TÜRKİYE
'FETÖ ve PKK birbirinden ayrı düşünülmemeli'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 'FETÖ ve PKK'yı amaç ve emelleri kapsamında birbirinden ayrı ve farklı düşünmek doğru ve isabetli bir yaklaşım olmayacaktır' dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, PKK'nın Hakkâri'nin Çukurca'da Düzenlediği Saldırı ile ilgili yazılı bir basın açıklaması yayımladı.
Bahçeli yayımladığı açıklamada şunları kaydetti:
"Türkiye tam bir açmaz ve kördüğümle boğuşmakta, denetimsizliğin ve kontrolsüzlüğün her boyutunu yaşamaktadır. Cumhuriyet tarihinde hiç görülmedik güvenlik ve beka sorunları arka arkaya vasat bulmaktadır. Nitekim ülkemiz terör örgütlerinin çok cepheli saldırı ve provokasyonu altındadır. 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsünün ağır ve vahim sonuçları Türkiye'yi başta ayağa sarmışken, bir diğer hain terör örgütü PKK, devlet krizinden istifade ederek kanlı eylem ve caniliklerini artırmaktadır. 29 Temmuz Cuma günü, Hakkâri Çukurca Taşbaşı Köyü bölgesinde, PKK'lı teröristlerin açtıkları ateş ve kurdukları tuzak neticesinde 8 kahraman evladımız şehit düşmüş, 25 kahramanımız da yaralanmıştır. İki gün içinde terörle mücadele sırasında, aralarında asker ve polislerimizin de bulunduğu 13 evladımız şehit olmuştur. Bu felaket ve hezimet tablosu Türk milletini derinden yaralamıştır."
"TÜRKİYE SÜRATLE TOPARLANMALI, YARALARINI SARMALI, KENDİNE GELMELİDİR''
MHP lideri Bahçeli, FETÖ ve PKK'nın eş zamanlı, birbiriyle koordineli şekilde düzenledikleri alçak saldırıların milli vicdanları ayağa kaldırdığını ve tedavisi zaman alacak acılara boğduğunu vurgulayarak, "Taraflı tarafsız herkes kabul etmelidir ki, Türkiye şiddetli ve kör bir terör kampanyasıyla karşı karşıyadır. Asker kisvesine bürünmüş FETÖ'cü hainlerin ülkemize kast etme girişimleri henüz çok yeniyken, bir diğer Türkiye düşmanı örgüt olan PKK'nın vakit kaybetmeksizin silaha sarılması çok iyi değerlendirmelidir. Türkiye süratle ve seri olarak toparlanmalı, yaralarını sarmalı, kendine gelmelidir. Çünkü milli varlığımıza ve bağımsızlığımıza yönelik tehdit dalgası ciddi düzeyde yükselmiş, önemli mesafeler almıştır. Terörizm her vasıta ve kanalı kullanarak Türkiye'yi yıkmaya çalışmakta, gelecek umutlarını kırmaya çabalamaktadır. Bu nedenle FETÖ ve PKK'yı amaç ve emelleri kapsamında birbirinden ayrı ve farklı düşünmek doğru ve isabetli bir yaklaşım olmayacaktır" ifadelerini kullandı.
"GÜÇLÜ BİR ORDUYA HER ZAMANKİNDEN DAHA FAZLA İHTİYACIMIZ VARDIR''
Türkiye'ye diş bileyen, tarihsel hınç ve intikamını almak için kuyrukta bekleyen karanlık çevrelerin gerek darbe yoluyla gerekse de klasik terör yöntemleriyle son vuruşu yapmak niyetinde olduğunu belirten Bahçeli, "FETÖ'yle mücadele edilirken, PKK'nın ihmal ve gözden kaçması, yerinde bir tabirle ikinci plana atılması milli birlik ve güvenliğimizde dipsiz kuyular açacak, Türkiye'yi her türlü zalim operasyona karşı savunmasız hale getirecektir. Türk Silahlı Kuvvetleri hırpalandıkça, prestij ve güvenirliği aşındırıldıkça kaybeden Türkiye ve Türk milleti olacaktır. İçinde yaşadığımız zorlu vatan coğrafyasında güçlü bir orduya her zamankinden daha fazla ihtiyacımız vardır ve bu son derece açıktır"diye konuştu.
"MEHMETÇİĞİN SAYGINLIĞI,MORAL VE AHLAKİ DEĞERLERİ ÖZENLE MUHAFAZA EDİLMELİ''
Bahçeli, "Türk Silahlı Kuvvetleriyle birlikte devletin diğer kurumlarının içine sızmış FETÖ'cü yapılanmanın kökü kazınırken, özellikle ifade etmeliyim ki, Mehmetçiğin saygınlığı, moral ve ahlaki değerleri özenle muhafaza edilmelidir. Bunun yanında kurumsal değişiklik ve yeniden yapılanmalar iyi düşünülmeli, devlet ve siyaset alanında karşılıklı istişare mekanizması samimiyetle işletilmeli ve şu günkü toz bulutu içinde de aceleye getirilmemelidir" dedi.
"TSK'NIN ŞEREFE VE HAYSİYETİYLE OYNANMASI BÜYÜK BADİRELERE DAVETİYE ÇIKARACAKTIR''
"Ayrıca darbeci teröristlerle hesaplaşılırken TSK'nın şeref ve haysiyetiyle oynanması büyük badire ve belalara davetiye çıkaracaktır" diyen Bahçeli şöyle devam etti:
"Türkiye'yi kabus ve karanlığa mahkum etmek isteyen odaklarla etkin ve kararlı bir mücadele sergilenirken, siyasi sorumluluk sahiplerinin ortak akıl ve milli şuura riayeti de tarihi önemdedir. Unutulmamalıdır ki, Türk milletinin ruhu zapt olunmadıkça, azim ve iradesi kırılmadıkça hiçbir hain, hiçbir müstevli ahlaksızlık bu aziz vatanı teslim alamayacak, işgal teşebbüsleri tıpkı 15 Temmuz'da olduğu gibi amacına ulaşamayacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle Hakkâri Çukurca başta olmak üzere, vatanın değişik yörelerinde terörle mücadele esnasında şehit olan evlatlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza şifa niyaz ediyor, milletimize ve ailelerine başsağlığı diliyorum. Tanrı Türk'ü korusun ve yüceltsin diyorum."