TÜRKİYE
MAZLUMDER'de PKK isyanı!
MAZLUMDER İstanbul Şubesi, genel merkezin bazı tutum ve açıklamalarından duyduğu rahatsızlık nedeniyle olağanüstü genel kurul talep etti.
23 Haziran 2016, Perşembe
MAZLUMDER İstanbul Şubesi, genel merkezin bazı tutum ve açıklamalarından duyduğu rahatsızlık nedeniyle olağanüstü genel kurul talep etti.
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) İstanbul Şubesi, bazı tutum ve açıklamalarından rahatsızlık duydukları genel merkeze karşı bayrak açtı. Genel merkezin 'siyasi büro' gibi davrandığını ifade eden İstanbul Şubesi, olağanüstü genel kurul talep etti. İstanbul Şubesi Başkanı Ramazan Beyhan, kendilerini bu sürece getiren olayları anlattı.
TABAN RAHATSIZ
Ramazan Beyhan, genel merkezin basın açıklamalarının rahatsızlık verdiğini ifade ederek, “Bakıyoruz Türkiye'de olup biten hadiseler üzerinden bir siyasi büro gibi, ofis gibi her olaya açıklama yapıyor ve bunlar genellikle iktidar karşıtı haklı-haksız açıklamalar oluyor. Elbette siyasi eleştiriler yapılabilir fakat derneğimiz her şeyden önce bu konulara taraf değildir, iktidara da muhalefete de eşit mesafededir” dedi. MAZLUMDER'in haksızlıklar karşısında kimsenin siyasi kimliğine bakmadan itirazını dile getirdiğini aktaran Beyhan, ancak genel başkanın açıklamalarının tabanı rahatsız ettiğini dile getirdi.
PKK'NIN DEDİĞİ OLUYOR
Derneğin sosyolojik olarak Müslümanların oluşturduğu bir dernek olduğunu söyleyen Beyhan, şunları kaydetti: “MAZLUMDER, herkese açık olan ve zalime karşı duran bir yapıdır. Batı illerinde bir sokak kavgası oluyor, örgütün (PKK) doğudaki kaynakları da bunu Kürt-Türk savaşı gibi gösteriyor, bizimkiler de bunu kabul ederek o eksende açıklamalar yapıyor.”
KURULUŞ İLKEMİZE AYKIRI
Bunların kuruluş ilkelerine aykırı olduğunu ifade eden Beyhan, "Raporların diline baktığımızda mesela örgüt bir haksızlık yaptığı zaman onu alabildiğince yumuşatarak, polisin ve askerin dahli varsa daha şiddetlendirerek veriyor. Mesela Roboski hadisesi olduğunda 'Eğer bunu unutursak kalbimiz kurusun' deniyor, 15 ton patlayıcıyla 16 insan öldü, 'yüksek sesle kınıyoruz' denildi, aradaki farka bakın” ifadelerini kullandı.
ADİL DURMAMIZ LAZIM
Raporların gerçeğe uygun olmadığı kanaatinde olduklarını ifade eden Beyhan, “Bunun en önemlisi Silopi raporunda ortaya çıktı çünkü derneğimizin kriterlerine hiç uymayan bir rapor. Derneğimizin, birilerinin değirmenine su taşıma gibi görevi yok, adil durmamız lazım” dedi.
HİZBULLAH KOMUTANINA TAZİYE
İstanbul şubesinin kararlı bir duruş sergilediğini vurgulayan Beyhan, “İstanbul şubeyi pasifize etmek için genel merkez, 2 numaralı bir şube açmayı düşünüyor. Ancak bir şubenin açılabilmesi için genel kurul kararı gerekir. Biz de bu olaylardan sonra olağanüstü genel kurul olmasını resmen dile getirdik” dedi. Beyhan, kendilerinin haberi olmadan genel merkezin İran'a bir ziyaret gerçekleştirdiğini belirterek, bu ziyarette Suriye'de öldürülen bir Hizbullah komutanının taziyesine gidilmesini eleştirdi. Beyhan, “Bilmiyordum' diyorlar, eyvallah ama ben olsam bir STK olarak orayı terk ederdim, bunu tasvip etmediğimizi söyledik” ifadelerini kullandı. MAZLUMDER'in olağanüstü genel kurul gerçekleştirmesi ve “bir siyasi grubun derneği” statüsünden çıkmasının en önemli talepleri olduğunun altını çizen Beyhan, olağanüstü genel kurul sonucunda, kararların istişare edilerek alınmasını, zalim kim olursa olsun karşı çıkılmasını, mazlum kim olursa sahip çıkılmasını, derneğin bütün Müslümanların ortaklaştığı bir dernek haline gelmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
TABAN RAHATSIZ
Ramazan Beyhan, genel merkezin basın açıklamalarının rahatsızlık verdiğini ifade ederek, “Bakıyoruz Türkiye'de olup biten hadiseler üzerinden bir siyasi büro gibi, ofis gibi her olaya açıklama yapıyor ve bunlar genellikle iktidar karşıtı haklı-haksız açıklamalar oluyor. Elbette siyasi eleştiriler yapılabilir fakat derneğimiz her şeyden önce bu konulara taraf değildir, iktidara da muhalefete de eşit mesafededir” dedi. MAZLUMDER'in haksızlıklar karşısında kimsenin siyasi kimliğine bakmadan itirazını dile getirdiğini aktaran Beyhan, ancak genel başkanın açıklamalarının tabanı rahatsız ettiğini dile getirdi.
PKK'NIN DEDİĞİ OLUYOR
Derneğin sosyolojik olarak Müslümanların oluşturduğu bir dernek olduğunu söyleyen Beyhan, şunları kaydetti: “MAZLUMDER, herkese açık olan ve zalime karşı duran bir yapıdır. Batı illerinde bir sokak kavgası oluyor, örgütün (PKK) doğudaki kaynakları da bunu Kürt-Türk savaşı gibi gösteriyor, bizimkiler de bunu kabul ederek o eksende açıklamalar yapıyor.”
KURULUŞ İLKEMİZE AYKIRI
Bunların kuruluş ilkelerine aykırı olduğunu ifade eden Beyhan, "Raporların diline baktığımızda mesela örgüt bir haksızlık yaptığı zaman onu alabildiğince yumuşatarak, polisin ve askerin dahli varsa daha şiddetlendirerek veriyor. Mesela Roboski hadisesi olduğunda 'Eğer bunu unutursak kalbimiz kurusun' deniyor, 15 ton patlayıcıyla 16 insan öldü, 'yüksek sesle kınıyoruz' denildi, aradaki farka bakın” ifadelerini kullandı.
ADİL DURMAMIZ LAZIM
Raporların gerçeğe uygun olmadığı kanaatinde olduklarını ifade eden Beyhan, “Bunun en önemlisi Silopi raporunda ortaya çıktı çünkü derneğimizin kriterlerine hiç uymayan bir rapor. Derneğimizin, birilerinin değirmenine su taşıma gibi görevi yok, adil durmamız lazım” dedi.
HİZBULLAH KOMUTANINA TAZİYE
İstanbul şubesinin kararlı bir duruş sergilediğini vurgulayan Beyhan, “İstanbul şubeyi pasifize etmek için genel merkez, 2 numaralı bir şube açmayı düşünüyor. Ancak bir şubenin açılabilmesi için genel kurul kararı gerekir. Biz de bu olaylardan sonra olağanüstü genel kurul olmasını resmen dile getirdik” dedi. Beyhan, kendilerinin haberi olmadan genel merkezin İran'a bir ziyaret gerçekleştirdiğini belirterek, bu ziyarette Suriye'de öldürülen bir Hizbullah komutanının taziyesine gidilmesini eleştirdi. Beyhan, “Bilmiyordum' diyorlar, eyvallah ama ben olsam bir STK olarak orayı terk ederdim, bunu tasvip etmediğimizi söyledik” ifadelerini kullandı. MAZLUMDER'in olağanüstü genel kurul gerçekleştirmesi ve “bir siyasi grubun derneği” statüsünden çıkmasının en önemli talepleri olduğunun altını çizen Beyhan, olağanüstü genel kurul sonucunda, kararların istişare edilerek alınmasını, zalim kim olursa olsun karşı çıkılmasını, mazlum kim olursa sahip çıkılmasını, derneğin bütün Müslümanların ortaklaştığı bir dernek haline gelmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
İçerik 2624 kez listelendi