DAEŞ, önceki gün Kerkük’e şok bir saldırı gerçekleştirdi. Kent dört bir yandan koruma altında olmasına karşın yapılan bu saldırı, akıllara bazı soru işaretleri getirdi. Irak Türkmen Cephesi Lideri Erşad Salihi de basın mensuplarına yaptığı açıklamada, o saldırının perde arkasına dair düşüncelerini açıkladı.
DAEŞ’in saldırısında yeğenini de şehit veren Erşad Salihi, bu saldırının öyle kolay yapılabilecek türden bir saldırı olmadığını belirterek, “Özellikle Kerkük’ün sadece 10 kilometre uzağındaki stratejik Havize bölgesi DAEŞ’in elindeyken, neden burası terk edilip Musul kurtarılmaya çalışılıyor?” diye sordu.
Salihi, 'Havize terk edilerek DAEŞ'in Kerkük’e sızması mı isteniyor?' endişesini paylaştı. Kerkük'ün gerek Peşmerge güçleri, gerekse polis teşkilatı birimleriyle çember altında olduğunu belirten Salihi, "Biz soruyoruz bu kadar güç Kerkük’ün etrafındayken, bunlar 100 kişiye yakın IŞİD güçleri, her birinin sakalı 1 metreye yakın ve belli ki dışarıdan gelmişler. Hangi taraftan kente girdiler ve bunların girişlerini kim kolaylaştırdı?! Bu kesinlikle sıradan bir saldırı değil! Bunların hepsi soru işaretleri barındıran konulardır." dedi.
HESAP SORULACAK ÇOK KİŞİ VAR
Erşad Salihi, DAEŞ'in saldırısı ve oynanmak istenen oyuna dair şöyle konuştu:
"Şimdi açıkça söylüyoruz ve biraz da zaman veriyoruz, en azından bu kriz bitsin. Sonrasında hesap sorulacak kişiler çok. Öncelikle kendi içimizde birimlerimizden, teşkilatlarıızdan, güvenliğimizden, özümüzden başlayalım. Önce kişi kendisini sorgulamalı.
Sonrasında ise merkezi yönetim... Neden doğru dürüst bir güç gelip bu işi çözmedi. Kerkük mahalli yönetiminin yanında Irak istihbaratının raporu olmasına rağmen, sadece 1 hafta önceki toplantıda konuşulmuş olmasına rağmen, elimizde böylesi bir rapor olmasına rağmen, neden Kerkük polis ve güvenlik teşkilatları önlem almadı?
NEDEN HEP KORKTUĞUMUZ BAŞIMIZA GELİYOR
Neden sürekli bizim endişe ettiğimiz durumlar gerçekleşiyor! Bu da şu: Bu tür olaylar sadece Türkmen bölgelerinde oluyor. Bunlar, öyle sanıldığı gibi sıradan, basit meseleler değil; kesinlikle bu işin perde arkasında oynanan oyunlar var.
Şimdi bir de şunu belirtmek gerekir… Peşmerge güçlerinin kerkük’e gelmesi normaldir çünkü anayasal bir durum söz konusudur, bir güvenlik birimi olarak görünmektedir Peşmerge de. Bir de onun yanında Süleymaniye’den terörle mücadele eden gruplar da gelmişlerdir. O da normaldir çünkü onlar da bizim isteğimiz üzerine geliyor.
Tabi gönül isterdiki Türkmen güçleri daha organize olsun, silahı çok az olmasına rağmen kendi ev sokaklarını kendileri korusun.
'BİZ TERÖRİST DEĞİLİZ' GÖRÜNTÜSÜ VERME ÇABASI
Şimdi bu krizi istismar edip PKK terror örgütünü Sülymaniye’den gelip Kerkük’ü korumak bahanesiyle getirmek perde arkasınındaki bazı oyunları işaret ediyor. Acaba bunları getirip bir zaman kazanarak, halkın önünde ‘işte bakın biz size koruduk biz terrorist değiliz’ görüntüsü mü vermek isteniyor.
DAEŞ'İN ELİNDE KESİLEYİM AMA BENİ TERÖRE VERMEYİN!
Bakın açıkça söylüyorum ben DAEŞ’in elinde kesileyim ama beni kimse terror örgütüne teslim etmesin! Oynanan oyunlar çok, sıradan meseleler değil bunlar. Merkezi hükümetin bu duruma sessiz kalması da soru işaretidir. Ben şahsen Başbakan İbadi’ye Kerkük için önlem almalarını isteyen bir yazı gönderdim. Şimdiye kadar da bir önlem alınmadı. Bağdat’tan hiçbir güç Kerkük’e gelmedi; oradan bir gücün buraya gelmesi önemliydi.
EVLERE SAKLANDILAR
Yaptığımız uyarının hemen ardından 48 saat içerisinde 3 Türkmen ailesinin evine saldırılıyor burada… Bu olyın hemen ardından Vilayet Meclisi’nden acil toplantı taplep etmişiz, 10 gün oldu hala bu toplantı gerçekleşmedi. Bunların hepsi soru işareti.. Şimdi kontrol altına aldığı söyleniyor.. Hayır kontrol altına alınmadı bazı IŞİD’liler sivillerin evlerine saklanmış durumda ve her an bir tehlike yaratabilirler.
TÜRKMENLER HARİTADAN SİLİNİYOR!
Türkmen ilinin başkenti Kerkük'tür. Görünen Türkmen ilinin merkezinde bir oyun. Bu da Türkmen ilini bölmek. DAEŞ’in bir proje olduğu artık ortada. Oyun Türkmen bölgeleri üzerinde oynanıyor. Bu sadece Irak’ta değil Suriye’de de aynı olay oldu.
Telafer ile Telabyad’ın hiçbir farkı yok. Şehir merkezi Türkmendir, çevresi ise Sünni Arap… ne oluyor? DAEŞ getiriliyor oraya, sonrasında bunun bahanesiyle YPG geliyor, ben burayı kurtardım diyor. Türkmenler Türkiye’ye gidiyor, Sünni Araplar rakka’ya gidiyor; o coğrafya kime kalıyor. DAEŞ bir proje burada haritaları çiziyor, burada Türkmenleri haritan siliyor.