Paralel Yapı'nın İHH İnsani Yardım Vakfı'nın Gazze’ye yardım götürecek olan Mavi Marmara gemisine yola çıkmadan önce silah, patlayıcılar ve taşeron elamanlarını yerleştirme planıyaptığı ortaya çıktı.

Örgüt, Emniyet İstihbarat'a ve Milli İstihbarat Teşkilatı'na yerleştirdiği kendi elemanları üzerinden Mavi Marmara gemisine yönelik çalışmalar yapmış, gemi Gazze'ye yardım için yola çıkmadan önce limanda FETÖ'nün  taşeronları tarafından bir dizi çalışmalar yapıldığı anlaşıldı.

İLK PLAN KONYA'DA YAPILDI

Planı önce Konya'daki taşeron elemanlarına havale eden FETÖ, o dönem Konya'da Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü görevini yürüten, 2015 yılında yapılan Paralel Yapı Operasyonları sonrası tutuklanan 1'inci sınıf Emniyet Müdürü Anadolu Atayün'ün olumsuz referansı sonrası planın Konya ayağından vazgeçildiği ortaya çıktı.

BAŞARAMADILAR İSTANBUL EKİBİ DEVREYE GİRDİ

Daha sonra kumpas planını İstanbul'daki taşeron elemanlarına havale eden FETÖ örgütünün, yine  FETÖ'den tutuklu bulunan Ali Fuat Yılmazer ve Paralel Yapı'nın MİT kanadının sorumlusu Harun Doğan'ın da desteği ile yeni bir plan ortaya koyduğu yine belgelere yansıdı.

Geminin ve liman güvenliğinin üst düzey tutulması, MİT’in bazı elemanlarının limanda gözcülük yapması, İHH'nın gemiye binecek şahıslarla ilgili MİT üzerinden geçmişe dönük derinlemesine araştırmalar yaptırması sonrasında Paralel Yapı'nın ikinci planda da başarılı olamadığı anlaşılmaktadır.

Plandan, dönemin Diyarbakır Emniyet Müdürü Mustafa Sağlam'a da bilgi verilmesi kararlaştırıldı. Ancak Mavi Marmara gemisinin kalkacağı limanın MİT tarafından çok sıkı korunması örgütün bütün planlarını bozdu.

TÜRKİYE'YE DE SİLAHLI BOMBALI KUMPAS!

FETÖ, Mavi Marnara gemisine patlayıcıları, silahları ve taşeron elamanlarını yerleştirebilmiş olsaydı, İsrail'in gemiye yönelik baskını sırasında örgütün taşeron elemanları olayların daha da büyümesi için harekete geçecek, gemide silah ve bombaların ele geçirilmesi ile olayların seyri değiştirilecekti.

Böylece İsrail'in kanlı katliamına sahne olan Mavi Marmara gemisinin insani yardım dışında bir amaçla yola çıktığı belgelenecek, Türkiye uluslararası camianın gözünde davasında haklı iken haksız duruma düşürülecekti.

İŞTE İDDİANAMEYE YANSIYAN PARALEL'İN MAVİ MARMARA PLANI

İHH'ya yönelik kumpas planı da ​Deniz Feneri Yardımlaşma Derneği'ne kurulan kumpas planı gibi; İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı Paralel Devlet Yapılanması İddianamesindeki işbirlikçi itirafları ile belgelendi.

İşte Paralel Devlet Yapılanması İddianamesine yansıyan o korkunç planın detayları:

"İnsani yardım vakfı İHH ile ilgili ise o dönemin Gazze’ ye yardım gemisi Mavi Marmara hazırlığında bulunduğu sırada İsrail’in kamu oyunda elini güçlendirecek aynı zamanda İHH’ yı Anadolu insanının gözünde küçük düşürecek, can kayıplarına sebebiyet verebilecek bir yardım kuruluşu olarak göstermek için Mavi Marmara gemisine silah veya patlayıcılarla taşeron elamanları yerleştirme planı yapıldı.

Bu olay için Konya İstihbarat kaynaklı taşeron iki eleman bulundu ancak Anadolu Atayün’ün elemanlara olumsuz referans vermesi nedeniyle bu projenin Konya kanalı iptal edildi. Bunun üzerine İst-1 ( Ali Fuat Yılmazer)’ ile …... ile görüşmesinin sağlanması notta istenmiştir. MİT kanadının sorumlusu Harun Bey (Harun Doğan MİT Abisi)’ in gerekli lojistiği verebileceğini ifade ettiği ve taşeron elemanların İstanbul ‘dan seçilmesi yönünde karar kılınması yine nottan anlaşılmaktadır.

Ayrıca yapılan ön çalışmada liman korumasının çok hat safhada olduğu MİT’in bazı elemanlarının limanda gözcülük yaptığı şu aşama da gemiye bir yükleme yapılmasının olumsuz olduğu, İHH’nın da gemide gidecek şahıslarla ilgili geçmişe dönük bilgi aldığı ve ünite (MİT veya her hangi bilgi alınabilecek bir kurum) ile ortak çalıştıkları, en son ihtimal olarak gidecek kanalın doğudan seçilmesi ve Mustafa Bey (Mustafa Sağlam)’ın da bilgisinin olmamasının gerektiği yine bu nottan anlaşılmaktadır."

TEK AMAÇ İFTİRA VE KUMPASLA KİMSE YOK MU DERNEĞİ'NİN ÖNÜNÜ AÇMAK

İddianamede FETÖ'nün bunu kendisine ait 'Kimse Yok Mu Derneği'ni Türkiye ve dünyada muhafazakar ve Anadolu insanının dünyaya açılan tek yardım kapısı yapmak için planladığı' tespiti de açıkça yer buldu.

Paralel Yapı'nın hem Deniz Feneri hem de İHH ile ilgili kumpas çalışmaları yapıp Kimse Yok Mu Derneği'nin önünün açılması ile ilgili planlı bir çalışma içerisine girdiğini bu bilgiler çok net bir biçimde bir kez daha ortaya koydu.