GÜNCEL
ABD'nin 'Kudüs' kararına tepkiler sürüyor
ABD Başkanı Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması kararı, yurt genelinde protesto edilmeye devam ediyor.
Memur-Sen, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımasını ABD'nin Ankara Büyükelçiliği önüne çelenk bırakarak protesto etti.
Büyükelçilik önünde bir araya gelen Memur-Sen üyeleri, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararına tepki gösterdi. "Kudüs ümmetin kalbidir" ve "Kudüs halkı yalnız değildir" yazılı dövizler taşıyan grup üyeleri, ABD aleyhinde çeşitli sloganlar attı.
Memur-Sen Ankara İl Başkanı Mustafa Kır, burada yaptığı açıklamada, Kudüs'ün sadece Yahudilerin değil İslam ve Hristiyanlığın da merkezi olarak kabul edilen mukaddes bir yer olduğunu belirterek "ABD Başkanı Donald Trump 1995 yılında ABD Senatosu tarafından alınan bir karara dayanarak dün akşam ABD büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınacağını, Kudüs'ü de İsrail'in başkenti olarak açıklaması ile yeni işgallerin, yeni çatışmaların fitilini ateşlemiştir." dedi.
Kudüs'ün tüm insanlığın ortak mirası olduğunu ifade eden Kır, Kudüs'ün Müslümanların egemen olduğu dönemlerde Yahudiler, Hıristiyanlar ve diğer inanç sahipleri için de huzur ve güven adası olduğunu vurguladı.
Hatay
Hatay'da Ulus Meydanı'nda toplanan grup, Kur'an-ı Kerim okuyup dua ettikten sonra ellerindeki döviz ve Türk bayraklarıyla slogan atarak ABD'nin aldığı kararı protesto etti.
Memur-Sen Hatay İl Temsilcisi Hasan Urhan, yaptığı basın açıklamasında, Kudüs'ün insanlığın ortak mirası olduğunu belirtti.
Urhan, ABD'nin Kudüs ile ilgili kararının insanlık için manevi ve tarihi kıymete sahip, bu yönüyle de dünyanın barış adası olmuş Kudüs'ü savaş gerekçesine dönüştürme amacı taşıdığını belirtti.
Memur-Sen Hatay İl Temsilciliğinin protestosuna çeşitli sivil toplum örgütü üyeleriyle vatandaşlar da destek verdi.
Osmaniye
Osmaniye'de Memur-Sen Osmaniye İl Temsilciliği üyeleri, dernek binası önünde bir araya geldi. Ellerinde Filistin bayrakları ve ABD'nin aldığı kararı protesto eden dövizler taşıyan grup, ABD ve İsrail aleyhine sloganlar attı.
Kudüs'ün savaşın değil barışın şehri olduğunu belirten Memur Sen Osmaniye İl Temsilcisi Mahmut Kahraman, insanlık tarihinin en kanlı dönemlerinin yaşandığını, eli kanlı güçlerin şiddeti daha da derinleştirerek, Kudüs üzerinden yeni bir hamle yapmaya hazırlandığını dile getirdi.
Mersin
Mersin'de de Özgür Çocuk Parkı'nda toplanan Memur-Sen Mersin İl Temsilciliği üyeleri, ellerindeki döviz ve bayraklarla slogan atıp ABD'nin aldığı kararı protesto etti.
Memur-Sen Mersin İl Temsilcisi Abdullah Çelik, burada grup adına yaptığı açıklamada, insanlık tarihinin en kanlı ve en şiddetli dönemlerinin yaşandığı bir zaman diliminde olunduğunu söyledi.
Grup bir süre slogan attıktan sonra dağıldı.
Diyarbakır
Memur-Sen Diyarbakır İl Başkanı Yunus Memiş, şube binasında düzenlenen basın toplantısında, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma planına tepki göstererek, İslam coğrafyasında günü kurtarma politikaları peşinde koşan devlet yöneticilerinin ikircikli tutumlarına karşı çıkarak, inancın ve tarihin verdiği güçle barışın sesini yükseltebileceklerini söyledi.
Şiddetten boğulmuş, krizlerle boğuşan bütün insanlığın doğru ve adil bir söz beklediğini kaydeden Memiş, "Anadolu bu sözü söylemeye hazırdır. Ümmetin gönlü bu hakikate açıktır. Bu konudaki inancımız ve kararlığımız tamdır." dedi.
Siirt
Siirt'te de Memur-Sen İl Temsilci Vekili Vesim Eviz, Eğitim Bir-Sen Siirt Şube Başkanlığında düzenlenen basın toplantısında, insanlık tarihinin en kanlı ve en şedit dönemlerinin yaşandığı bir zaman diliminde olunduğunu söyledi.
Şiddeti daha da derinleştirerek kanlı iktidarlarını sürdürmek isteyen bir zihniyetin Kudüs üzerinden yeni bir hamle yapmaya hazırlandığına dikkati çeken Eviz, "Kudüs'ü işgal eden İsrail'e destek veren ABD ve bütün bunlara sessiz kalanlar ile birlikte insanlığa dönük bu ihtarın nedeni de hedefi de bellidir. Kudüs insanlığın ortak mirası, özgürlük Kudüs'ün hakkı iradesini yansıtmak için buradayız." ifadelerini kullandı.
Mardin
Mardin'de Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Eyyüp Değer, şube binasında düzenlenen basın toplantısında, şiddeti daha da derinleştirerek kanlı iktidarlarını sürdürmek isteyen bir zihniyetin Kudüs üzerinden yeni bir hamle yapmaya hazırlandığını söyledi.
Kudüs'ü işgal eden İsrail'e destek veren ABD ve bütün bunlara sessiz kalanların hedefinin belli olduğunu kaydeden Değer, Kudüs'ün insanlığın ortak mirası olması gerçeğine ihanet ettirmeyeceklerini vurguladı.
Kayseri
Kayseri'de Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan Memur-Sen İl Temsilciği üyeleri ve vatandaşlar ellerindeki pankartlar eşliğinde "Siyonist İsrail hesap verecek" sloganları attı.
Şube Başkanı Aydın Kalkan, İslam coğrafyasında yaşanan durumu kabul etmeyeceklerini ve Kudüs'ün özgürlüğü için sonuna kadar çaba göstereceklerini söyledi.
İsrail'in Kudüs'ü başkent yapma gibi bir hataya düşmemesi gerektiğini vurgulayan Kalkan, "ABD ve İsrail'in ortak yapımı bu kirli strateji, daha büyük sorunları beraberinde getirecektir." dedi.
Grup, duanın ardından dağıldı.
Kırıkkale
Kırıkkale'de, Nur Camisi ve Külliyesi önünde toplanan Memur-Sen ve diğer sivil toplum kuruluşu üyeleri, Kudüs'ün lehine, İsrail ve ABD'nin aleyhinde slogan attı.
Memur-Sen İl Temsilcisi Yaver Yalçın, grup adına yaptığı açıklamada, Kudüs'ün insanlığın ortak mirası olduğunu, özgürlüğün bu kentin hakkı olduğunu dile getirdi.
Yozgat
Yozgat'ta Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan Sivil İnisiyatif Platformu üyeleri, sivil toplum kuruluş temsilcileri ve vatandaşlar adına açıklamayı yapan Eğitim Bir-Sen Yozgat Şube Başkanı Kenan Şerefli, Kudüs'ün sonsuza kadar Filistin'in başkenti olduğunu vurguladı.
Açıklama sırasında vatandaşlar sık sık tekbir getirip, "Kudüs bizimdir bizim kalacak", "Katil İsrail, Filistin'den defol" sloganları attı.
Sivas
Cumhuriyet Üniversitesi yerleşkesi içerisindeki Merkezi Kafeterya önünde toplanan Anadolu Gençlik Derneği (AGD) üyesi bir grup öğrenci, "Siyonist İsrail hesap verecek" ve "Siyonist İsrail Filistin'den defol" sloganları attı.
Grup adına açıklama yapan Serdar Delice, ABD ve İsrail'in ortaklığının ve işgal planlarının devam ettiğine işaret etti.
Konuşmanın ardından bir süre daha slogan atan ve tekbir getiren grup dağıldı.
Niğde
Niğde'de, Ömer Halisdemir Meydanı'nda toplanan Memur-Sen İl Temsilciği üyeleri ve vatandaşlar, "Kudüs ümmetin kalbidir", "Özgür Kudüs için ayaktayız" yazılı döviz ve pankart ile İsrail ve ABD'yi protesto etti.
Eğitim-Bir-Sen İl Temsilcisi Hasan Orhan, yaptığı açıklamada, "ABD'nin bu hamlesi, insanlık için manevi ve tarihi kıymete sahip bu yönüyle dünyanın barış adası olmuş Kudüs'ü savaş gerekçesine dönüştürmek amacı taşımaktadır. Bu yolla diplomatik ve ekonomik zeminde devam eden örtülü üçüncü dünya savaşının ateşli bölümünün İslam dünyası üzerinden gerçekleştirilmesi istenmektedir." şeklinde konuştu.
Bursa
Bursa'da, Orhangazi Parkı'nda toplanan Memur-Sen üyeleri ile vatandaşlar, ellerinde taşıdıkları dövizler ve sloganlarla ABD'nin kararına tepki gösterdi.
Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi Numan Şeker, grup adına yaptığı açıklamada, Amerika'nın Kudüs üzerinden yeni bir hamle yapmaya hazırlandığını söyledi.
Şeker, vicdan sahipleri olarak ihtarda bulunmak amacıyla bu açıklamayı yaptıklarını vurgulayarak, "Kudüs insanlığın ortak mirası. Özgürlük Kudüs'ün hakkı iradesini yansıtmak için buradayız." diye konuştu.
Eskişehir
Eskişehir'de de Çarşı Camisi önünde toplanan grup adına açıklama yapan Anadolu Gençlik Derneği Eskişehir Şube Başkanı Muhammed Mücahit Demiralp, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ün İsrail'in başkenti olarak tanıması kararına tepkilerini dile getirdi.
Demiralp, ABD ve İsrail'in kanlı ortaklığının ve işgal planlarının devam ettiğini söyledi.
Basın açıklamasına sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin yanı sıra vatandaşlar katıldı.
Kütahya
Kütahya'da, Memur-Sen'e bağlı sendikalar, ABD'nin kararına tepki göstermek amacıyla ortak basın açıklaması yaptı.
Eğitim-Bir-Sen Kütahya Şube Başkanı Fatih Köse, sendika binasında gazetecilere yaptığı açıklamada, Kudüs'ün savaşın değil, barışın şehri olduğunu söyledi.
Bilecik
Bilecik'te de Memur-Sen Eğitim-Bir-Sen İl Temsilcisi Ahmet Selöz, sendika binasında basın açıklaması yaptı.
Memur-Sen'e bağlı sendika başkanları ve üyelerinin de katıldığı toplantıda, Kudüs üzerinden yeni bir hamle yapılmak istendiğini dile getiren Selöz, Trump'ın ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma ve ABD Büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınması yönündeki kararına tepki gösterdi.
İzmir
İzmir'de, Memur-Sen üyesi bir grup, ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıma kararını protesto etti.
Konak Cami önünde toplanan Memur-Sen ve bazı sivil toplum kuruluşu üyelerinden oluşan grup, ellerinde Türk ve Filistin bayraklarıyla "İsrail Filistin'den defol", "İnsanlık uyuma Kudüs'e sahip çık", "Direnişe devam Kudüs'e selam" sloganları attı.
Grup adına açıklama yapan Memur-Sen İzmir Temsilcisi Ali Musa Bina, insanlığın ortak mirası olarak özgür Kudüs'ün haklı iradesini yansıtmak için toplandıklarını belirtti.
Bina, ABD'nin bu hamlesinin, dünyanın barış adası olmuş Kudüs'ü savaş gerekçesine dönüştürme amacı taşıdığına dikkati çekti.
Grup, açıklamanın ardından olaysız dağıldı.
Aydın
Aydın'da bazı sivil toplum kuruluşu üyeleri, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma planına tepki gösterdi.
İstasyon Meydanı'nda toplanan grup, slogan atıp "Kudüs ümmetin kalbidir", "Katil ABD Ortadoğu'dan defol" yazılı döviz ve pankart taşıdı.
Basın açıklamasının ardından bir süre slogan atan grup, daha sonra dağıldı.
Konya
Konya'da Memur-Sen İl Temsilciliği öncülüğünde Kayalıpark'ta toplanan grup, ABD ve İsrail aleyhine slogan attı.
Sık sık tekbirler getiren gruptakiler, "Kudüs'e selam direnişe devam", "Kudüs ümmetin kalbidir", "Direniş kazanacak" pankartı açtı.
Çeşitli sivil toplum örgütlerinin destek verdiği gösteride grup adına açıklama yapan Memur-Sen İl Temsilcisi Nazif Karlıer, Mescid-i Aksa'nın bulunduğu Kudüs'ün, Müslümanların ilk kıblesi ve onuru olduğunu söyledi.
Karlıer, yarın Kapu Cami'nde cuma namazı sonrası yapılacak ortak basın açıklamasına tüm üyelerinin ve Konyalıların davetli olduğunu sözlerine ekledi.
Afyonkarahisar
Afyonkarahisar'da İmaret Camisi önünde toplanan Memur-Sen il temsilciliği üyeleri, ABD'nin Kudüs'ü 'İsrail'in başkenti olarak tanıma' kararını protesto etti.
Grup adına açıklama yapan Memur-Sen İl Temsilcisi Abdülkadir Hız, insanlık tarihinin en kanlı, en şedit dönemlerinin yaşandığını söyledi.
Karaman
Karaman'da da Eğitimciler Birliği Sendikası öncülüğünde 15 Temmuz Aktekke Demokrasi Meydanı'nda bir araya gelen çok sayıda kişi, ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıması kararını protesto etti.
Grup adına açıklama yapan Eğitim-Bir-Sen Karaman Şube Başkanı Yunus Özdemir, ABD'nin Kudüs'ü 'İsrail'in başkenti olarak tanıma' ve 'Amerikan Büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınmasına' yönelik kararını kınadı.
Giresun
Giresun Atatürk Meydanı'nda, Memur-Sen İl Temsilciliği tarafından düzenlenen protestoya, AK Parti İl Başkanı Aytekin Şenlikoğlu ve bazı sivil toplum örgütleri destek verdi.
Basın açıklamasını okuyan Memur-Sen İl Temsilcisi Sami Şimşek, Kudüs'ün İsrail'in başkenti olarak ilanı kararını şiddet ve nefretle kınadıklarını söyledi.
Ordu
Altınordu ilçesi Aziziye Camisi önünde toplanan sivil toplum kuruluşları, ellerindeki dövizler ile kararı protesto etti.
Memur-Sen İl Temsilcisi İsmail Çelenk, grup adına yaptığı açıklamada, 81 ilde ayakta olduklarına dikkati çekerek, İslam alemini de ayağa kalkmaya davet etti.
Gümüşhane
Gümüşhane Zafer Meydanı'nda toplanan ve birçok sivil toplum kuruluşunun destek verdiği Gümüşhane Sivil İrade Platformunca düzenlenen protestoda katılımcılar, "Direnişe devam Filistin'e selam", "Kudüs ümmetin kalbidir" yazılı dövizler taşıyarak ABD ve İsrail aleyhine slogan attı.
Mescid-i Aksa'yı konu alan şiirlerin okunduğu protestoda grup adına basın açıklaması yapan Memur-Sen İl Temsilcisi Musa Uncu, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak ilan kararını tanımadıklarını ve şiddetle kınadıklarını söyledi.
Filistin'i asla yalnız bırakmayacaklarını vurgulayan Uncu, "Kalbimiz Filistinli kardeşlerimizle Mescid-i Aksa'da atmaktadır. Ümmeti, kutsal değerimiz olan Kudüs'e sahip çıkmaya çağırıyorum." ifadesini kullandı.
Bayburt
Memur Sen İl Başkanı Fikret Özbey, sendikanın Gençosman Mahallesi Muteber Sokak'taki binası önünde yaptığı basın açıklamasında, ABD Başkanı Trump'ın bu hamlesinin insanlık için manevi ve tarihi kıymete sahip, bu yönüyle de dünya barışı adası olmuş Kudüs'ü savaş gerekçesine dönüştürme amacı taşıdığını söyledi.
Özbey, ABD başkanının bu yolla diplomatik ve ekonomik zeminde devam eden örtülü üçüncü dünya savaşının ateşli bölümünü İslam coğrafyası üzerinden gerçekleştirmek istediğini ifade ederek, "Oysa Kudüs, bütün inançlar için ortak tarih, ortak coğrafya, ortak kültür ve hepsinden öte ortak kader ve birlikte yaşamak demektir. Kudüs'ün bu vasıflarının yok edilmesine izin vermeyiz. Kudüs’ün insanlığın ortak mirası olması gerektiğine ihanet ettirmeyiz." dedi.
Trabzon
Trabzon'da da 15 Temmuz Şehitler ve Hürriyet Parkı Atatürk Alanı'nda bir araya gelen bir grup vatandaş, ellerindeki Türk bayrakları ve dövizler ile kararı protesto etti.
Eğitim Bir-Sen Trabzon Şube Başkanı Mehmet Kara, grup adına yaptığı açıklamada, Kudüs'ün insanlığın ortak mirası olduğunu dile getirdi.
Samsun
Samsun'da, Memur-Sen'e bağlı sendikaların öncülüğünde Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelen grup, "Özgür Kudüs için ayaktayız" yazılı pankart taşıdı, sloganlar atarak, Amerika ve İsrail'e tepki gösterdi.
Grup adına basın açıklaması yapan Memur-Sen Samsun Şube Başkanı Nejdet Güneysu, Kudüs'ün savaşın değil, barışın şehri olduğunu vurguladı.
Sinop
Sinop'ta çeşitli sivil toplum kuruluşlarınca, ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıma kararı protesto edildi.
Öğle namazının ardından Alaaddin Cami avlusunda bir araya gelen grup, ellerinde Filistin bayrakları ve dövizler taşıyarak ABD Başkanı Donald Trump'a tepki gösterdi.
Burada grup adına basın açıklaması yapan Anadolu Gençlik Derneği Sinop Temsilcisi Fatih Özen, İslam coğrafyasının her geçen gün küresel sömürü düzeninin kıskacında kan gölüne çevrildiğini söyledi.
Grup, basın açıklamasının ardından dua ederek dağıldı.
Kastamonu
Kastamonu'da, Memur-Sen'e bağlı sendikalar, AK Parti Merkez İlçe Başkanlığı, AK Parti Gençlik Kolları ve diğer bazı sivil toplum kuruluşu üyelerinden oluşan grup, Nasrullah Meydanı'nda bir araya geldi.
Memur-Sen Kastamonu Şube Başkanı Mehmet Öz, grup adına yaptığı yaptığı basın açıklamasında, insanlık tarihinin en kanlı dönemlerinin yaşandığı bir zamanda olunduğunu söyledi.
Bu karara karşı hep birlikte mücadele edeceklerini vurgulayan Öz, "Kudüs'ün siyonizmin başkenti yapılmasını engellemek için harekete geçmek ve birlikte ses vermek için burada toplandık." ifadelerini kullandı.
Dua okunmasının ardından grup dağıldı.
Tokat
ABD Başkanı Donald Trump'ın, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma ve Tel Aviv'deki büyükelçiliklerini Kudüs'e taşıma kararı Tokat'ta protesto edildi.
Kentteki birçok sivil toplum kuruluşu üyesi ile çok sayıda vatandaş, Cumhuriyet Meydanı'nda ellerinde Türk bayrağı, Filistin bayrağı ve pankartlarla toplandı. Grup Amerika ve İsrail aleyhinde sloganlar attı.
Duanın sonunda gruptan bazı kişiler Amerika ve İsrail bayraklarını yaktı.
Çorum
Memur-Sen Çorum Şube Başkanı Ahmet Saatçi, konfederasyona bağlı sendikaların yöneticileriyle dernek merkezinde düzenlediği basın açıklamasında, ABD Başkanı Donald Trump'ın, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma ve Tel Aviv'deki büyükelçiliklerini Kudüs'e taşıma kararına tepki gösterdi.
Saatçi, "Kudüs bizim nazarımızda bir mihenktir. Her bir karışı ilahi vahyi insanlığa bildiren peygamberlerin izlerini taşıması hasebiyle Kudüs, insan olma şuuru, selamete erme bilinci ve sulhun mihengidir." ifadelerini kullandı.
Çankırı
Çankırı Karatekin Üniversitesi Senatosu, ABD Başkanı Donald Trump'ın, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma ve Tel Aviv'deki büyükelçiliklerini Kudüs'e taşıma kararına tepki gösterdi.
Rektör Prof. Dr. Hasan Ayrancı, yaptığı açıklamada, Amerika Birleşik Devletleri yönetiminin, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıdığı ve İsrail'deki büyükelçiliğini Kudüs'e taşıyacağına ilişkin açıklamayı, büyük endişeyle karşıladıklarını, açık ve net bir kararlılıkla kınadıklarını söyledi.
Amasya
MHP Amasya İl Başkanı Kadir Kutay Samsun, parti binasında, partililerin katılımıyla düzenlediği basın açıklamasında, ABD Başkanı Donald Trump'ın, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma ve Tel Aviv'deki büyükelçiliklerini Kudüs'e taşıma kararına tepki gösterdi.
Samsun, ABD yönetiminin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıdığı ve İsrail'deki büyükelçiliğini Kudüs'e taşıyacağı yönünde yaptığı açıklamayı kınadıklarını söyledi.
STK'lardan açıklama
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) İzmir Şube Başkanı Şerafettin Gücü, yaptığı yazılı açıklamada ABD Başkanı Donald Trump'un Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımasını şiddetle kınadıklarını belirtti.
Gücü, açıklamasında, ABD Başkanı Trump'ın Kudüs ile ilgili tarihi gerçekler ortadayken aldığı kararla dünya barışını ateşe attığını ileri sürerek, "Bu kararın ne bölge barışına ve ne de huzura bir katkısı vardır. Bu apaçık bir provokasyondur. Trump İslam dünyasının unutmayacağı kara bir isim olmuştur. Bugün islam coğrafyası ve dünya barışına hizmet edenlerin akıllarını başına alıp kenetlenme günüdür. Kararı şiddetle kınıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
MÜSİAD: İnsanlık meselesidir
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İzmir Başkanı Ümit Ülkü de ABD'nin Kudüs ile ilgili kararının kabul edilemeyeceğini vurguladı.
Ülkü, yaptığı açıklamada, "Uluslararası hukukun dahi hiçe sayıldığı Filistin meselesinde tarafını ortaya koyan ABD, tarihi boyunca İsrail'in emellerinden biri olan bu hamleyi geri çekmelidir. Filistin, yalnızca Müslümanları ilgilendiren bir konu değil, insanlık tarihine kara leke olarak yerleşen bir zulümdür. Biz Müslümanlar olarak var gücümüzle bu zulmün karşısında durduk ve duracağız. Müslümanların kanayan yarası olan Kudüs'ün işgaline tüm dünyanın tepki vermesi gerektiğini savunuyoruz. Bu bir insanlık meselesidir." ifadelerini kullandı.
Öte yandan, protestolar diğer kentlerde de devam etti.
ABD'nin Kudüs kararına dünyadan tepkiler
Moskova endişeli
Rusya, ABD Başkanı Donald Trump'ın Tel Aviv'deki büyükelçiliklerini Kudüs'e taşıma kararını endişe verici bulduğunu açıkladı.
Rus haber ajansı RİA Novosti’nin Rusya Dışişleri Bakanlığından ismi açıklanmayan kaynağa dayandırdığı haberde, ABD tarafından tek taraflı verilen kararın İsrail ile Filistin arasındaki görüşmelere olumlu yönde etki edemeyeceğine dikkat çekildi.
Haberde, “Rusya'nın, Batı Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıdığı, Doğu Kudüs'ün ise gelecekte Filistin devletinin başkenti olması gerektiğine yönelik görüşü değişmemiştir. Bu görüş, Filistin ve İsrail arasındaki müzakerelere en adil yaklaşımdır.” ifadelerine yer verildi.
"Barış için tehdit"
İngiliz İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararının barış için tehdit teşkil ettiğini bildirdi.
Ana muhalefet partisi lideri Corbyn, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs kararına Twitter hesabından yayımladığı mesajla tepki gösterdi.
"Trump'ın Kudüs'ü işgal altındaki Filistin toprağı dahil olmak üzere, İsrail'in başkenti olarak tanıması barış için sonuçları düşünülmemiş bir tehdittir." ifadesini kullanan Corbyn, "İngiliz hükümeti bu tehlikeli eylemi kınamalı ve ihtilafın adil ve yaşayabilir çözüme kavuşturulması için çalışmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Bulgaristan'dan uyarı
Bulgaristan Dışişleri Bakanlığı da yayımladığı açıklamada, “İsrail-Filistin görüşmeleri yapılmadan Kudüs’ün statüsünde her türlü değişiklik, Ortadoğu barış sürecini olumsuz etkileyebilir.” uyarısını yaptı.
Açıklamada, “Semavi üç dinin kutsal şehri olan Kudüs’ün statüsü, ancak İsrail-Filistin barış görüşmelerin yapılmasının ardından Filistin topraklarının nihai statüsü ile ilgili barış görüşmelerinin sonucunda anlaşmaya bağlanmalıdır. İsrail-Filistin görüşmeleri yapılmadan Kudüs’ün statüsünde her türlü değişiklik Ortadoğu barış sürecini olumsuz etkileyebilir.” ifadeleri kullanıldı.
Bakanlık, Avrupa Birliği (AB) üyesi olarak Bulgaristan’ın iki devlet temelinde yapılacak barış görüşmelerinin devamı için çaba göstereceğine de işaret etti.
"Bölgedeki barışı zorlaştıracak"
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararına tepki göstererek, "Bu bizi daha ileriye götürmeyecek. Bunun bazı şeyleri zorlaştıracağından şüphem yok." dedi.
Radyo Yeni Zelanda’nın haberine göre gazetecilere açıklamalarda bulunan Başbakan Ardern, ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıdığını açıklamasının, bölgedeki barışı zorlaştıracağını söyledi.
Ülkesinin ABD’nin aldığı büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıma kararını takip etmeyeceklerini belirten Ardern, "Bu bizi daha ileriye götürmeyecek. Bunun bazı şeyleri zorlaştıracağından şüphem yok." diye konuştu.
Kudüs'ün statüsünün, İsrail ile Filistin arasındaki ihtilafı çözmek için daha geniş kapsamlı çabaların bir parçası olması gerektiğini dile getiren Ardern, "Her zaman iki devletli bir çözümü destekledik. Kudüs ve dini mekanlardaki sorunlar, iki devletli çözümün süreci bağlamında çözülmelidir." ifadelerini kullandı.
Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı da Filistin sorununun, Doğu Kudüs'ün Filistin'in başkenti olacak şekilde çözülmesini desteklediklerini duyurdu. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, "Azerbaycan, İsrail-Filistin çatışmasının barış yoluyla çözülmesini destekliyor. Sorunun Doğu Kudüs'ün Filistin'in başkenti olacak şekilde çözülmesinden yanayız. Tüm taraflara, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin konuyla ilgili kararlarına uyma çağrısında bulunuyoruz." ifadeleri yer aldı.
ABD, BM kararlarını ihlal ediyor
ABD'nin Kudüs kararı, Hollanda, Avustralya ve Güney Afrika'daki sivil toplumun çeşitli kesimlerince de büyük tepkiyle karşılandı.
Güney Afrika Müslüman Hukuk Konseyinden (MJC) yapılan açıklamada, ABD'nin Kudüs kararı ile uluslararası hukuku ve Birleşmiş Milletler (BM) kararlarını ihlal ettiği belirtildi.
Açıklamada, ABD'nin bu karar ile İsrail'in Kudüs’ü işgal suçuna ortak olduğu ve Kudüs'ün semavi dinlerin kutsal mekanı olması sebebiyle kararın Ortadoğu’da din kökenli anlaşmazlıklara yol açacağı vurgulandı.
Güney Afrika’nın efsanevi lideri Nelson Mandela'nın torunu Mandla Mandela ise Filistin'deki zulmü "apartheid" (Güney Afrika'daki ırkçı ayrımcılık sistemi) uygulamasına benzeterek, "Filistin'de yaşananlar 'apartheid'in en kötü hali ve ABD bu zulme günlük 10 milyon dolarla destek oluyor." değerlendirmesinde bulundu.
AA muhabirine konuşan Güney Afrika Mısırlılar Derneği Basın Sözcüsü Adil Abdullah, "Müslümanlar olarak bugüne kadar gerekli tepkiyi veremediğimizden dolayı olaylar bu noktaya geldi." dedi.
Kararın bölgedeki anlaşmazlıklara yeni boyut kazandıracağı değerlendirmesinde bulunan Abdullah, "ABD Arap Baharı ile bölgede istediği değişiklikleri yaptıktan sonra bu kararı aldı. Maalesef Arap liderleri de bu karara gereken tepkiyi vermiyorlar. Müslümanlar olarak bir olup bu karara karşı durmalıyız." diye konuştu.
"Trump Filistinlilerin haklarını hiçe saydı"
Avustralya’nın en yüksek iki İslami çatı kuruluşu Avustralya Ulusal İmamlar Konseyi (ANIC) ve Avustralya İslam Konseyi Federasyonu (AFIC), yaptıkları yazılı açıklamalarla ABD Başkanı Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasına tepki göstererek kararı şiddetle kınadıklarını duyurdu.
Açıklamada görüşlerine yer verilen AFIC Başkanı Dr. Rateb Jneid, Trump’ın Kudüs kararının "kışkırtıcı ve tehlikeli" olduğunu belirterek, "Trump bir gecede yaptığı açıklamayla BM'yi, uluslararası toplumu ve en önemlisi tek ümidi bağımsızlık ve barış olan Filistinlilerin haklarını hiçe saydı." ifadelerini kullandı.
Uluslararası toplumun İsrail ve Filistin arasındaki barışın sağlanmasında temel unsurun Kudüs olduğunu iyi bildiğini vurgulayan Jneid, "Amerikan Başkanı'nın Filistin halkına gönderdiği mesaj, onları önemsemediği ve barış süreci içerisine Filistinlileri çok dahil etmeyeceği anlamına geliyor." değerlendirmesine yer verdi.
"Kudüs kararı İsrail'in baskı politikasına destektir"
Hollanda'daki "Bir Başka Yahudi Sesi" adlı derneğin (EAJG) Başkanı Jaap Hamburger de AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD'nin Kudüs'ün kararıyla Filistin halkına zarar verecek tutum takınmasının sindirilmesinin zor olduğuna dikkati çekerek, "Gelecekteki Filistin devleti için Doğu Kudüs dışında başka bir başkent kabul edilemez. Kudüs'ün tamamı İsrail'in başkenti olursa o zaman gelecekteki Filistin devletinin başkenti olmaz ve bununla birlikte Filistin devleti de olmaz. Onun için eğer ABD Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanırsa iki devletli çözüm planını mezara gömer." ifadelerini kullandı.
İsrail'in çifte standart uygulayarak kendisi için istediği ayrı devlet olma hakkını Filistinliler için istemediğini dile getiren Hamburger, "Kudüs'ün İsrail'in başkenti olarak tanınması Filistinlilerin irade özgürlüğünün ve haklarının kısıtlanmasına ve İsrail'in toprak ihlaline ve baskı politikasına destektir. Bu destek sürekli devam eden Filistin-İsrail meselesindeki umutsuzluğa güçlü bir katkıdır." diye konuştu.
Hollanda'da, haham olarak görev yapan Lody van de Kamp da ABD'nin hiçbir şekilde barış için katkısı olacağına dair belirtmediği bu isteğinin, zaten Arap ülkeleri, Filistinliler ve İsrail arasındaki kırılgan ilişki için büyük riskler getirebileceğini söyledi.
Van de Kamp, "Bu tür riskler geçmişte de sadece huzursuzluğa, şiddete ve daha kötü şeylere sebep olmuştur. ABD Başkanı Donald Trump, Kudüs'ün İsrail'in başkenti olarak açıklanmasının sebebiyet vereceği her türlü şiddet ve kurbanlardan sorumludur." dedi.
Kaos ortamının oluşmaması için dua eden van de Kamp, "Umarım ki dünya genelindeki Yahudi halkı bu karara topluca sevinmek yerine akıllıca davranarak bu tür siyasi adımların barışa zarar verebileceği bilincinde olur. Aynı şekilde, Arap ülkeleri ve dünya genelindeki Filistin halkı da sağduyulu olarak gerçekten barış için çaba veren insanların ideallerini ileri götürebilmesi için fırsat tanırlar." değerlendirmesinde bulundu.
Müslümanlara karşı işlenmiş bir suç
Moritanyalı siyasetçi ve aktivistler, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanımasını "uluslararası normları ihlal etme ve Müslümanlara karşı bir suç" olarak yorumladı.
AA muhabirine konuşan Moritanyalı siyasetçi ve aktivistler, Trump'ın Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıma ve Tel Aviv'deki ABD Büyükelçiliğinin kente taşınmasına ilişkin tepkilerini dile getirdi.
Değişim için Birlik Partisi Genel Başkanı Salih Hanan, Trump'ın söz konusu kararla Müslümanlara karşı suç işlediğini ve uluslararası hukuk ile normları ihlal ettiğini dile getirerek, "Arap ve Müslüman halkları, yüksek sesle ABD Başkanı Trump'a Kudüs'ün Filistin'in başkenti olduğunu duyurmaya davet ediyorum." dedi.
Müslümanlar kapsamlı bir intifada başlatmalı
Müslümanların Kudüs için kapsamlı bir intifada başlatmaları gerektiği vurgusu yapan Hanan, "Filistin özgürlüğüne kavuşacak ve Kudüs de onun başkenti olacaktır. Bizler de Siyonistlere, bu kararın size hiçbir faydası olamayacak dolayısıyla Filistin topraklarından uzaklaşın diyoruz." ifadelerini kullandı.
ABD'nin Novakşot Büyükelçiliği önündeki gösteriye katılan siyaset uzmanı Yahya el-Misvemi de Moritanya halkının, ABD'nin Kudüs'le ilgili kararına yönelik tepkisine dikkati çekerek, "Trump ne yaparsa yapsın Kudüs'ün Filistin'in başkenti olduğu gerçeğini değiştiremez." dedi.
Erdoğan'ın ABD kararına tepkisi takdiri hak ediyor
Kudüs'e destek için bütün Müslüman halkların intifadaya çıkması gerektiğini söyleyen Misvemi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD kararına karşı tepkisini takdir ettiklerini kaydetti.
Misvemi, Müslüman ülkelerin Kudüs'le ilgili karara sert tepki göstermesi hatta ABD ve İsrail'le iş birliğine son vermeleri çağrısında bulunarak, "Buradan yani ABD'nin Novakşot Büyükelçiliğinin önünden sesleniyorum, bu elçiliğin artık burada olmaması gerekiyor. Bugünden itibaren ABD'nin elçiliğini ülkemizde Novakşot'ta istemiyoruz." şeklinde konuştu.
Siyasi partilerden gösteri çağrısı
Bu arada Moritanyalı siyasi partiler, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararını kınama yönünde açıklamalar yayınlayarak, söz konusu kararı protesto etmek üzere ülken genelinde gösteri ve yürüyüş düzenlenmesi çağrısı yaptı.
Kudüs'teki yarım asırlık işgal yeni bir boyuta taşındı
Doğu Kudüs'ü 5 Haziran 1967'de işgal eden İsrail, 1980'de tek taraflı olarak kentin doğusunu ve batısını "birleşik başkenti" ilan etmişti.
BMGK, 1980'de kabul ettiği 478 sayılı kararla İsrail'in ilhak ve başkent ilanını geçersiz saymıştı.
BMGK kararı çerçevesinde, ABD dahil uluslararası toplum Doğu Kudüs'ün işgal altında olduğunu kabul ediyor. İsrail yönetimini tanıyan tüm ülkelerin büyükelçilikleri Tel Aviv'de bulunuyor. Hiçbir ülke, Kudüs'ü ya da doğu ve batı bölümlerini başkent olarak kabul etmiyor.
ABD, Trump'ın hamlesiyle Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıyan ilk ülke oldu.
Bu karar ağır sonuçlar doğuracak
Libya'nın Tobruk kentindeki Temsilciler Meclisi'ne (TM) bağlı Abdullah es-Seni hükümeti, ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanımasını kınayarak, bu kararın "ağır sonuçlar" doğuracağı uyarısında bulundu.
Tobruk'taki yönetimden yapılan yazılı açıklamada, "Kutsal Kudüs, sonsuza dek Filistinlilerin toprağı olarak kalacak, siyonistler tarafından çiğnenmesine izin verilmeyecektir." ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, "Filistin mücadelesinin temel başlığı olan başkent Kudüs'ten vazgeçmenin kesinlikle söz konusu olmayacağı" vurgulandı.
Söz konusu kararın bölgedeki barış görüşmelerini kıskaca alacağına ve ağır sonuçlar doğuracağına dikkat çekilen açıklamada, "Aralarında Libya'nın da olduğu Arap ülkelerinin iç meseleleriyle meşguliyeti nedeniyle birinci mesele olan işgal altındaki Filistin'in özgürleştirilmesi konusunun unutulduğu anlamı çıkarılamaz." ifadelerine yer verildi.
‘Dünya barışını tehdit eden tehlikeli sonuçları olacak’
Fas'taki Asalet ve Çağdaşlık Partisi, ABD Başkanı Donald Trump'ın Tel Aviv'deki büyükelçiliklerini Kudüs'e taşıma kararının bölgedeki ve dünyadaki barışı etkileyen tehlikeli sonuçları olacağını duyurdu.
Fas'ın ana muhalefet partisi tarafından yapılan yazılı açıklamada, "ABD’nin bu kararı, Kudüs’ün BM tarafından da tanınan tarihi ve hukuki statüsünü ciddi şekilde ihlal ediyor. Bu kararın bölgedeki ve dünyadaki barışı etkileyen tehlikeli sonuçları olacaktır." ifadeleri kullanıldı.
Filistin davasına ve adaletine inanan tüm demokratik güçlerin bu karara tepki vermeye davet edildiği açıklamada, Fas ana muhalefet partisinin mutlak ve şartsız her zaman Filistin halkıyla dayanışma içerisinde olacağı kaydedildi.
"Tırmanan gerginliğin sorumlusu ABD yönetimi"
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, ABD yönetiminin, Tel Aviv'deki büyükelçiliğin Kudüs'e taşınması kararıyla İslam ve Arap dünyasındaki gerginliği tırmandırmadan sorumlu olduğunu belirtti.
Yazılı açıklama yapan Ebu Gayt, Kudüs başta olmak üzere Filistin topraklarında artan gerginlik konusunda uyarıda bulundu.
ABD'nin aldığı bu kararla gerginliği ateşlemekten, Filistin'de, Arap ve İslam dünyasında öfkeyi büyütmekten sorumlu olduğunu kaydeden Ebu Gayt, İsrail'in Kudüs'te yaşanan gerginliği göstericilere aşırı şiddet kullanmak için bir fırsata dönüştürmeye çalıştığına dikkati çekti.
“Trump barış ve güvenliği tehdit etti”
İslami Eğitim, Bilim ve Kültürel Organizasyonu (ISESCO), ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs kararının bölgedeki barış ve güvenliği tehdit ettiğini belirtti.
Merkezi Fas'ın başkenti Rabat'ta bulunan ISESCO'dan yapılan yazılı açıklamada, Trump'ın Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıyan ve Tel Aviv'deki büyükelçiliklerini Kudüs'e taşımasını onaylayan kararı kınandı.
Açıklamada, ISESCO Genel Müdürü Abdulaziz bin Osman et-Tuveyciri'nin, "Bu karar, Kudüs'ü işgal altındaki Filistin topraklarının bir parçası olarak gören Birleşmiş Milletler (BM) kararlarına aykırıdır. Aynı zamanda bölgedeki barışı ve güvenliği tehdit ederek bölgedeki krizin çözümüne yönelik girişimlerle çelişmektedir." ifadelerine yer verildi.
Tuveyciri, ISESCO üyesi ülkeleri, Filistin davasını ve Müslümanların kutsal şehri Kudüs'ü tehlikeye sokan ABD'nin bu kararına karşı sert önlemler almaya davet etti.
“Yeni bir protesto dalgasına sebep olacak”
Filistinli siyasi analistler, ABD Başkanı Donald Trump'ın, ülkesinin Tel Aviv Büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararının, sonuçlarını tahmin etmesi zor yeni bir protesto dalgasına sebep olacağını belirtti.
Analistler, Trump'ın kararına yönelik protestoların başlangıcının halk tarafından barışçıl yollarla olacağını ancak 2 yıl önce olduğu gibi durumun tahmin edilemeyecek bir şekilde tırmanmaya açık olduğunu dile getirdi.
Filistinliler arasında "Kudüs ayaklanması" diye bilinen ve Ekim 2015'te yaşanan olaylarda Filistinliler İsrail hedeflerine yönelik münferit olarak onlarca silahlı saldırı düzenlemişti.
Filistinli analist Talal Avkel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Trump'ın kararının, Filistinlileri halk, gruplar ve resmi olarak her seviyede İsrail ile açık çatışmaya taşıyacağını söyledi.
Filistinlilerin, ABD'nin herhangi bir gün kendilerinin çıkarları doğrultusunda hareket edeceğini beklemediklerini dile getiren Avkel, "Karardan sonra durum öncesi gibi kalmayacak. Siyaset, halk ve askeri seçenekler üzerine kurulu açık çatışma aşamasına geçeceğiz." dedi.
Filistin halkının Trump'ın kararları nedeniyle çok öfkeli bir şekilde tıkanmış durumda olduğunu aktaran Avkel, kararın, Filistin halkını ne yapacağı belli olmayan öfkeli bir duruma sevk edeceğini dile getirdi.
"Kararın askeri çatışmayı alevlendirmesi ihtimali uzak"
Kararın Gazze ile İsrail arasında askeri bir çatışmayı alevlendirmesi ihtimalinin uzak olduğunu ifade eden Avkel, "Füzelerin fırlatılacağı ve bir süre sonra geçici bir ateşkesle bitecek bir savaşın çıkması ihtimali uzak. Bu, açık çatışmanın devam etmesi için iyi bir çözüm ve seçenek olmayacaktır." diye konuştu.
Trump'ın kararının, siyasi düzeyde de Filistin yönetiminin İsrail ile müzakereler aracılığıyla barış aramanın faydasının olmadığı kanaatine varmasına neden olacağını aktaran Avkel, "Önümüzdeki açık savaşın ulusal yönetime ihtiyacı var. Öfke durumu kendi kendisini yıkma aşamasına ulaşmamalı." ifadesini kullandı.
Avkel, Filistin davasının, ulusal kararlar alınabilmesi için şu an şimdiye dek olmadığı kadar birliğe ve uzlaşıya ihtiyacı olduğunu ve bu aşamanın uzlaşı dosyasını daha fazla ileriye taşıyabileceğini sözlerine ekledi.
"Tepkilerin nereye varacağını kimse tahmin edemez"
Yazar ve siyasi analist Mustafa İbrahim de Trump'ın kararına yönelik tepkilerin nasıl gelişeceğini ve nereye varacağını kimsenin tahmin edemeyeceğini kaydetti.
Filistin yönetiminin karara karşı sadece barışçıl halk gösterilerinden yana olduğunu dile getiren İbrahim, "Halkın barışçıl tepkisi, İsrail'in siyasetine daha çok baskı yapıyor." diye konuştu.
Filistinli grupların İsrail ile askeri çatışmaya girme ihtimalinin uzak olduğunu savunan İbrahim, söz konusu gruplarda askeri kararlar alacak ufkun bulunmadığını, savaşın uzun olduğunu ve birleşik ulusal stratejik kararlara ihtiyacı olduğunu ifade etti.
"ABD'ye verilecek en etkili tepki ulusal birliği sağlamak"
"Mesarat" Stratejik ve Siyasi Araştırmalar Merkezi Müdürü Hani el-Mısri ise ABD'nin herhangi bir adımına karşı verilecek en etkili tepkinin "gerçek ulusal birliği sağlamak" olduğunu vurguladı.
Mısri, merkezin internet sitesinde yayınladığı açıklamasında, "(ABD'ye karşı verilecek) En etkili tepki, ortak paydaları somutlaştıran ulusal program ve tam siyasi ortaklık esası üzerine anlaşarak gerçek ulusal birliği sağlama yolunda ilerlemektir." ifadesini kullandı.
"Kudüs kararı istismar edilebilir uyarısı"
Kudüs'teki İslami kurumlar, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs kararının İsrail tarafından istismar edilmesinin yaratacağı kriz konusunda uyardı.
"Kudüs Vakıflar, İslam Mukaddesatı ve İşleri Konseyi", "Yüksek İslam Heyeti", "Filistin Fetva Kurulu" ve "İslami Vakıflar İdaresi"nden yapılan ortak yazılı açıklamada, "Bu uğursuz kararın, işgal devleti ve fanatik Yahudiler tarafından kutsal şehrin gerçekliğini değiştirmek ve Mescid-i Aksa'ya ilişkin hedeflerini hayata geçirmek için istismar edilmesinin yaratacağı kriz ve gerilim konusunda uyarıda bulunuyoruz." denildi.
Açıklamada, "ABD Başkanı'nın Kudüs'ü İsrail devletinin başkenti olarak tanıyan kararını reddediyor ve ABD Büyükelçiliğinin kutsal şehre taşınmasını kabul etmiyoruz." ifadelerine yer verildi.
ABD ve İsrail'e, Kudüs'ün uluslararası kanunlar gereği statüsünü değiştirme gibi bir "aptallığa" kalkışmamaları uyarısında bulunulan açıklamada, Washington yönetimine "bu karardan vazgeçme ve uluslararası kanunlara bağlı kalma" çağrısı yapıldı.
Açıklamada ayrıca şu ifadelere yer verildi:
"Filistin'i 2012'de BM'de devlet olarak tanıyan ülkelere, 1967 sınırları üzerinde başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletini teyit amacıyla bir kez daha tanıma çağrısı yapıyoruz."
İslam dünyasına ABD’ye karşı tavır alma çağrısı
Somali Alimler Birliği Başkanı Şeyh Nureddin Barud, Kudüs'ün "kırmızı çizgi" olduğunu belirtti ve tüm İslam dünyasını ABD'nin kararına karşı sert tavır almaya çağırdı.
Şeyh Barud, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanımasını kınayarak, "Washington'un tavrı, Müslümanların duygularını kışkırtıyor ve Kudüs'ün gönüllerindeki yerini görmezden geliyor." dedi.
Kudüs'ün yalnızca Filistinliler nezdinde değil tüm İslam ümmetinin yanında özel bir yere sahip olduğunu dile getiren Barud, söz konusu kararın Ortadoğu'daki barışçıl istikrar ve birlikte yaşam üzerinde olumsuz etkileri olacağını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD yönetiminin kararına karşı aldığı tavırdan övgüyle söz eden Şeyh Barud, "Arap ve Müslüman liderlerin Amerika'nın bu saldırgan tavrına karşı sert duruş sergilemeleri ve Türkiye ile paralel hareket etmeleri gerekir." diye konuştu.
Kudüs'ün "kırmızı çizgi" olduğunu belirten Şeyh Barud, Somali hükümeti ve halkını da bu kararı kınayarak sokaklara inmeye çağırdı.
BAE: Yanlış bir tutum
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanımasını, "Filistin halkının hakları karşısında yanlı bir tutum" şeklinde değerlendirerek, söz konusu kararın yansımalarından duyduğu endişeyi ifade etti.
BAE resmi haber ajansı WAM'ın haberine göre, Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, bu tür tek taraflı adımların meşru uluslararası kararlara aykırı olduğu vurgulanarak, "Bu kararlar, Kudüs'ün yasal statüsünü değiştirmeyecek. Bu kararlar, Filistin halkının tarihi hakları ile uluslararası kararlarla teminat altına alınmış, uluslararası toplum tarafından kabul edilmiş ve desteklenmiş Kudüs'ün değişmezleri aleyhinde tam anlamıyla yanlı bir tutum." denildi.
Açıklamada, Kudüs'ün Arap ve Müslümanların vicdanındaki yerine dikkat çekilerek, BAE'nin, "bu kararın Arap ve Müslüman halkların hassasiyetlerini provoke ederek bölgedeki istikrar aleyhinde yol açacağı yankılardan" derin endişe duyduğu aktarıldı.
İsrail ile normalleşmeyi durdurma çağrısı
Gazze'deki İslami Cihad Hareketi, Arap ve İslam ülkelerine İsrail ile normalleşmeyi durdurmaları, ABD ile de müttefiklik ve dostluğa son vermeleri çağrısında bulundu.
İslami Cihad Hareketi Sözcüsü Davud Şihab, Gazze'de düzenlediği basın toplantısında, "Araplardan ve Müslümanlardan, düşman ile tam ortaklık yapmak suretiyle kendilerine karşı düşmanın tarafını seçen ABD'yi dost ve müttefik edinmeyi durdurmalarını istiyoruz. Arap Barış Girişiminin geri çekilmesini, İsrail ile normalleşmeyi durdurmalarını ve ülkelerindeki büyükelçiliklerini kapatmalarını talep ediyoruz." dedi.
ABD'nin barış sürecindeki rolü sona erdi
Filistin'deki Fetih Hareketi, ABD'nin, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımasının ardından barış sürecindeki rolünü sona erdirdiğini açıkladı.
Fetih Merkez Komitesi üyesi Nasır el-Kudva, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması; Filistinliler, Araplar, Müslümanlar ve dünyanın çoğu tarafından reddedilmektedir." dedi.
Kudva, ABD'nin bu adımına karşı şikayette bulunmak için Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi düzeyinde acilen hareket edilmesinin zorunlu olduğunu ifade etti.
"Avustralya büyükelçiliği Tel Aviv'den işlem yapmayı sürdürecek"
Avustralya Dışişleri Bakanı Julie Bishop, ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etme kararını takip etmeyeceklerini, Avustralya büyükelçiliğinin Tel Aviv'den işlem yapmayı sürdüreceğini söyledi.
Bishop, gazetecilere yaptığı açıklamada, ülkesinin iki devletli çözümden yan olduğunu vurgulayarak, "İsrail’deki büyükelçiliğimizi taşımak için adım atmayacağız, diplomatik yardımları Tel Aviv'de sunmaya devam edeceğiz." dedi.
Afganistan Devlet Başkanlığından yapılan açıklamada da ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararına tepki gösterilerek, Filistin halkının bağımsızlık haklarının korunmasından yana oldukları bildirildi.
ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımasının Ortadoğu'da barış sürecini tehlikeye sokacağına dikkat çekilen açıklamada, Afganistan devletinin alınan karardan duyduğu kaygı vurgulanarak, kararın dünya Müslümanlarının kalplerini yaralayacağı kaydedildi.
Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs'ün diğer dinler için de önemli bir yer olduğuna değinilen açıklamada, tek taraflı alınan kararın hiçbir zaman sonuca ulaşamayacağın altı çizildi.
Afganistan devletinin, Filistin'in kalıcı barışa kavuşmasını desteklediği aktarıldı.
Kazakistan'dan sabır çağrısı
Kazakistan Dışişleri Bakanlığı, Filistin-İsrail sorunun BM Genel Kurulu ve Güvenlik Konseyinin kararlarına ve Arap Barış inisiyatifine uygun uluslararası hukuk temelinde çözülmesine bağlı kaldıklarını yineledi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, Kudüs’ün statüsüyle ilgili artan gerginlikten duyulan endişeye dikkat çekilerek, tüm taraflara sabırlı olmaları çağrısı yapıldı.
Kudüs’ün mevcut statüsünün korunmasını destekledikleri vurgulanan açıklamada, Filistin-İsrail sorununun Filistin devletinin kurulmasını öngören “iki halk için iki devlet” prensibiyle çözülmesi gerektiği bildirildi. Açıklamada, Kazakistan’ın bölgede barışın sağlanması için şart olan istikrarın sağlanmasına destek olmaya devam edeceğinin altı çizildi.
ABD ve İsrail ürünlerine boykot çağrısı
Tunus Gazeteciler Sendikası, Washington yönetiminin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanımasına karşılık ABD ve İsrail ürünlerini boykot etme çağrısı yaptı.
Sendikadan yapılan yazılı açıklamada, Tunus'taki Amerikan Büyükelçiliğinin etkinliklerinin yanı sıra ABD ve İsrail ürünlerinin boykot edilmesi istendi.
Açıklamada ayrıca, Tunus halkı, ABD'nin kararını çeşitli gösterilerle protesto etmeye ve Filistin davasına destek olmaya davet edildi.
Binlerce kişinin katılımıyla protesto
ABD'nin "Kudüs'ü İsrail'in başkenti" olarak tanıması, binlerce kişinin katılımıyla Tunus'un pek çok kentinde protesto edildi.
Başkent Tunus'ta, Tunus Öğrenciler Birliği'nin çağrısıyla düzenlenen gösteriye çoğu öğrenci yüzlerde kişi katıldı. Göstericiler, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs kararı aleyhinde pankartlar taşıdı.
Birlik üyesi Tunuslu Vecdi Bittayib, Kudüs'ün kırmızı çizgi olduğunu ifade ederek, "Kudüs, sonsuza kadar Filistin'in başkenti olarak kalacaktır." dedi.
Kayravan'da düzenlenen gösteride binlerce sendika üyesi ile birlikte siyasiler, aktivistler ve sivil toplum kuruluşlarının yanında üniversite öğrencileri de katıldı.
Ülkenin güneyindeki Kasfa kentinde ise yaklaşık 3 bin öğrenci ABD'nin Kudüs kararını protesto etti.
Tunus'un kuzeyindeki Bizerte kentinde yüzlerce lise ve üniversite öğrencisi Filistin meselesi ve halkına desteklerini ifade için kentin sokaklarına döküldü. Ülkenin güneydoğusundaki Medenin, Tatavin ve Gabes illerinde de halk söz konusu karara karşı gösteri düzenledi.
Tunus'un doğusundaki Suse ile güneyindeki Safakes illerinde de düzenlenen gösterilerde, ABD Başkanı Trump'ın Kudüs kararının kabul edilmeyeceği vurgulandı.
Amman’da karar protesto edildi
ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ün "İsrail'in başkenti" olarak tanınması ve Tel Aviv'deki büyükelçiliğin Kudüs'e taşınması kararı Ürdün'de protesto edildi.
Başkent Amman'daki ABD Büyükelçiliği yakınında bir araya gelen yüzlerce gösterici, İsrail-Ürdün barış anlaşmasının (Vadi Arabe) iptalini talep ettikleri ve ABD Büyükelçiliğini burada istemedikleri yönünde slogan attı.
Filistin bayrağı ve Mescid-i Aksa'nın fotoğrafları ile "Kudüs sonsuza kadar Filistin'in başkenti olarak kalacak", "Ürdünlüler, bu aşağılayıcı kararı kabul etmiyor" yazılı dövizler taşıyan eylemciler, Trump'ın fotoğraflarını yaktı.
Emniyet güçlerinin Büyükelçilik çevresinde yoğun güvenlik önlemleri aldığı görüldü. Göstericilerle emniyet güçleri arasında arbede yaşandı.
"Fas yapılması gerekeni tereddütsüz yapacaktır"
Fas Hükümet Sözcüsü Mustafa el-Halfi, ülkesinin Kudüs için yapılması gereken her şeyi tereddüt etmeden yerine getireceğini söyledi.
Haftalık olağan basın toplantısında konuşan Halfi, "ABD Başkanı Donald Trump'ın Tel Aviv'deki büyükelçiliğin Kudüs'e taşıma kararının ardında hükümetimiz Kudüs için yapılması gereken her türlü girişimi ve kararı vermekte tereddüt etmeyecektir." dedi.
Arap Birliği ve İslam ülkelerinin bu karara karşı bir takım çalışmalar yürüttüğünü belirten Halfi, bu çalışmalar bağlamında ülkesinin üzerine düşen her şeyi yapacağını kaydetti.
Fas Başbakanı Sadeddin el-Osmani, bugün düzenlenen haftalık olağan kabine toplantısının açılışında, ABD Başkanı Trump'ın almış olduğu Tel Aviv'deki büyükelçiliğin Kudüs'e taşınması kararını kınamıştı.
Çin’den "tarafsız ve adil olma" çağrısı
Çin Dışişleri Bakanlığı, ABD'ye, İsrail ile Filistin arasında Kudüs'ün statüsüne ilişkin yaşanan ihtilafta "tarafsız ve adil olması" çağrısı yaptı.
Bakanlık Sözcüsü Gıng Şuang, düzenlediği olağan basın toplantısında, ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti olarak tanıması" kararına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kudüs'ün statüsü meselesini, "İsrail ile Filistin arasında süregelen ihtilafın özü" olarak nitelendiren Gıng, "Nihai çözümün, müzakere ve diyalog yolunda aranması, uluslararası kamuoyunun ortak düşüncesidir." dedi.
Sözcü Gıng, "Çin, sınırları 1967'de çizilen, başkenti Doğu Kudüs olan tam egemen ve bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını destekliyor." ifadesini kullandı.
"İsrail ve Filistin arasındaki sorunda tarafsız ve adil olunması" çağrısı yapan Gıng, "ilgili tüm tarafların bölgede barış ve istikrarın korunması adına çaba harcaması gerektiğini" vurguladı.
Sözcü Gıng, dün düzenlediği basın toplantısında da ABD'nin Kudüs'ü İsrail başkenti olarak tanıma planına ilişkin, "(Bu kararın) bölgedeki mevcut gerilimi körüklemesinden kaygı duyduklarını" açıklamıştı.
ABD Başkanı Trump, dün akşam düzenlediği basın toplantısında, BM Güvenlik Konseyi'nin 1980 yılında İsrail'in Doğu Kudüs'ü ilhak ederek başkent ilan etmesini geçersiz sayan 478 sayılı kararına rağmen, "Kudüs'ü resmen İsrail'in başkenti olarak tanıma zamanı geldi." ifadesini kullanmıştı.
Trump, ayrıca Dışişleri Bakanlığına, ülkesinin Tel Aviv'deki büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınması için hazırlıklara başlaması talimatı verdiğini açıklamıştı.
Söz konusu karar bölgesel ve uluslararası düzeyde büyük bir tepkiyle karşılanmış, Filistinli gruplar Batı Şeria ve Gazze'de geniş katılımlı gösteriler düzenlenmesi çağrısında bulunmuştu.