GÜNCEL
Bordo bereliler sızdı, vurdu, çıktı
Türkiye'nin kırmızı çizgilerini korumak üzere yaptığı Fırat Kalkan operasyonunun perde arkası da netleşmeye başladı.
Planlama haftalar sürdü; bordo bereliler harekattan iki gün önce Suriye'ye girdi.
Türkiye'nin sabrı sonunda taştı; uzun süredir kendisinin canını yakan DAEŞ ve YPG'ye karşı operasyonu başlattı, Suriye sınırından içeri adımını attı. Yürüyen kalelerle Cerablus'u terörden ve teröristlerden kurtardı. Şimdi ise tuzaklanan patlayıcılar temizleniyor. Bu hamlesiyle kendisine karşı kurulmakta olan çoklu oyunu bozdu.
Kara harekatının başlamasından kısa bir süre sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ekranlarını karşısına geçerek, "Artık bu işi çözmemiz gerekiyor.Sınır ihlallerine misliyle mukabelede bulunacak. Ülkemize yapılan saldırılar işi bir noktaya getirdi.
Birileri meydan okudular. Suriye Türkiye için şöyle olacak böyle olacak. Burada sesleniyorum: siz ne olacağınızı hesabını yapın. Türkiye'ye tehdit oluşturacak kim olursa olsun polisimizle, askerimizle, korucumuzla tam karşısındayız." mesajını en net şekilde verdi.
PLANLAMA HAFTALAR ALDI
Dün başlatılan Fırat Kalkan harekatı haftalarca süren bir planlamanın sonucunda gerçekleştirildi. Harekatın kilit noktalarında ise kamuoyunda Bordo Bereliler olarak bilinen Özel Kuvvetler Komutanlığı vardı.
BORDO BERELİLER SIZDI, İŞARETLEDİ, VURDU
Bir grup Bordo Bereli harekattan iki gün önce gizlice Suriye topraklarına sızdı, Cerablus bölgesindeki IŞİD mevzilerine dönük hedef tespit ve istihbarat çalışması yürüttü. Bordo Bereliler harekatın başladığı saatlerde de Suriye topraklarındaydı. Belirlenen hedeflerin koordinatları hem Türk topçusu hem de Hava Kuvvetlerine verildi. Vurulacak kritik DAEŞ hedefleri lazerle işaretlendi. Sınır hattındaki mayınlı alanların haritalamasını gerçekleştirdi.
Özel kuvvet timleri, kritik DAEŞ hedeflerine vur-kaç türü operasyonlar gerçekleştirdi. Bordo Bereliler ayrıca harekatın kara bölümüne katılan Özgür Suriye Ordusu güçlerini de koordine etti. Harekata Jandarma Özel Harekat(JÖH) birlikleriyle komando birlikleri de katıldı.
YÜRÜYEN KALELER CERABLUS YOLUNDA
Bu arada Fırat Kalkanı operasyonunun ikinci gününde Gaziantep'in Karkamış sınırında konuşlu 10 tank ve iş makinelerinin sınırı geçerek Suriye tarafına geçti. Cerablus ve çevresinde harekat devam ederken, Karkamış’ta konuşlu birliklerden bu sabah saat 09.30’da, 10 tank daha sınırı geçerek Suriye topraklarında ilerledi. Tanklarla birlikte iş makinelerinin de Cerablus yönüne hareket etti.
Cerablus operasyonu dün sabaha karşı saat 04.00'te DEAŞ hedeflerinin vurulmasıyla başladı.
F-16’lar havadan işaretlenen hedefleri vurdu; sabah saatlerinde de kara birlikleri harekete geçti. Suriye’ye ilk olarak 16 tank, 14 zırhlı araç ve 2000 civarında da ÖSO mensubu Cerablus’a geçti.
Bordo berelilerin geçiş yollarını tespit edip kritik noktalardaki bazı teröristleri etkisiz hale getirmesiyle Cerablus yolu güvenli hale getirildi. Operasyonun başında 15 Temmuz darbe kalkışmasının püskürtülmesinde önemli rol oynayan iki kahraman general var: 2. Ordu Komutanı Korgeneral İsmail Metin Temel ve Özel Kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı.
12 SAATTE CERABLUS BİTTİ
Türk Silahlı Kuvvetleri, yaklaşık 12 saate operasyonun ilk ayağını bitirdi ve beraberindeki OSÖ birlikleriyle Cerablus'a girdi. Öteden beri Türkiye'nin kırmızı çizgisi Fırat'ın batısını zorlayan PYD de Fırat'ın doğusuna geçeceğini duyurdu. ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDG) çatısı altında sözde DAEŞ'e karşı mücadele örtüsüyle hareket eden PYD cephesinden Salih Müslim'in karşı sözleri tehditten öteye gitmedi.
MORAL-MOTİVASYON
Bu operasyonla Türkiye deyim yerindeyse bir taşla beş kuş vurdu. Daha 15 Temmuz'da Türkiye ve Ordu tarihinin en sıkıntılı günlerini yaşamıştı. Böyle bir ortamda böylesi bir operasyon yaparak düşen motivasyon ve morali tekrar ayağa kaldırdığını dosta düşmana göstermiş oldu. FETÖ'cülerin ordudan ihracıyla TSK’nın gücünde bir azalma olmadığını aksine daha diri olduğunu gösterdi.
TERÖRİSTLERİ GERİ PÜSKÜRTTÜ
DAEŞ ve PKK/YPG karşı sınır güvenliğinin sağlanması için önemli bir adım atılmış oldu. Menbiç ve diğer bölgelerde sıkıştırılan yaklaşık 5 bin civarındaki DAEŞ militanları sınıra doğru yaklaşmaktaydı, sınıra yakın yerleşim birimlerinde büyük sıkıntı yaşanabilirdi. Türkiye, üzerine süpürülen teröristleri gerisin geriye süpürdü.
SINIRIMIZI KORUYORUZ
Gaziantep saldırısında 54 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi sonrası uluslararası düzlemden operasyona karşı tek tük gelen çıkışlara karşı kendi argümanlarıyla yanıt verdi: DAEŞ'le kim komşu olmak ister. Siz, 11 Eylül sonrası dünyanın öbür ucundaki Afganistan’ı vurdunuz, biz kendi coğrafyamızda, sınırımızı koruyoruz.
KIRMIZI ÇİZGİ: KÜRT KORİDORU
PYD’nin Menbiç’ten başlatıp sınırımızda bir Kürt koridoru açmayı amaçladığı belli. Bu benim kırmızı çizgim ve benim için bir ülke güvenliği meselesi. Buna asla izin verilemez. Türkiye çerçeve itibariyle Cerablus operasyonu yapıyor gibi gözükse amaçlardan birisi de PYD unsurlarını Fırat’ın doğusuna göndermek. Cerablus ele geçirilerek PYD’nin, Kobani ile Afrin’i birleştirip, sınırda bir Kürt koridoru oluşturmasına izin verilmeyeceği mesajı net olarak verildi. Zaten bu en yetkili ağızdan 'Hedef sadece DAEŞ değil aynı zamanda PYD' denilerek ifade edildi.
YENİ BİR MÜLTECİ AKININA KARŞI
Sınırdan teknik olarak 40 kilometre, stratejik olarak ise ne kadar olacağına sonradan karar verilebilecek bir derinlikte, olası bir mülteci akınına karşı tampon bölge ya da güvenli bölge oluşturmak için fırsat yakalanmış olması. Türkiye'nin öteden beri dillendirdiği güvenli bölge ile Suriyelilerin kendi vatanlarında kalma ve yaşama imkanı sağlanabilecek.
Fırat Kalkanı operasyonu yapılmadan hemen önce Suriye'de durum şu şekildeydi: