TÜRKİYE
Erdoğan: Bunlara 5 keçi emanet edin kaybedip dönerler..
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin ek hizmet binası açılışında konuştu. İnsanların geride bıraktığı eserlerle anıldığını belirten Erdoğan, muhalefete yüklendi, "Dikili ağaçları yok. 5 keçi emanet edilse kaybedip dönerler" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin ek hizmet binası açılışında konuştu.
Antalya'da toplu açılış öncesi konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamaları şöyle;
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bakınız şu ana kadar maliyeti nedir diye sordum. 70 milyon TL'lik yatırım. Bir şeyi görmek lazım: Sayın Türel başladığı bu inşaatı kendisinden sonra hangi zihniyete devretmek zorunda kalmıştı. Sonra Antalyalı tekrar Türel'e döndü ve yola nasıl devam etti. Aslında bu durum Türkiye'deki hizmet anlayışının nasıl olduğunu ortaya koyuyor" dedi.
Eserlerle insana değer vereceğimize göre biz sizi eserlerinizden tanıyoruz, daha dikili ağacınız yok. Ne konuşuyorsunuz? Bizim 14 senede ülkemizde neler yaptığımızı biliyorsunuz. Antalya gibi bir yerde hizmet binasının olmaması düşünülebilir mi? Böyle bir binanın olması şarttı. Sayın Türel kaldığı yerden devam etti. Bunlara 5 tane keçi emanet edin, kaybedip dönerler. Bu binayı kaybettikleri gibi. Allah'tan erken dönüş oldu da yapıldı. Bakın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni yatık demedikleri laf kalmadı. Malum zat ben oraya gitmeyeceğim dedi. Sonra kuzu kuzu geldi. Ben geleceğini biliyordum. Akşam başka sabah başka..
18-25 yaş arası gençlerimizi...
"18-25 YAŞ ARASI GENÇLERİ BEKLİYORUM"
Antalya'da kendisini dinlemeye gelen vatandaşlara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gençler size parlamentonun kapısını kapatmak isteyenler var. Biz gençliğimize güveniyoruz. Seçme yaşı, evlenme yaşı, cezai süreç..vs 18. Ama seçilme yaşı 18 deyince olmaz diyorsun. 18 - 25 yaş arası bütün gençlerimizi bu yarışın içinde görmek istiyoruz. Genç, dinamik, güçlü bir parlamento için EVET mi? O zaman kalan 23 günü iyi değerlendireceğiz. Bu yarışta inşallah 16 Nisan akşamı Türkiye'yi yeni bir milada taşıyacağız. Ben 23 gün sonra özellikle Antalya'yı takip edeceğim" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Manavgat Starlight Otel'de Memur-Sen'in 5. Büyük Türkiye Buluşması programında yaptığı konuşmada, "Bir zamandır nedense ülkemize uygulanan ambargolar gösteriyor ki şayet terörle mücadelede eskisi gibi diğer ülkelere mecbur ve mahkum olsaydık inanın atacak kurşun dahi bulamazdık. Vatandaşlarımızın can güvenliğini sağlamak, ülkemizin çıkarlarını korumak noktasında Ankara'da karar veriyor, Silopi'de, Gabar'da, Cudi'de, gerekirse Suriye'de, Irak'ta uyguluyoruz." dedi.
"Bugün Türkiye, kendi menfaati için birilerinden icazet almaya gerek duymuyor." diyen Erdoğan, "Bugün terörle mücadelesini hem yurt içinde hem yurt dışında tamamen milli imkanlarla yürütüyor. Şu anda Tendürek Dağlarında, Cudi'de, Bestler Dereler'de bu teröristlere askerlerimiz, polisimiz, köy korucumuz kan kusturuyor. İnlerine girdik. Çünkü bizim milletimize sözümüz var. Refah, mutluluk, huzur gelene kadar biz devam edeceğiz." diye konuştu.
'BANA DİKTATÖR DEDİĞİNİZ SÜRECE BEN SİZE 'NAZİ' DEMEYE DEVAM EDECEĞİM'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siz (Batı) bana diktatör dediğiniz sürece ben size 'faşist' demeye, 'nazi' demeye devam edeceğim. Çünkü benim ülkemde gerek başbakan, gerek cumhurbaşkanlığım dönemimde hak ve özgürlükler konusunda, düşünce özgürlüğünde, inanç özgürlüğünde, şu mezhep, bu mezhep, hiçbir ayrım yapmaksızın biz kimin yaşamını engelledik? Tam aksine bu ülkede başörtülü, başı açık, bunlar arasında ayrımı ne yazık ki bize diktatör diyenler uyguladı." ifadesini kullandı.
TÜRKİYE KİMSENİN ŞAMAROĞLANI DEĞİL
"İçerideki ve dışarıdaki 'hayır'cılar bir oldu, milletimizi tehdit ediyor." ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Neymiş, 16 Nisan'da 'evet' çıkarsa bizi AB'ye almazlarmış. Ah bu kararı bir verebilseler. Bizim işimizi kolaylaştırırlar. Çok daha seri karar almamıza bunlar vesile olur. Zaten 16 Nisan bizim için bir kırılma noktası. Onun için 'evet' çok önemli. Bu işleri masaya yatıracağız. Çünkü, Türkiye kimsenin şamaroğlanı değildir. Bunu herkes bilecek."
DAVOS'TA IMF BAŞKANINA DEDİM Kİ...
8 ay memurunu maaş ödeyemeyen bir devlet vardı. Biz geldik maaşları takır takır ödemeye başladık. Hani One Minute dedim ya! O Davos'ta IMF'nin başkanı dedim ki: Siz bizi siyaseten idare etmeyeceksiniz. Bunu kafanızdan silin. Verdiğiniz borcu taksit taksit alacaksınız. Siz sadece ona bakın. Türkiye'yi idare edemezsiniz, Türkiye'nin Başbakanı benim, siz değilsiniz. 2013'te bütün borcu ödedik. Sonra onlar bizden borç istedi. Dedik, 5 milyar dolar verebiliriz. Baktılar Türkiye bizi borçlandıracak, vazgeçtiler. Biz dik duracağız. Bunlar Türkiye'yi nasıl bir boyunduruk altına almışlardı. Bütün bu pislikleri biz temizlemek zorunda kaldık.
TÜRKİYE, DÜNYANIN EN BÜYÜK 10 EKONOMİSİNDEN BİRİ OLACAK
16 Nisan onlar için kabus günüdür. İstikrar ve güven ortamını garanti altına alacak Cumhrubaşkanlığı Sİstemi ile Türkiye dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olacak. 16 Nisan düğün, bayram günüdür. Antalya alın teriyle kazanan bir şehirdir. Benim bacılarımın tarlalarda seralarda nasıl çile çektiğini iyi bilirim. Antalya'nın istikrarı ve güveni sağlayacak olan anayasa değişikliğine dört elle sarılacağını biliyorum.
EN ÖNEMLİSİ İSTİKRAR VE GÜVEN
16 Nisan'da evet dediğinizde yeni hükümet sisteminin en önemli kazanımı istikrardır güvendir. Hepsi de şu an rahmetli rahmana kavuşan Erbakan, Türkeş, Özal, Demirel ve Yazıcıoğlu gibi kişilerin söyledikleri hep istikrar ve güven olmuştur. Birçoğu ile görüşmelerim olmuştur, hepsi de istikrarı özellikle tavsiye etmişlerdir. Dünyanın en gelişmiş ülkelerine baktığımızda başarılarını hep istikrara borçlu olduğunu görürsünüz.