TÜRKİYE
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Millet ne derse o olacak, Allah ne derse o olacak
SETA'nın düzenlediği Cumhurbaşkanlığı Sistemi Sempozyumu'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Sistemini getiren anayasa değişikliği referandumu için algı operasyonu yürüten CHP'ye seslendi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''Ana muhalefet sana sesleniyorum: Miletimizden aldığımız güçle sorunları aşmayı başarmış olmamız, temelde yatan çarpıklıkları ortadan kaldırmıyor. Bu çarpıklıkların sonucu istikrarın sürekli tehdit altında olmasını sağlıyor. Güvensizlikleri Cumhurbaşkanı seçilecek kişiye değil millete olan güvensizlikleridir'' dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde SETA'nın düzenlediği Cumhurbaşkanlığı Sistemi Sempozyumu'nda konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan burada yaptığı konuşmada "Türkiye'nin tam da Cumhurbaşkanlığı sistemine geçmek için tarihi karar arefesinde olduğu bir dönemde tertip edilen bu sempozyum için SETA yöneticilerini tebrik ediyorum" dedi.
"ÜRETTİKLERİ YALANLARLA KAFALARI BULANDIRMAYA ÇALIŞIYORLAR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
"Mesele, ülke ve millet olarak geçmişte yaşadığımız tecrübeler ışığında kendimize çok daha güçlü, çok daha dirençli, hedeflerimizi gerçekleştirmeye çok daha uygun bir yönetim sistemi kurma çabasıdır. Cumhurbaşkanlığı sisteminin en büyük güvencesi, gerçek anlamda demokratik olmasıdır. Bu sistemde milletimizin yarısından fazlasının teveccühüne mazhar olamayan hiç kimsenin ülkeyi yönetme ihtimali yoktur. Millete, milli iradeye hesap vermek zorunda olan hiçbir yöneticinin de cumhurbaşkanlığı sistemine karşı çıkanların öne sürdükleri yanlışlara sapma ihtimali olamaz. Milletin size gösterdiği yolu terk ederseniz, anında millet tarafından al aşağı edilirsiniz. Bunun için ben diyorum ki sisteme karşı çıkanların özellikle güvensizliği cumhurbaşkanı seçilecek kişiye değil, millete karşıdır, mesele odur. Bu gerçeği ifade edemediklerinden olsa gerek şahıslar üzerinden ürettikleri yalanlarla kafaları bulandırmaya çalışıyorlar."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İşiniz gücünüz Tayyip Erdoğan diyorum. Tayyip Erdoğan, baki değil, fani ya. Benim 16 Nisan'a dahi çıkacağıma dair bir garanti var mı? Dolayısıyla biz burada bir sistem mücadelesi veriyoruz. Olay bir sistem mücadelesidir. Erdoğan'dan sonrası ne olacak? Millet ne derse o olacak, Allah ne derse o olacak." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle oldu:
ANA MUHALEFET SANA SESLENİYORUM!
Kardeşlerim bu süreçte ülkemiz savaşlar ve krizlerle sürekli erimiş, küçülmüş ağır bedeller ödemiştir. Çanakkale'den aldığımız ilhamla Kurtuluş Savaşını verdik. İstiklal harbinin başarıya ulaşmasının ardından Cumhuriyetin ilanı.. Avrupa ülkeleri monarşi ile yönetilirken biz Cumhuriyeti ilan ettik. Ülkemiz bugünlere kadar geldi. Ana muhalefet sana sesleniyorum: Önce tek partili, sonra çok partili döneme geçildi... 1921 ile 1924 anayasası arasında çok ciddi farklar vardır. Aynı şekilde Gazi Mustafa Kemal'in Cumhurbaşkanlığı ile İnönü döneminde de farklılıklar vardır. 1950'den sonra demokrasimizi darbelerin gölgesinde ayakta tutmaya çalıştık. Miletimizden aldığımız güçle sorunları aşmayı başarmış olmamız temelde yatan çarpıklıkları ortadan kaldırmıyor. Bu çarpıklıkların sonucu istikrarın sürekli tehdit altında olmasını sağlıyor.
BU MESELE CUMHURİYET MESELESİ DEĞİLDİR
Ülkemizde hükümetlerin ömrü 16 ay bile değildir. Türkiye böylesine kısa ömürlü hükümetler tarafından yönetilirken gelişme yarışına girdiği ülkeler tarafından birer birer geçilmiştir. 25 gün süren hükümetler olmuştur. Böyle devlet yönetilir mi? İşte biz bunu temelden değiştiriyoruz. Şayet ülke ve millet olarak hedeflerimize ulaşmak istiyorsak yetki ve sorumluluk sahibinin belli olduğu bir sisteme ihtiyacımız vardır. Bu yeni sistemin gerisinde böylesine derin bir arka plan vardır. Bu mesele Cumhuriyet meselesi değildir. Tartıştığımız sistem Türk milletinin beka sorununun en doğru çözüm yoludur. Cumhuriyetin ilanından çok partili hayata geçiş dönemine kadarki süreye demokrasi diyen ya kendini kandırır ya da bizi. Ey ana muhalefet önce kendini bir sigaya çek! Tek parti yönetimini. Türkiye gücü ve yetkiyi elinde bulunduran millete karşı sorumluluğu bulunmayan vesayet kurumundan çok çekti. Ne zaman milli iradeye dayanan yönetimler işbaşında olursa o dönemde çok büyük sıçramalar yaşamıştır. Başbakanlık dönemimde bürokratik oligarşiden çok çektiğimi sizlerin hatırlıyor olması lazım. Tarihi okumaları biraraya getirdiğimizde ülkemizin yeni bir Anayasaya ve yönetim sistemine olan ihtiyacı gün gibi ortaya çıkıyor. Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin ne rejimle, ne tek adamlıkla ne şahsilikle bir ilgisi var. Bu ülkede il başkanlarının vali olmasını herhalde AK Parti yapmadı. Veya AK Parti yaşamadı. Bunlar kime ait? Tamamıyla ana muhalefet partisinin geçmişine ait. CHP'nin il başkanları bu ülkede aynı zamanda valilik yapmıştır.
MİLLET NE DERSE ALLAH NE DERSE O OLACAK!
Güvensizlikleri Cumhurbaşkanı seçilecek kişiye değil millete olan güvensizlikleridir. İşiniz gücünüz Tayyip Erdoğan diyorlar. Tayyip Erdoğan baki değil fani. Benim 16 Nisan'a çıkacağımın bir garantisi var mı? Haşa ! Biz burada bir sistem mücadelesi veriyoruz. Erdoğan'dan sonrası ne olacak? Millet ne derse Allah ne derse o olacak! Ülkemizde her şeye karşı çıkmayı muhalefet sanan bir anlayış sebebiyle malesef bu konuları asıl düzlemde müzakere edemiyoruz. Bu sempozyumda bu konu enine boyuna tartışacaklar. Bunun için anayasa değişikliğinin tek tek maddelerine girmiyor, sistemin ruhu üzerinde duruyorum. Türkiey'de ve dünyada Cumhurbaşkanlığı Sistemi nasıl işliyor? Bunu bu eserde görmek mümkün. Bunun için SETA'ya teşekkür ediyorum.
TEK MİLLET, TEK VATAN, TEK DEVLET, TEK BAYRAK İÇİN EVET
Halk oylaması tarihine kadar 16 Nisan'a kadar Cumhurbaşkanlığı Hükümeti Sistemine evet diyenler olarak yeni sistemi karış karış gezerek anlatmalıyız. Dün Aksaray'da tabii ki evet dedik! Niye? Tek millet için tek bayrak için tek devlet için tek vatan için evet. Şehidimizin kanı ile rengini almış, bağımsızlığını hilalle taçlandırmış bayramğımız ona evet! Cumhurbaşkanlığı sistemine şu an karşı çıkanların işin ruhunu öğrenince evet diyeceklerini biliyoruz. Bugün hayır diyenler neden hayır dediğinin farkındamı? Kim hayır diyor? PKK, Kandil, bu ülkeyi bölmek isteyenler, bayrağımızı parçalamak isteyenler, bu ülkede milli ve yerli olanlara karşı çıkanlar hayır diyor.
Bunlarla beraber ana muhalefet birlikte hareket ediyorlar mı ediyor! Temenni ederim ki 16 Nisan'a kadar kendilerini check ederler. Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin özü yetkiyi tamemen millete vermesidir. Utanmadan sıkılmadan parlamento yok edilecek diyorlar! Böyle bir şey var mı? Yok! Yalan ve yalanla yürümek anlayış bu! Bugün Başkanlık Sistemi'nin uygulandığı ülkelerde Parlamento yok mu? Onlarda çift kamaralı bizde tek kamaralı olacak. Bizim ki Türk tipi Başkanlık sistemi olacak. Aynısı olmak zorunda değiliz. Yürütme... Başkan yürütmeyi yapacak. Ama hesabını millete verecek. Bazıları diyor ki! Gensoru kalkıyor. Hayırlı olsun. Çünkü bugensorudan bu ülke çok çekti. Gensoru mekanizması parlamentoyu çalıştırmama mekanizmasıdır. Bu engeli ortadan kaldırmak suretiyle hızla yürüyen bir mekanizmayı göreceksiniz. Gensoru mekanizması 5 senede 1 milletin karşısında çalışacak.
BU ÜLKE AKLINI TERÖR ELEBAŞINA TESLİM EDEN ŞARLATANLAR GÖRDÜ
Şimdi saflar netleşiyor. Parlamento itibarını hak ettiği seviyeye yükseliyor. Yargı ülkemizde son yıllarda en çok yıpranan güçtür. Darbe ve vesayet dönemlerinde demokrasinin yanında güçlü bir duruş sergilemeyen yargıyla ilgili hafızalarımızda hoş olmayan görüntüler var. 28 Şubat'ta cübbeyle brifinglere giden, aklını ve gönlünü bir terör elebaşısına teslim eden şarlatanlar gördük bu ülkede. Anayasal güvence altına alınan yargının, HSYK'nın yeni yapısıyla hak ettiği yere ulaşacağını düşünüyorum. Halka hakaret ederek halkçılık yaptıklarını iddia edenlerin devri artık tamamen kapanıyor. Milleti mümeyyiz görmeyenlerin baskıcı anlayışı artık tarihe karışıyor.
BU MİLLET ÇAĞI KAPATIP ÇAĞ AÇAN FATİHLERİN TORUNUDUR
Bu ülkede Taksim meydanına afedersiniz 4 ayaklı merkep koysam seçtiririm diyenler çıkmıştır. Şimdi biz 30 yaşı 25'e indirmiştik. Şimdi 25'i de 18'e indiriyoruz. Zor olan seçilmek değildir; zor olan seçmektir. Şimdi biz seçme ve seçilmeyi 18'e indirerek tarihi yeniden dile getiriyoruz. Bu millet 21 yaşında bir çağı kapatan ve bir çağı açan Fatih'lerin torunlarıdır. Diyorlar ki, askerlik ne olacak? Takıldıkları yere bak! Eğer parlamentoya giriyorsa askerlikten muaf olacak. Olay bu kadar basit. Eskiden polislerimiz askerlik yapardı. Başbakanlık döneminde bunu kaldırdık, zaten askerlik yapıyor.
"BÖYLE BİR SİSTEME EVET DENMEZ DE NE DENİR?"
"Bunlar da 'küçük olsun bizim olsun' diyerek uzun zamandır bu ülkenin ayağına pranga vurarak yola devam etmek istediler. Ama bu dönem artık bitiyor. Artık 'büyük olsun hepimizin olsun' anlayışını yükseltmenin zamanı. Anayasa değişikliği işte bu yaklaşımla güçlü, büyük ve müreffeh Türkiye'nin önünü açıyor. Bu sisteme şahsımın değil, ülkemizin, milletimizin ihtiyacı var. Bir başka ifadeyle şahsım için değil, şahsımın desteği ve katkısıyla ülkemiz için, bu yiğit milletin geleceği için cumhurbaşkanlığı sistemine geçiyoruz. Böyle bir sisteme 'evet' denmez de ne nedir? Tabii ki 'evet' diyoruz.