık yaklaşık 25 milyar dolarlık ciroya ulaşmayı başarmıştır. Ayrıca birçok legal ve illegal istihbarat ve terör örgütüyle de ortak çalışmalar yürüten örgüt, faaliyet gösterdiği ülkelerde her türlü yasadışı dinleme ve izlemeler gerçekleştirmiştir.”
‘Rakiplerini sindirdi’
Örgütün yaptığı gizli video çekimleriyle de ülkede siyaset dahil pek çok alanda baskı, şantaj ve tehditleri gerçekleştirdiği kaydedilen mektupta, “Rakibi olarak gördüğü askerler, polisler, sivil bürokratlar, siyasetçiler ve gazeteciler ile kendisine yardımda bulunmayan çok sayıda işadamını, açtığı çete davaları yoluyla sindirmiş ve hapse atmıştır. 17-25 Aralık 2013 tarihlerinde ise bir başka yargı darbesi girişimiyle ve ortaya çıkardığı binlerce yasadışı dinleme ve izleme faaliyetiyle doğrudan dönemin Başbakanı Sayın Erdoğan’ı ve AK Parti hükûmetini hedef alarak, ülke siyasetini dizayn etmeye kalkışmıştır” denildi.
Mektup, tüm dost ve müttefik ülkelere, Türkiye’yi FETÖ ile mücadelede yalnız bırakmamaları çağrısıyla son buldu.