TÜRKİYE
Şehit İsmail Güneş'in son sözleri: “Bu arkadaş kim ya?”
Muhsin Yazıcıoğlu ile aynı suikastın kurbanı gazeteci İsmail Güneş'in son sözüydü: “Bu arkadaş kim ya?”
Gazeteci Nedim Şener, Posta'daki köşesinde Muhsin Yazıcıoğlu cinayeti ile ilgili önemli bri ayrıntıdan söz ettı. Yazısına "Siyasi cinayetlerde fail çoğu zaman mağdurların en yakınındakilerdir" diyerek başlayan Şener, "BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu cinayeti ile ilgili 2009'dan beri birçok fail ortaya atıldı. Cinayetin ilk anından itibaren, soruşturma ve yargılama ayağı tam olarak FETÖ'cülerin kontrolünde yürüdü" diye yazdı.
Şener şöyle devam ett:
YAZICIOĞLU CİNAYETİNDE ADI GEÇENLER ŞU AN DARBE SORUŞTURMASINDA GÖZALTINDA
Muhsin Yazıcıoğlu'nun içinde bulunduğu helikopterin kaza kırım ekibinde bulunan Yarbay Davut Uçum ile helikopterdeki GPS cihazlarını söküp yok eden astsubay Aydın Özsıcak'ındarbe gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Marmaris'ten almaya giden FETÖ'cü darbeci ekibin içinde olduğunun ortaya çıkması önemli bir gelişmeydi. Ardından, 25 Mart 2009 günü düşen helikopter enkazı üç gün sonra 28 Mart günü bulunmasına rağmen, daha cesetlere ulaşılmadan Kahramanmaraş polis İstihbarat Şubesi'nden Dursun Özmen bilgi notunda Yazıcıoğlu'nun ayağının kırık olduğunu yazmıştı. Özmen de FETÖ'cü olarak tutuklanan polisler arasında.
İSMAİL GÜNEŞ'İN KONUŞMASI
Olayın hâlâ bir kaza olduğunu düşünenler olabilir. Onlara aynı olayda öldürülen gazeteci İsmail Güneş'in 112 ile yaptığı son telefon konuşmasını dinlemesini öneririm. İsmail Güneş hem de beraberindekilerin sağlık durumlarıyla ilgili bilgiler veriyor. Şuuru yerinde, konuşmasında herhangi bir bozukluk yok. Oysa, cansız bedeni bulunduğunda İsmail Güneş'in çenesi kırıktı. İsmail Güneş'in 112 ile yaptığı son telefon konuşmasında ilginç bir cümle var; “Bu arkadaş kim ya?” belli ki kazadan sonra birileri enkaza ulaşmış, İsmail Güneş de bunu görmüştü. İsmail Güneş'in o cümlesi Youtube'de halen var olan şu konuşmasının 8 dakika 25'inci saniyesinde geçiyor. Belli ki olaydan kısa süre sonra birileri enkaza ulaşmış, İsmail Güneş'in çenesini kırmış ve onu öldürmüş, Yazıcıoğlu'nun ayağının kırık olduğunu görmüş öldü diye orada bırakmış.
O zaman biz de İsmail gibi soralım; Kimdi bu ‘arkadaşlar'?