GÜNCEL
Saygı Öztürk ezber bozdu: 'Karadeniz'deki saldırıların asıl faili: HBDH'
Gazeteci Saygı Öztürk'e göre,'Karadeniz saldırılarının faili sol örgüt: Halkların Birleşik Devrimci Hareketi'
Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk, CNN Türk yayınında gündemi değerlendirdi.
"Bölücü terör örgütü PKK'nın olayları fırsata çevirdiği zaten malum" diyen Öztürk, "Türkiye'nin yaşadığı kaosta PKK kadar parmağı bulunan FETÖ ve IŞİd'i de unutamayız" dedi.
İşte o açıklamalar:
"SOL TERÖR ÖRGÜTLERİ UNUTULMAMALI"
"Bir takım aşırı sol terör örgütleri de bu olayların içerisindedir. Bakın Kılıçdaroğlu saldırısını konuşuyorduk. Ondan önce canlı bomba eylemlerini konuşuyorduk. Her şeyi unuttuk. Bugün sabah 6 buçuktan sonra Cizre'yi konuşmaya başkladık. Cizre dediğimiz ilçede aylarca olaylar meydana geldi. Cudi, Sur, Abdulkadirpaşa, Yeni Mahallelerinde hemen hemen kurulan evler yerle bir oldu. Çok sayıda vatandaş hayatını kaybetti. Bir çok vatandaş teröristlerin tuzakları sbebeiyle hayatını kaybetti, ilçe halkı göç etti. Tam hayat normale dönmeye başladı. Bu sabah bir eylem daha yaşandı."
"BİR YILDA BİNİN ÜZERİNDE KİŞİ ÖLDÜ"
"Bir yılı aşkın süredir sadece güvenlik görevlileri düzeyinde 407 asker, 244 polis, 25 köy korucusu şehidimiz var. 543 de vatandaşımız. Böyle bir ortamda terörle, teröristle mücadele etmeyeceksiniz de kiminle mücadele edeceksiniz? Yakın bir dönemde siyasi partiler birbirleriyle mücadele ediyordu. Hatta söylemler sebebiyle terör arttı. "
"TBMM EL ATMALI"
"CHP'nin tavrı şudur: Terörle mücadele kapsamında ne isteniyorsa verecekler. Terörle teröristle ilgili mücadele düzenlemeleri yapılırken TBMM'de konu ile ilgili görüşler alınmalı."
IŞİD'E TÜRKİYE'DEN YÜKSEK KATILIM VAR
"Türkiye'nin 70 ilinden IŞİD'e 6000'e yakın katılım var. Yani burada bir altyapısı var ve eylemler gerçekleştiriyor. Fethullahçı Terör Örgütünü de unutmamalı."
KARADENİZDEKİ PKK: HBDH
"Bakın bir de Halkların Birleşik Devrimci Hareketi Terör Örgütü var. PKK'nın içerisindeki sol örgütlerden oluşuyor. Duran Kalkan bu oluşumun sorumlusu. Duran Kalkan sol gelenekten gelen bir terörist . 12 Mart 2016'da kandilde 10 ayrı silahlı sol örgütlerle bunu kurdu. Sadece giresunda 6 önemli eylem yapıldı. PKK, 1995'te Karadeniz'e kendi adıyla girememişti. Devrimci Halk Partisi ile girmişti. Yani saldırıların faili doğrudan PKK yerine PKK'nın lojistik destek sağladığı HBDH. Bu şekilde söylersek dah adoğru olur."
Öte yandan Hürriyet Yazarı Murat Yetkin de, Kılıçdaroğlu'na Surikast girişimini köşesine taşıdı.
"CHP liderine suikast yapılacağı istihbaratı 15 Temmuz kanlı darbe girişimi sonrasında gelmişti" diyen Yetkin, en önemli konunun Ala'nın açıklamalarında gizli olduğunu ve "kesinlikle PKK" ifadesinin çok önemli olduğunu belirtti.
"Ala bu suikast girişiminin PKK'nın Karadeniz'e açılma planı çerçevesinde gördüğünü de söyleyerek aslında ipucu veriyor" diyen Yetkin şunları not düştü:
GÖLGE ÖRGÜT
"Bu yılın Mart ayında 9 yasadışı silahlı grubun katılımıyla “Halkların Birleşik Devrimci Hareketi (HBDH)” adıyla bir gölge örgüt kurdu... Bu örgütün son dönemlerde üstlendiği bir dizi saldırı, Kılıçdaroğlu'nun hedefe koyulması bakımından dikkat çekici: Bunlar 22 ve 23 Ağustos tarihlerinde Tunceli'nin Nazımiye ve Ovacık ilçelerine yapılan saldırılar. Nazımiye aslında şimdiye dek PKK'nın hedef listesine pek girmemiş, daha çok Alevi yurttaşların yaşadığı bir kasaba. Ama bir özelliği daha var, o da Kılıçdaroğlu'nun doğum yeri olması."
NEDEN SALDIRILDI?
CHP yönetiminden bazı isimlerin ve bazı güvenlik uzmanlarının birleştiği bir fikir var. Kılıçdaroğlu 18 Ağustos tarihinde PKK'nın Elazığ, Van ve Tatvan'da patlattığı bombalarla toplan 10 kişiyi öldürüp, 294 kişiyi yaralamasının ardından bir açıklama yaptı. Bu açıklamada, AK Parti iktidarının teröre son vermek için atacağı adımlara destek vereceğini ilan etti. Birkaç gün sonra hala Kılıçdaroğlu'nun bazı yakınlarının bulunduğu Nazımiye'ye saldırı yapıldı.
CHP lideri 22 Ağustos'ta Başbakan Binali Yıldırım'ın davetiyle MHP lideri Devlet Bahçeli ile birlikte Suriye ve terörle mücadele konularının da konuşulduğu bir kahvaltı toplantısına katıldı.
Yıldırım onlara iki gün önce, 20 Ağustos'ta (Gaziantep'te Erdoğan'ın IŞİD'i sorumlu tuttuğu, 30'u çocuk 54 kişinin öldürüldüğü saldırıdan birkaç saat önce) yapılan güvenlik toplantısında alınan kararları da çıtlatmıştı. Suriye'deki IŞİD ve PYD yayılmasına karşı askeri operasyona girişilecekti. (Bu arada, PKK'nın Suriye kolu olan PYD'nin kendi varlığını kamufle etmek için bazı Arap kabilelerle oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDF) ile Türkiye'deki HBDH yapılanması birbirine dikkat çekici şekilde benzeşiyor.) Nitekim Türkiye'nin Özgür Suriye Ordusu (ÖSO)'yu önde tutup hava ve kara desteğiyle Cerablus'u aldığı operasyon 24 Ağustos'ta başladı. Aynı gün ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden Ankara'ya geliyordu. Yıldırım ve Erdoğan ile temasları ardından, PYD güçlerinin Türkiye'ye söz verildiği üzere Fırat'ın batısına çekileceği sözünü verdi. Ertesi gün, 25 Ağustos'ta PYD buna sert tepki verdi, çekilmeyeceklerdi; kim kimi, kimin toprağından kovuyordu? Bu kafa tutuş ancak birkaç saat sürdü. ABD hükümeti PYD'nin bırakın Fırat'ın batısını 12 Ağustos'ta IŞİD'ten alınmasında büyük rol oynadığı Münbiç'ten de çekilmeye başladığını duyurdu. Gerekçe olarak “Rakka harekâtına hazırlık” açıklandı. Bu açıklamadan birkaç saat sonra da CHP lideri Kılıçdaroğlu'na Artvin'de suikast girişimi haberi geldi.
Bu işler böyle saat saat tepkiyle olmaz her zaman, ama gelişmeler Kılıçdaroğlu'nun neden terörizmin hedefi haline geldiğini gözler önüne seriyor. CHP liderinin darbe girişimine ve terörizme net karşı duruşu belli birilerinin Türkiye hesabını fena bozmuştu.