Halk oylamasındaki yenilgiye kılıf bulmak için çaba gösteren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, önceki gün partisinin grup toplantısında tarihi bir yalana imza attı.

30 Mart'tan 2014'te Bitlis'in Güroymak ilçesinde yapılan seçimlerde mühürsüz oy kullanıldığı gerekçesiyle seçimlerin iptal edildiğini iddia eden Kılıçdaroğlu, bu seçimle ilgili Anayasa Mahkemesi'ne başvurulduğunu, 6 Şubat 2014'te ret kararı verildiğini söyledi. Ancak sözkonusu tarihte Anayasa Mahkemesi'nce 14 karar verilirken, bu kararlar arasında Bitlis Güroymak seçimleriyle ilgili hiçbir karar bulunmuyor. Kılıçdaroğlu'nun söz konusu yalanı aynı tarihte Mersin Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası seçimleriyle ilgili verilen bir kararla karıştırarak uydurduğu öğrenildi. CHP lideri tarih konusunda da bir gafa imza attı. Kılıçdaroğlu'nun karar tarihi olarak gösterdiği 6 Şubat'ta henüz seçimler yapılmamıştı.

FARKLI KARARLA ALGI OPERASYONU

Kılıçdaroğlu'nun, 'AYM mühürsüz oy pusulalarını reddetti' diyerek algı oluşturmaya çalıştığı kararda, "Oy pusulaları, hangi kurul üyeliği için hangi grup ya da bağımsız adaya oy verileceğini gösterecek şekilde hazırlanır, grup isimlerinin ve bağımsız adayların adları yanına işaret konacak kare şeklinde kutulara yer verilmek suretiyle çoğaltılır, ilçe seçim kurulu mührü ile mühürlendikten sonra kullanılır. Oylar pusulada yer alan grup ya da bağımsız adayların ismi yanındaki kutu işaretlenmek suretiyle kullanılır. Oy verme işlemi, gizli oy açık tasnif esaslarına göre yapılır. Üye listesinde adı yazılı bulunmayan meslek mensubu oy kullanamaz" ibarelerine yer veriliyor.

Kılıçdaroğlu'nun 'mühürsüz oylar iptal edilir' algısını sağlamlaştırmak için grup toplantısında da okuduğu bölümde, "Oylar, oy verenin kimliğini resmi kuruluşlarca verilen belgeyle ispat etmesinden ve listedeki isminin karşısındaki yeri imzalamasından sonra kullanılır. Oylar, üzerinde ilçe seçim kurulu mührü bulunan ve oy verme sırasında sandık kurulu başkanı tarafından verilecek zarflara konulmak suretiyle kullanılır. Mühürsüz oy pusulası ve zarfla kullanılan oylar geçersiz sayılır" deniliyor. Ancak AYM kararında açıkça bu ibarelerin Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası'nın seçimleriyle ilgili yönetmelikten alıntılandığı vurgulanıyor. Kılıçdaroğlu ise grup toplantısında bu kısımlarını okumayarak algı oluşturmaya çalışıyor.

KİŞİSEL BİR KONU

Yeni Şafak'ın ulaştığı, itirazın sahibi Mali Müşavir İsmail Taşpınar ise başvurusunun kişisel adaylığının engellenmesiyle ilgili olduğunu anlattı. Mersin Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası seçimlerinde aday olmak istediğini ancak bir evrak eksik olduğu için başvurunun usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle reddedildiğini belirten Taşpınar, "Konunun Kılıçdaroğlu'nun anlattığı olayla hiç bir bağlantısı yok" diye konuştu.

İşte o konuşma

CHP lideri Kılıçdaroğlu, 18 Nisan Salı günkü yapılan grup toplantısında, "2014'te Bitlis Güroymak'ta seçim yapılır. Seçimlerde mühürsüz oy pusulaları olduğu görülür. Seçim iptal edilir, yenilenir. Itiraz edilir, YSK'ya gelir. YSK alır bakar, kusura bakmayın mühürsüz oy pusulaları var, ilçe seçim kurulunun aldığı karar doğrudur, seçimin yenilenmesi gerekir denir. Şimdiki başkan da YSK başkanıdır. Bunun üzerine anayasa mahkemesine başvurulur. Anayasa Mahkemesi 6 Şubat 2014'te bir karar verir. Oylar üzerinde ilçe seçim kurulu mührü bulunan ve oy verme sırasında sandık kurulu başkanı tarafından verilecek zarflara konulmak suretiyle kullanılır. Mühürsüz oy pusulası ve zarfla kullanılan oylar geçersiz sayılır. Mühürsüz oy pusulası ve zarfla kullanılan oylar geçersiz sayılır" ifadelerine yer verdi. Ancak Kılıçdaroğlu, bu açıklamayı yaparken, YSK kararlarının Anayasa Mahkemesi denetimi dışında olduğu gerçeğini sakladı. Tarih gafı da yapan Kılıçdaroğlu henüz yapılmamış seçimler için iptal kararı çıktığını savundu.

Bireysel başvuru

Ret kararı nedeniyle önce ilçe seçim kuruluna gittiğini anlatan Taşpınar, daha sonra da seçme ve seçilme hakkı engellediği için 2013 yılında Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yaptığını, 6 Şubat 2014'te ise başvurusunun reddedildiğini söyledi. Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında gündeme getirdiği kararı değerlendiren Taşpınar, "Kılıçdaroğu kendi koltuğunun gideceğini düşünüyor galiba. O yüzden birşeylere sarılmaya çalışıyor. Kendine malzeme arıyor, doğru yalan ne bulabilirim diye uğraşıyor. Şaşkın bir halde" diye konuştu.

(Yenişafak)