GÜNCEL
Musul'un stratejik önemi nedir?
IŞİD'ten alınması için operasyon yapılan Musul stratejik bir öneme sahip olmasının yanı sıra Misak-ı Milli sınırları arasında yer alıyor.
IŞİD'in elinden alınması için operasyon başlatılan, Irak'ın ikinci büyük şehri Musul, zengin petrol yataklarına sahip bir bölgede bulunuyor. 2003 yılındaki ABD işgalinin ardından, bölgede kontrol uzun süre sağlanamamış, kent Amerikan askerlerine karşı sürdürülen direnişin önemli bir parçası olmuştu.
Osmanlı Mebûsan Meclisi'nin 28 Ocak 1920'de kabul ettiği Misâk-ı Milli kararıyla Musul, Kerkük, Süleymaniyeve Erbil Türkiye sınırları içerisinde kabul edilmişti. Ancak, Mondros mütarekesi hükümlerine aykırı olarak bu bölgenin İngilizler tarafından işgal edilmesinden sonra bölge, Milletler Cemiyeti'nin kararı ve 5 Haziran 1926 tarihli Ankara Antlaşması'yla, manda yönetimi altındaki Irak Krallığı'na bırakıldı. Böylece, yüzlerce yıldır Anadolu ile müşterek kaderi paylaşmış bulunan El-Cezire Bölgesi, savaş galibi İngilizlerin zoru ile Anadolu'dan ayrışmış oldu.
İşgal yılları boyunca Musul, asayiş açısından dünyanın en tehlikeli kentlerinden biri olarak gösteriliyordu. ancak işgalin sona ermesinden sonra da kentte tansiyon düşmedi. Zira bölgede etkin olan Sünni aşiretler, maliki yönetiminin politikalarından rahatsızdı. Bu nedenle halkın bir bölümü de Irak ordusuna karşı eylemler düzenleyen radikal örgütlere destek vermeyi tercih etti.
Ancak bölgedeki sıkıntı bu kadarla sınırlı değildi. zira Musul, Kuzey Irak ve Kerkük petrol boru hatlarının tam ortasında yer alması nedeniyle tartışmaların merkezindeki kentti. Stratejik önemi dolayısıyla Musul üzerinden tartışmalar zamanla daha da şiddetlendi.
Musul'un bağlı olduğu Ninova eyaletinin statüsüyle ilgili de merkezi hükümet ile Erbil'deki bölgesel yönetim arasında anlaşmazlıklar sürekli olarak gündeme geldi. Erbil yönetimi, eyaletin bazı bölgelerinin doğrudan kendisine bağlanmasını talep etti. Ancak merkezi yönetim bu talebe karşı çıktı.