TÜRKİYE
Erdoğan: Suriye'nin kuzeyinde bir şehir kuralım
ANKARA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Yerel mimari ile biz Suriye'nin kuzeyinde, Türkiye'ye yakın bir bölgede bu şehri kuralım" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda düzenlenen "Yeşilay Zümrüdüanka Ödül Töreni"nde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün AB Konseyi Başkanı ziyaretimdeydi. Bakın, verseniz de vermeseniz de biz bu mültecilere kapımızı kapatmadık Batılılar gibi, açık tuttuk, yine açık tutacağız ama biraz da vicdan' dedik. 'Bunu beraber paylaşalım istiyoruz sizinle ama siz, 'Türkiye kapıları Batı'ya açıyor, oraya yönlendiriyor' gibi bir yanlışın içerisindesiniz, bakın bunu bırakın, gelin el ele verelim.' Ben size bir şey söylüyorum, formül nedir? Suriye'nin kuzeyine biz bir şehir kuralım. Yaklaşık 4 bin 500 kilometrekarelik bir şehir kuralım ve bu şehirde biz alt yapısıyla, üst yapısıyla her şeyi uluslararası camia paylaşalım, biz biliyorsunuz inşaat sektöründe iyiyiz, başka ülkeler de buna girebilir. Yerel mimari ile biz Suriye'nin kuzeyinde, Türkiye'ye yakın bir bölgede bu şehri kuralım. Dolayısıyla Suriye'den çıkacak olanları orada iskan edebiliriz, Türkiye'dekileri de aynı şekilde orada iskan etme imkanımız olabilir. Bunu karşılıklı konuştuğumuz zaman 'haklısın' diyorlar. Bunu Sayın Obama ile de konuştuk, hatta koordinatlarını bile belirledik ama uygulamaya gelince hala ses yok. Mesele karar meselesi... Karar verici olmak, irade koymak bu... Maalesef bunu da koymayınca iş gecikiyor ve iş kapıya dayanınca da feryat başlıyor." dedi.
"Yardım eden ülkeler arasında biz 3. sıradayız"
Erdoğan, insani yardım yapan ülkeler arasında Türkiye'nin dünyada ilk üçte olduğuna dikkat çekerek şunları kaydetti:
"Yardım eden ülkeler arasında biz 3. sıradayız. Fakat olayı milli gelire oranla değerlendirdiğiniz zaman, Türkiye 1. sırada. Çünkü biz onların baktığı gibi bakmıyoruz ki, sadece şu 5 senede, Suriye'den gelen mültecilere harcadığımız para 10 milyar dolar, sadece 5 senede. Bunun içerisinde ben STK'ların, belediyelerin yaptığı yardımları, bunları söylemiyorum, bunlar bütçeden çıkan paralar, bunu söylüyorum."
"Bize Batı ne diyor? 3 milyar avro vereceğiz. Bu sözü vereli 4 ay oldu, hala verecekler"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mültecilere yardımlar hakkında, olaya homoekonomikus anlayışıyla bakmadıklarını ifade ederek, "Bizim medeniyetimizde, bizim değerler silsilemiz içerisinde olay farklı. 'Veren el alan elden hayırlıdır.' Bize Batı ne diyor? İşte size yılda 3 milyar avro vereceğiz. Bakınız bu sözü vereli 4 ay oldu, hala verecekler, hala verecekler" dedi.
"Yeşilayımızın toplumu bilinçlendirme mücadelesine destek verdim, vereceğim"
Erdoğan, Yeşilayımızın toplumu bilinçlendirme mücadelesine destek verdiğini belirterek, "Gerek Başbakanlığım döneminde gerekse Cumhurbaşkanı olarak Yeşilayımızın toplumu bilinçlendirme, farkındalık oluşturma ve bağımlılığı önleme mücadelesine daima güçlü destek verdim, bundan sonra da vermeye devam edeceğim" dedi.
"Sağlıklı bir nesil için ne gerekirse biz onu yapmaya çalışıyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alkol düzenlemesiyle ile ilgili olarak şunları söyledi:
"Daha 2 yıl önce alkol düzenlemesinde koparılan gürültüyü eminim hepiniz çok iyi hatırlıyorsunuz. Ülkenin tamamı için hayırlı olduğu açık olan bu düzenleme, gazeteler, ekran yorumcuları ve kimi siyasetçiler tarafından günlerce yerden yere vuruldu. 'Alkol yasaklanıyor', 'özel hayatımız kısıtlanıyor', 'yaşam tarzımıza müdahale ediliyor' gibi tezviratlar yapıldı. Ana muhalefet partisi düzenlemenin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurdu. Kardeşlerim, bunlar insanımızı sevmiyor, bunlar insanımızın rahatsızlığında, hastalığında, bütünüyle vücudundaki olumsuz gelişmelerde kendilerine hayat arıyorlar. Biz ise diyoruz ki, 'biz insanımızı seviyoruz'. Sağlıklı bir nesil için ne gerekirse biz onu yapmaya çalışıyoruz."
"Tek parti döneminin jakobenleri modernleşme adına alkol kullanımını teşvik etmişlerdir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, çağdaşlaşmayı alkol ve zararlı alışkanlıkları teşvik etmekle, tek tip yaşam tarzına sahip olmakla özdeş hale getirenler olduğuna dikkat çekerek, İstanbul'un işgali sırasında gençlerin işgal güçleri tarafından alkol kullanmaya teşvik edildiğini gören bir avuç kahraman bağımlılıkla savaşmak için Yeşilay çatısı altında toplanmıştır. Tek parti döneminin jakobenleri Batılılaşma ve modernleşme adına alkol kullanımını teşvik etmişlerdir" dedi.
"Evlatlarımızın geleceklerinin karartılmasına müsaade etmeyiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke olarak yeni bir dönemde, Yeni Türkiye'nin inşası sürecinde bulunulduğunu söyleyerek şu şekilde konuştu:
"Sırf kendi kör ideolojileri için nesilleri dahi feda etmekten çekinmeyen bu karanlık zihniyet zaman zaman hortlasa da hamdolsun eski etkinliğini büyük oranda yitirdi. Ancak müteyakkız olmamız, asla rehavete kapılmamamız gerekir. Evlatlarımızın geleceklerinin karartılmasına, alkol, uyuşturucu ve sigara gibi kötü alışkanlıkların esiri haline getirilmelerine asla fırsat vermemeliyiz"
Batı Afrika gezisi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son 14 yılda ekonomiden ticarete, maliyeden kamu yönetimine, yargıdan sosyal politikalara, medyadan siyasete kadar hemen her alanda bunun sayısız örneğinin görüldüğünü belirterek, şunları kaydetti:
"Bu zihniyet değişimi yaşanan alanların başında da dış politika ve diplomasi geliyor. Bizim dönemimizde Türkiye tarihi derinliğinin ve birikimimin farkına vararak, çok yönlü bir anlayışla dış politikasını yeniden ele almıştır. Ama bunu kavrayamayanlar var. Kavramak onların dünyasında farklı. Bunu kim uyguluyorlar, ona bakıyorlar, ona göre değerlendirmelerini yapıyorlar. Eğer beğenmedikleri, rengi falan uygun olmayan birisiyse bu affedersiniz 'tu kaka' diyorlar. Onun için biz netice, netice, netice diyoruz. Bu neticeleri de alıyoruz. "
Son 5 gündür Batı Afrika ülkelerinden Fildişi Sahili, Gana, Nijerya ve Gine'yi 150'yi aşkın iş adamı ve ekibiyle dolaştığını anımsatan Erdoğan, bunların emperyalist Batı'nın geçmişte sömürdüğü ülkeler olduğunu kaydetti.
Bu ülkelerin aslında fakir, fukara olmadığını, madenleri ve petrolü bulunduğunu, ancak bunları kendileri tarafından alınmadığını dile getiren Erdoğan, "Bunları hep onlar almışlar. Gelmişler, elmaslar, her şeyi götürmüşler. Altınları aynı şekilde götürmüşler. O garipler bunların ne olduğunu bilmiyor. Zannediyorlar ki bunlar taşları alıp götürüyorlar" diye konuştu.
Erdoğan, Gine'nin 50-60 yıl önceki Türkiye gibi olduğunu ifade ederek, yüzde 85'i Müslüman olan ülke insanın kendilerini havalimanından şehir merkezine kadar coşkuyla karşıladıklarını, ilgi ve alaka gösterdiklerini anlattı.
Yola çıkarken İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile anlaştıklarını, hizmetten çıkaracakları otobüslerin son bakımlarının yaptırdıktan sonra 40'ar, 50'şer tane bu dört ülkeye gönderilmesi konusunda söz verdiklerini belirten Erdoğan, bu haberi Gine parlamentosundakilerin ayağa kalkarak alkışladığını kaydetti.
"Afrika'daki büyükelçilik sayısını 56'ya çıkarmanın gayreti içerisindeyiz"
Erdoğan, Afrika'daki büyükelçilik sayısını 56'ya çıkarmanın gayreti içerisinde olduklarını vurgulayarak, "Bunu yaparsak başarılı oluruz. Yapmazsak başarılı olamayız. Atalarımız Anadolu'yu kendilerine vatan kılmadan önce 9. yüzyılda ilk defa Afrika ile münasebet kurmuşlardır. Osmanlı, 1575 yılında Nijerya'daki Kanem-Bornu Sultanlığı ile savunma anlaşması imzalamış, bölgeye askeri teçhizat ve malzeme göndermiştir. Osmanlı'nın ilişkilerini belli bölgelerde sınırlı tutmadığını, 1862 yılında Ebubekir Efendi'yi kıtanın en uç noktasındaki Cape Town'a ilmi çalışmalarda bulunması ve Müslümanlar arasındaki sorunları çözmesi için elçi tayin ettiğini görüyoruz. Cape Town, Güney Afrika'nın en ucu. Boynuzun en ucu ve oraya göndermiş. O günün şartlarında, o günün imkanlarında Afrika kıtasıyla ilişkilerimizde bu olumlu gelişmelerden sonra maalesef uzun yıllar bir fetret devrine girdik" diye konuştu.
"Sosyal medya da bir cinayet"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı tutuma, sigara ve diğer zararlı alışkanlıklarla mücadelede de şahit olduklarını kaydederek, "Benzer bir durum sosyal medya ve yeni iletişim araçlarıyla ilgili eleştirilerimizde de karşımıza çıkıyor. Sosyal medya da bir cinayet. Maalesef birileri ısrarla bu ülkede özgürlüğü, milletin kültürüne, tarihine, medeniyet ve inanç değerlerine düşmanlığın bir kılıfı, bir bahanesi gibi kullanmaya çalışıyor. Çağdaşlaşmayı, alkol kullanmakla, zararlı alışkanlıkları teşvik etmekle, tek tip bir hayat tarzına sahip olmakla özdeş hale getirenler var. Bu ne yeni bir tavırdır ne de ülkemize münhasırdır" ifadelerini kullandı.