Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen çatı iddianamede, FETÖ'nün sızdığı tüm kamu kurumlarında örgütsel sembol olarak Halley yıldızını kullandığı, Kimse Yok Mu Derneği’nin ambleminin tek göz, Bank Asya’nın ise piramit olduğu vurgulandı.

Milliyet'ten Mert İnan'ın haberine göre; Gülen, Moon Tarikatı'na bağlı bir örgütlenmeyi model alarak Hıristiyan Cizvit Tarikatı'nın temel ilkelerini kendi cemaatine uyguladı. Örgütün kullandığı Halley kuyruklu yıldızı ise Gülen'in bu yıldızdan zuhur edecek mesih olduğuna yönelik inanış.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen çatı iddianamede FETÖ'nün yapısı ve kuruluşuna yönelik ilginç tespitler yer alıyor. İddianamede örgütün sızdığı tüm kamu kurumlarında örgütsel sembol olarak Halley yıldızını kullandığı, Kimse Yok Mu Derneği'nin ambleminin tek göz, Bank Asya'nın ise piramit olduğu vurgulanarak şu görüşlere yer verildi:

"Halley yıldızı Koza-İpek Grubunun sembolüdür ve bugün televizyonu ve gazetesi ile Kanaltürk televizyonunda da bu yıldız logo olarak kullanılmaktadır. Emniyet Genel Müdürlüğünün bazı birimlerinin de sembolü olarak kuyruklu yıldız aynı zihniyet tarafından seçilmiştir. Yine örgütün egemen olduğu Merkez Bankasının bastığı bütün banknot paralar üzerinde de Halley Kuyruklu yıldızı sembolü yer almaktadır. Bu örgüt kamu kurum ve kuruluşlarının sembol ve simgelerine fark ettirmeden bu sembolü yerleştirmiştir. Milli simgemiz ay-yıldız sanılan ama gerçekte örgütün sembolü Halley kuyruklu yıldızının seçilmesi, örgütün gücünü ve armasını her yere vurması anlamına gelmektedir."

İKİSİ DE İSTİHBARATA YAKIN

İddianamede FETÖ ile Hıristiyan Cizvit Tarikatı arasındaki benzerlik ve paralelliklere de şöyle değinildi: "Cizvitlere göre insan ruhuna ve zihnine ulaşmanın en kestirme yolu eğitim alanından ve okullardaki aktif öğretiden geçmektedir. Cemaat de aynı yolu takip etmiştir. Cizvitler dünyanın hemen her yerinde karışıklığa neden olmuş bir tarikat olarak eleştirilmiştir. Günah itiraf odalarına yakın durarak devlet işlerinde birçok sırrı elde ettikleri ve bunları tarikatın çıkarları için kullanmaya çalışmışlardır. Gülen örgütü de istihbarata ve devletin güvenliği ile ilgili gizli birimlere sızıp elde ettikleri devlet sırlarını ve kişisel sırları örgüt amacı için siyaseten kullandıklarından birer birer devletler tarafından düşman ilan edilmişlerdir (Türkiye, Azerbaycan ve Gambiya). Cizvitler dünyanın yukarıdan aşağıya değil, aşağıdan yukarıya doğru değiştirilebileceğine inanırlar. Kültürler arası diyalog onlara göre önemlidir. Bunlar cemaat içinde önemlidir.

CİZVİT KOLEJLERİ

Cizvit tarikatının bütün üyeleri otorite sahibi bir idareciye itaat ederler. F. Gülen de kendisine itaat edilmesini ve daha ileri seviyede bağlanılmasını şart koşar. Cizvitler hiçbir zaman manastır hayat tarzını benimsememişlerdir. Tarikatın evleri vaizler için sürekli bir teoloji okulu olarak kullanılmıştır. Fetullah Gülen'de cami ve cemaat işinden kaçmış ve benzer şekilde Işık Evleri açmıştır. Cizvit tarikatı elemanlarının eğitim amaçlarını muhteva ve metotlarını en ince ayrıntılarına kadar planlayarak uygulayan bir cemaattir. Bütün dünyada şöhret yapan Cizvit Kolejleri bu eğitim sisteminin eseridir. Bütün bu özellikler aynen Gülen cemaatinde de vardır.

KURTULUŞ İNANCI

Cizvit anlayışında, kilise dışında kurtuluş, FETÖ'de cemaat dışında kurtuluş yoktur. Cizvitler ve kilisenin Hıristiyanlığın diğer din ve kültürlere aşılanması çalışmasının Türkiye'de gönüllüleri Fetullahçılar olmuştur. Topluma aşılama (implant) için adaptasyon (acculturation) Gülen ve örgütü üzerinden gerçekleştirilmiştir.