Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş terör örgütü DEAŞ'ı bitirmenin yolunun, örgütün dayandığı ideolojinin bitirilmesi ile mümkün olacağını söyledi.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş, terör örgütü DEAŞ’ın, ancak ideolojisinin bitirilmesi ile ortadan kaldırılabileceğini kaydetti. Ulutaş, ‘’Fırat Kalkanı, Türkiye’nin başarı hikayesidir’’ dedi.

Kanada Türk İslam Birliği (KATİB)’in davetlisi olarak Toronto’ya gelen Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş ve Daily Sabah Gazetesi Yazarı Meryem İlayda Atlas, Toronto’da bir dizi etkinlikle Türkiye’nin terör örgütü DEAŞ'la mücadelesi ve son gelişmeleri anlattılar. Kanada Kraliyet Askeri Enstitüsü (Royal Canadian Military Institute-RCMI)’nde ve Toronto Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Topluluğu (International Relations Society)’nda, son yazdığı Vahşet Devleti: Suriye'de ISIS isimli kitabını anlatan SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş ile Daily Sabah Gazetesi Yazarı Meryem İlayda Atlas, AA’nın sorularını cevaplandırdı.

-‘Türkiye’ye ciddi bir ilgi sözkonusu’

Türkiye’ye karşı son dönemde ciddi bir ilginin sözkonusu olduğunu belirten Ulutaş, ‘’bu ilgiyi duyanların sorularına ciddi karşılıklar bulabilmesi için bu tür organizasyonların artması gerekir. DEAŞ konusu, özellikle dünyanın bu bölgesindeklerin kafasını karıştıran bir konu’’ dedi. Türkiye’nin DEAŞ ile mücadelesinin anlaşılmasında geçmişte ciddi sıkıntılar yaşandığına işaret eden Ulutaş, şunları söyledi:

‘’Fırat Kalkanı Operasyonu, Türkiye’nin DEAŞ ile mücadelesinin, Uluslararası toplum tarafından anlaşılması bakımında çok önemli bir gelişme oldu. Zira, ilk defa bir devlet, düzenli ordusu ile Suriye’ye girip, Suriyeli muhaliflerle birlikte DEAŞ’la mücadele etti ve ciddi kazanımlar sağladı. Bu durum, dünyanın bu tarafında iligi ve dikkatle takip ediliyor. Çünkü ortada bir başarı hikayesi var aynı zamanda..’’

-‘DEAŞ’la öyle mücadele etmeliyiz ki..’

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş, ‘’DEAŞ’la öyle mücadele etmeliyiz ki, bir taraftan örgütsel yapısı, diğer tarafta toprak hakimiyeti bitsin. Ama esas önemli olan, DEAŞ’ın ideolojisini, onu vareden ideolojiyi bitirmemiz gerekir. Yoksa, farklı bir isimle, farklı bir formatla yine karşımıza çıkar’’ diye konuştu.

-Meryem İlayda Atlas: ‘Türkiye en önemli aktörlerden biri’

AA’ya konuşan Daily Sabah Gazetesi Yazarı Meryem İlayda Atlas da, Türkiye’nin, dünya gündeminin ilk sıralarındaki birçok gelişmenin en önemli aktörlerinden birisi haline geldiğini söyledi. Meryem İlayda Atlas, ‘’Kanadalılara, Türkiye’nin Suriye krizi, mülteciler, terör, 15 Temmuz darbe girişimi gibi konularda yaşadıklarını anlatmak için buraya geldik. Türkiye’nin uğradığı mülteci akınında, Batı tarafından nasıl yalnız bırakıldığını, dünyanın güvenlik sorunu haline gelen DEAŞ sorununun, bir askeri mesele değil, bir politika ve uluslararası toplum sorunu olduğunu konuştuk. Çok verimli bir tartışma oldu’’ dedi.

Türkiye’nin, 2014’den bu yana DEAŞ’a destek vermek veya sınırlarını açmak gibi bir çok suçlama ile karşı karşıya kaldığını hatırlatan Meryem İlayda Atlas, ‘’bugün burada, konferans sonrası gelen sorular ışığında da meselenin Türkiye lehine değişmeye başladığını ve insanların daha derinlikli bir anlayış geliştirme çabasında olduğunu gördüm. Türkiye hakkında aldığım olumlu izlenim, benim açımdan önemli bir gelişme oldu’’ şeklinde konuştu.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş ve Daily Sabah Gazetesi Yazarı Meryem İlayda Atlas, Toronto Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Topluluğu (International Relations Society)’nda yaptıkları konuşmada da, öğrencilerin 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yaşanan gelişmelere dair sorularını cevapladılar. FETÖ ve DEAŞ’ın, yeri geldiğinde terör birlikteliği yaptığına değinen Ulutaş, darbe girişimi sonrası buna dair adalete intikal eden gelişmelerden örnekler verdi.

-‘Basın özgürlüğü var’

Meryem İlayda Atlas da, FETÖ soruşturmaları kapsamında basın mensuplarının gözaltına alınmalarına ilişkin bir soruyu cevaplarken, ‘’fikir temelinde birbirne temelden zıt olan FETÖ ile sol görüşlü bir gazetenin yöneticisi işbirliği yaparak terör faaliyeti içine girmişlerdir. Öte yandan, darbe gecesi Sayın Cumhurbaşkanı, kendisine muhalif bir TV kanalından halka seslenmiştir. Bunlar Türkiye’de basın özgürlüğünün varolduğuna dair ciddi unsurlardır. Gazetecilikle terör faaliyetini iyi ayırmak lazım’’ şeklinde konuştu.