TÜRKİYE
FETÖ vatandaşları nasıl fişliyordu'..
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması kapsamında gözaltına alınan 'doktorlar imamı' FETÖ'nün vatandaşları nasıl fişlediğini anlattı.
FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminden önce etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirten ve Sivas Emniyet Müdürlüğünde şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan F.T, örgütün halkı fişleme yöntemiyle ilgili çarpıcı bilgiler verdi.
F.T. ifadesinde, FETÖ'nün darbe girişiminin ardından başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan Murat Kocar'ın Sultan Murat Kolejinde ve Selçuk Fen'de görev yaptığını, hatta bu kişinin Sivas'taki Alevi vatandaşlardan sorumlu imam yapıldığını dile getirdi. F.T, cemaatin Alevi vatandaşların yanı sıra ülke genelinde vatandaşları numaralandırarak fişleme yaptığını söyledi.
F.T, örgütün yaptığı fişlemeyle ilgili şunları aktardı:
"1 numara bizden değildir. İlgilenmeye gerek yok. 2 numara kazanılabilir. Dini yönden şansınızı deneyin ancak cemaatten ve hizmetten bahsetmeyin. Kazanırsanız görev vermeyin. 3 numara namaz kılan, sohbete az da olsa gelen giden. 4 numara mütevelli, zaman, sızıntı, aksiyon abonesi, burs veren kişiler. 5 numara cemaat tarafından güven telkin etmiş hatta özel hizmet verilen kişiler. 7 numara ise Alevi şahıslara verilen isimdi."
"RAKAMLAR ZAMANLA DEĞİŞEBİLİR"
Numaralandırma sisteminde 6 numaranın olup olmadığını bilmediğini ifade eden F.T, şunları söyledi:
"Bu kategori çerçevesinde şahıslar tespit edilerek dünya geneline yayılır. Şahısların tespiti öğrenci evlerine ortaokulda geldikleri tarihlerden başlayarak yapılır. "5 numara" olarak belirtiğim şahıslar, cemaat açısından artık görev verilebilecek, güvenilir şahıslar olur, koordine bu şahıslar tarafından yürütülür. Cemaatin tüm yönetim kadrosunda olanlar, cemaatin evlerinde yetişmiş, en az 4 ve 5 numara ile fişlenmişlerden oluşur. Bu derecelendirme sistemi şahsın o günkü durumuna göre değişiklik gösterebilir. Örneğin 5'lik olarak nitelendirilen bir şahıs cemaatin istemediği bir şahısla evlendirildiğinde direkt olarak 3'lük olarak nitelendirilir. Bu derecelendirme Eğitim Danışmanı (Gölge İmamı) tarafından bilgisayar ortamında kaydedilir."
Cemaatin her ilde sözde "gölge imamı" adı altında özel hizmetlerden sorumlu ve ilin bütçesinin yüzde ellisini örtülü ödenek olarak kullanan gizli yapılanması bulunduğuna da dikkati çeken F.T, bu yapılanmada "gölge imam" altında devlete ait özel kurumların imamlarının yer aldığını belirtti.
FİŞLEME RAKAMLARINA GÖRE KAMUDA KADROLAŞMA
Bu imamların sahte ismi ve iki telefonu bulunduğuna işaret eden F.T, ifadesinde şunlara değindi:
"Gölge imamlarının altında, vali, vali yardımcısı, belediye başkanı, belediye başkan yardımcıları gibi kişilerden oluşan bürokrasi imamı, emniyet imamı, askeriye imamı, adliye imamı, avukatlar imamı, hakim imamı, savcı imamı, Alevilerden sorumlu imamlar vardır. Her salı sabahı cemaate bağlı olan Kızılırmak Pansiyonu'nda gölge imamı, ilin ser rehberi, il imamı, dört büyük gölge imamı ve yukarıda isimlerini belirtiğim bürokrat imamı, emniyet imamı, askeriyeden sorumlu imam, adliye imamı, avukatlar imamı, hakimlerden sorumlu imam, savcılardan sorumlu imam ve Alevilerden sorumlu imam bir araya gelirdi.
Bu toplantılarda sadece devlet kurumlarına sızma ve kadrolaşma konuşulur, ser rehber ildeki öğrencilerin 5'lik kodlamasına göre listesini yanında bu toplantıya getirir, toplantıda 4 ve 5 ile derecelendirilen öğrencileri listesini bölge imamına teslim eder ve toplantıdan ayrılır. Daha sonra toplantıya iştirak eden özel kurum imamları bölge imamı ile listede 4 ve 5 derecesindeki öğrencileri istişare eder ve bu öğrencilerin gelecekte hangi kamu kurumuna yönlendirileceği, hangi kamu kurumunda işe alınacağı konuşulur. Bu öğrencilere gerekirse hangi alanla ilgili sınava giriyorsa bu sınav sorularının sınavdan önce verilerek rakiplerine göre avantaj sağlanacağı ve bu şekilde örgütün istediği kamu kurum ve kuruluşlarına yerleştirileceği kararı alınabilir."
F.T, kamuya yerleştirilecek öğrencilerin 4 ve 5 numara ile fişlendikleri için FETÖ tarafından güven kazanmış ve her türlü bilginin verilebileceği kişiler olarak tanımlandığını söyleyerek, "Kamu kurum ve kuruluşlarına yerleştirilen şahıslardan ileride cemaat kendisine hizmet edilmesi amacıyla geri dönüşüm ister." ifadelerini kullandı.