TÜRKİYE
'Ölmek var dönmek yok diyerek köprüye gittik'
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında İstanbul Boğaziçi Köprüsü yakınlarında vücuduna isabet eden şarapnel parçaları nedeniyle yaranan Çil,"Ölmek var dönmek yok" diyerek köprüye gittiklerini anlattı.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında İstanbul Boğaziçi Köprüsü yakınlarında yaşanan saldırıda yaralanan Zonguldaklı iki çocuk babası Ramazan Çil, AA muhabirine yaptığı açıklamada, darbe girişimi olduğunu şantiyede mesai arkadaşlarıyla televizyondan öğrendiklerini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısını duyunca da alanlara akın ettiklerini söyledi.
Bütün ekiple "Ölmek var dönmek yok" diyerek köprüye gittiklerini anlatan Çil, "Darbeci askerlerin sivillerin üzerine ateş ettiğini gördük. Başka çaresi yok, ya alacağız orayı ya da alacağız diyerek hepimiz ölümü göze aldık. O esnada hiçbir şeyi insanın gözü görmüyor. Vatan için gidilecek. Ben de öyle yaptım, aklıma hiç ölüm filan gelmedi. Bütün çalışma arkadaşlarımla beraber ordaydık." diye konuştu.
Çil, köprüde yaylım ateşine tutulduklarını belirterek şöyle devam etti:
"Vatanını, milletini seven herkes sokaktaydı. Köprüye vardığımızda çatışmalar devam ediyordu. Yaralılar filan bir yandan taşınıyordu. Polis, askerlere yönelik “yapmayın, etmeyin, biz kardeşiz" diye anonslar yapıyordu. Darbeciler ise makineli tüfeklerle karşılık veriyorlardı. O esnada ön tarafa giden Türk bayrağı taşıyan gruba yaylım ateşi oldu, onlarca kişiye mermi isabet etti. Üzerimize doğru tanktan bomba atıldı. Bu sırada omzuma ve bacağıma şarapnel parçaları gelmesi sonucu yaralandım. O an fazla bir şey hissetmedim. Orada duran arkadaşın birinde bandaj vardı. Yaralarımı sardılar. Sabah olaylar bittikten sonra vatandaşlar tarafından hastaneye götürüldüm."
"Polis helikopter atışını engelledi"
Askerlerin köprüde teslim olmasına da şahitlik ettiklerini dile getiren Çil, "Rütbeli bir asker, diğerlerinin yanına giderek 'Darbe olayı bitmiştir, ben sizin komutanınızım, teslim olun, bak ben teslim oldum' dedi. Sonra belli bir süre verdiler, onlar da 10 dakika sonra silahlarını bıraktılar. Polis arabası geldi darbecileri götürdü." ifadesini kullandı.
Çil, polisin bölgedeki helikoptere ateş açması nedeniyle kalabalığın büyük bir tehlikeden kurtulduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
"Sonra uçaklar gelerek alçak uçuş yaptı. O anda insanın aklına bir şey gelmiyor. Sadece vatan için herkes gibi ben de oradaydım. Herkesin yapması gereken bir şeyi yaptık sonuçta. Kazanan da halk oldu. Aynı olay şu an da olsa yine giderim. Vatan için hiç fark etmez. Bu işin engellenmesinde ki en büyük etken yürekli halkımız oldu. Polisimizle iç içe bir kahramanlık destanı yazıldı."
Hastaneden taburcu edilmesinin ardından Çaycuma ilçesi Kızılbey köyüne geldiğini anlatan Çil, sağlık durumunun iyi olduğunu sözlerine ekledi.