AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal düzenlediği basın toplantısında Kılıçdaroğlu'na sert tepki gösterdi.

Ünal, "Sayın Kılıçdaroğlu, 2019'daki seçimleri meşru görmemektedir, sandığı ve siyaseti referans göstermemektedir. Halkı isyana teşvik etmektedir. Kılıçdaroğlu 20 Temmuz'u asıl darbe olarak gösteriyor. 20 Temmuz'da OHAL ilan edilmesi gayrimeşru bir şey mi?" dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.

AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal, 15 Temmuz anma törenlerine ilişkin, "Yarın tüm Türkiye'de, 81 ilde kabir ziyaretlerinde bulunulacak. Cumhurbaşkanlığımız ana çerçeveyi kamuoyu ile paylaştı" açıklamasında bulundu. 

Ünal açıklamasında şunları kaydetti:

"GERÇEK DARBECİLER HAPİSTEDİR"

Kılıçdaroğlu'nun FETÖ'nün siyasi ayağına ilişkin açıklamalarına istinaden Ünal, "Buradan şunu söylemek istiyorum: Gerçek darbeciler hapistedir ve yargılanmaktadır. O gece darbeciler suçüstü yakalanmıştır ve hesap vermektedirler. Bunu perdelemeye kalkmasın Kılıçdaroğlu. Eğer kamuoyu nezdinde delilsiz yargılanma algısı oluşturmak istiyorsa ki bu mümkün değil, 15 Temmuz darbesiyle FETÖ'cüler suçüstü yakalanmıştır. Gerekli işlemler yapıldı. OHAL izleme komisyonu kuruldu. Kılıçdaroğlu tehlikeli bir oyun oynamaktadır, mesele Türkiye meselesidir" dedi.

HALKI İSYANA TEŞVİK EDİYOR

Sayın Kılıçdaroğlu, 2019'daki seçimleri meşru görmemektedir, sandığı ve siyaseti referans göstermemektedir. Halkı isyana teşvik etmektedir. Kılıçdaroğlu 20 Temmuz'u asıl darbe olarak gösteriyor. 20 Temmuz'da OHAL ilan edilmesi gayrimeşru bir şey mi?

DÜNYANIN HİÇ BİR YERİNDE SOKAK ÇAĞRISI MEŞRU DEĞİLDİR

Dünyanın hiçbir yerinde demokrasi kullanılarak demokrasinin yok edilmesine izin verilmez. Dünyanın hiçbir yerinde sokak çağrısı meşru değildir. Çünkü insanlık tarihi boyunca sokaktan adalet çıkmadığı için, sandıktan iktidar çıktığı için, sokaktaki kaos parlamentoya evrildiği için bugün parlamentolar vardır. Sayın Kılıçdaroğlu'nu parlamentoya ve siyasete saygılı olmaya davet ediyorum.Bizi dikta olmakla suçlayan Kılıçdaroğlu 1940'ları örnek veriyor. 1940'ların Almanyası ile Türkiye'yi karşılaştıran Kılıçdaroğlu, 1940 yılında böyle bir yürüyüş yapabilir miydi?"