Türkiye Cumhuriyeti'nin kaderinin değişeceği gün olduğunu kimse bilmiyordu. Okuduğu şiir yüzünden hapse atıp bunu 'muhtar bile olamaz' manşetleriyle duyurdukları Recep Tayyip Erdoğan cezaevinden çıktıktan sonra mührü ve sözü millete iade ederek takip eden yıllarda ülkeyi baştan aşağı değiştirecekti... İşte 18 yıl önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyken bugün Pınarhisar cezaevinde hapse mahkum edilen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hikayesi...
SİİRT'TE ŞİİR OKUDU...
Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde (12 Aralık 1997) Siirt'e davet edildi. O toplantıda Ziya Gökalp'in yandaki 'Asker Duası' adlı şiirini okudu… Şiirde geçen "Minareler süngü, kubbeler miğfer, Camiler kışlamız, müminler asker, Bu ilahi ordu dinimi bekler, Allahu Ekber, Allahu Ekber." sözleri üzerinden sözde "halkı tahrik ettiği" gerekçesiyle hapse mahkum edildi...
ŞİİRLE HALKI TAHRİK SUÇLAMASI VE 1 YIL HAPİS!!
Erdoğan'a okuduğu şiir nedeniyle 'Halkı tahrik' ettiği gerekçesiyle hakkında dava açıldı ve 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
DÜĞÜNE GİDER GİBİ CEZAEVİNE GİTTİ
Evet... Erdoğan 18 yıl önce bugün düğüne gider gibi gitti Pınarhisar Cezaevi'ne 26 Mart 1999'da…
ÇALIŞMAYA SÖZ VERDİ, SÖZ ALDI
Hapse girerken kendisini uğurlamaya gelen büyük kalabalığa "2000'li yılların Türkiye'si sizin aydınlık ve güzel Türkiye'niz olacak." diyor ve ekliyordu. "Bunun için çok çalışmamız gerekiyor. Ben içeride çok çalışacağıma söz veriyorum. Sizler de dışarıda çok çalışacağınıza söz verir misiniz?" dedi.
CEZAEVİNDE HİÇ YALNIZ KALMADI
Başkan Erdoğan Cezaevinde hiç yalnız kalmadı. Türkiye'nin dört bir yanından ziyaretçileri, mektupları hiç eksik olmadı.
MEKTUPLARIN HEPSİNE YANIT VERDİ
Yıllar sonra kendisine gelen bütün mektuplara el yazısıyla cevap vermeye çalıştığını duyuracak ve bu mektupların sahiplerinden bazıları sakladıkları hatıraları kamuoyu ile paylaşacaktı...
Mektuplarında gelecek için ümitli olduğunu ve dua beklediğini de söyleyen Erdoğan söz verdiği gibi içeride çok çalışacak ve takip eden yıllarda Türkiye'nin kaderi zannedilen fakirliği, yolsuzlukları, geri kalmışlığı bir bir değiştirecek halkına umut ışığı olacaktı...
ÇIKIŞI...
…Ve o çıkış günü geldi. İnsanlar, o gün akın akın otobüslerle ve özel araçlarıyla Pınarhisar'ın yolunu tuttu; Türkiye'nin geleceğine damga vuracak 'o lideri' karşılamak için… …Ve dönüşü de muhteşem oldu cezaevine gidişi gibi…
Artık Türk siyasi hayatına damga vurmanın sırası gelmişti.. "Muhtar bile olamaz" diyenlerin yüzüne şamar vurmanın tam zamanı idi..
O, 'Tek amacımız bu ülkeye hizmet' diyerek, 2002 yılında Türkiye'nin geleceğine damga vuracak Adalet ve Kalkınma Partisi'ni (AK Parti) kurdu… 2003 yılından beri girdiği tüm seçimlerden ezici bir üstünlükle çıktı..
Bugün 26 Mart 2017
Ve Recep Tayyip Erdoğan şimdi Türkiye Cumhuriyeti'nin halk tarafından seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı...