DÜNYA
'Şu anda yaşananlar 3. dünya savaşının bir parçası'
VATİKAN
Katolik aleminin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus, Paris’teki terör saldırılarını sert şekilde kınayarak, "Dünyanın şu anda yaşadığı, bu olanlar da üçüncü dünya savaşının bir parçasıdır" dedi.
Fransa’nın başkenti Paris’teki terör saldırılarıyla ilgili bir televizyon kanalına yaptığı telefon bağlantısında, "Sarsıldım ve derin acı duydum. Anlayamıyorum. İnsanların yaptığı bu tür şeyleri anlamak gerçekten çok güç. Sevgili Fransız halkına ve hayatlarını kaybedenlerin ailelerine yakınlığımı belirtiyor, onlar için dua ediyorum" şeklinde konuştu.
Ruhani lider, "Dünyanın şu anda yaşadığı, bu olanlar da üçüncü dünya savaşının bir parçasıdır" ifadesini kullandı. Papa Franciscus daha önceki açıklamalarında birçok kez üçüncü dünya savaşının kısım kısım yaşanmakta olduğunu söylemişti.
Papa'nın '3. Dünya Savaşı' ifadesi ne anlama geliyor?
Katolik dünyasının ruhani lideri Papa Franciscus’un, bölgesel çatışmalara ve terör saldırılarına atıfda bulunarak sıklıkla "3. Dünya Savaşı"nı dile getirmesi endişe ile karşılanırken, Vatikanlı yetkililer ve uzmanlar; Papa'nın uluslararası topluma yönelik uyarıda bulunduğu düşüncesindeler.
Dünya genelinde yaklaşık 1 milyar 200 milyon Katolik’in ruhani lideri olması sebebiyle önemli bir nüfuza sahip olan Papa Franciscus, ilk olarak geçen yıl dile getirdiği, "Biz, parça parça üçüncü dünya savaşındayız" ifadelerini, Paris’te geçen hafta eşzamanlı gerçekleştirilen terör saldırılarının ardından tekrar gündeme getirdi. Haftalık konuşmalarının büyük bölümünde çatışmaların son bulması için barış dileyen din adamının, "savaş" kelimesini bu şekilde cüretkarca telaffuz etmesi, başta Müslüman dünyası olmak üzere kimi çevrelerde endişe ile karşılanıyor.
Papa'nın geçen yıl ilk kez yaptığı açıklamaya konu olan olaylar arasında terör örgütü DAEŞ’in Irak ve Suriye’de vahşi katliamlarla ilerlemesi, Suriye rejiminin kanlı saldırıları, İsrail’in Gazze’ye saldırılarını artırması, Ukrayna krizinin yoğun şekilde hissedilmesi ve Afrika’dan Avrupa’ya kaçmaya çalışan sığınmacıların Akdeniz'de hayatlarını kaybetmesi vardı. Geçen yıl yaz aylarında Katolik Kilisesi’nin 6. Asya Gençlik Günleri etkinliklerine katılmak üzere Güney Kore’ye giden Papa Franciscus, o seyahatten dönerken "3. Dünya Savaşı" ifadesini kullandı ve bunu başta Paris saldırıları sonrası olmak üzere birkaç kez tekrarladı.
Konunun uzman ve muhatapları, şiddet ve çatışma sarmalının Suriye’den Fransa’nın başkentine kadar uzandığı, sığınmacı krizinin iyice derinleştiği bir ortamda, Papa gibi etkili bir din adamının "barış ve sükunet" ifadeleri yerine neden "savaş" sözcüğünü kullanmasını AA muhabirine değerlendirdi.
Konuya ilişkin AA’nın sorularını yanıtlayan Vatikan Basın Sözcüsü Federico Lombardi, "Papa, birçok kez bu ifadeyi kullandı. Papa, dünyanın pek çok yerinde pek çok çatışmanın olduğuna dikkati çekiyor. Bugünün dünyası, barışçıl bir dünya değil. Farklı yerlerde, çok sayıda çatışma var" dedi.
Papa’nın "3. Dünya Savaşı" ile geleneksel anlamda bir ülkenin diğer ülkeye savaş açmasını kastetmediğini kaydeden sözcü Lombardi, "Şu anda dünyada öyle bir durum var ki, barış içinde olan bir dünyadan söz edemeyiz. Çok ciddi boyutlarda şiddet var. O (parçalar halinde 3. Dünya Savaşı’ndayız) diyerek aslında orijinal bir şey söyledi. Ben daha önce başkasından duymadım. Farklı kıtalardaki çatışmalar serisinden bahsederek, bir imaj üstünden tanımlama yaptı" dedi.
"Son zamanlarda olan gelişmelere karşılık geliyor bu ifadeleri"
Yıllardır Vatikan’ı yakından takip eden gazeteci Francesco Peloso da, "Bence burada Papa, bir küresel fenomenden bahsediyor. Sadece Paris’teki saldırılar değil, dünyadaki pek çok silahlı çatışmaya kadar dünyada son zamanlarda olan bütün gelişmelere karşılık geliyor bu ifadeleri. Örneğin; Irak savaşı, Suriye’deki savaş, kutsal topraklardaki kriz; Filistin’deki, Eritre, Libya, bütün Ortadoğu, aynı zamanda diğer bütün senaryolar mesela; Afrika, Asya. Kısacası, çatışmaların olduğu bütün alanlar, bunların kurbanları, göçmenleri, nefret suçları, intikam duygularına karşılık geliyor. Bundan en çok da siviller etkileniyor. Onlar çatışmaların ilk kurbanları. Ben Papa’nın bunu kastettiğine inanıyorum" şeklinde konuştu.
Papa’nın, uluslararası toplumun yaşananları ciddiye almaması durumunda kalıcı savaşlar dönemine girme endişesini dile getirdiğini aktaran Peloso, "Papa geçen pazar da söylediği üzere yeni duvarlar inşa etmemeliyiz toplumlarımız arasında, kültürler arasında. Bu duvarları aşmalıyız. Papa, dinlerin adları kullanılarak yapılan şiddetin de onlara bir küfür olduğunu da söyledi. Bunu son yıllardaki diğer papalar ve hatta Müslüman kanaat önderleri de söyledi" ifadelerini kullandı.
"Bu pek orijinal bir tespit değil"
Roma’nın en köklü eğitim kurumlarından Sapienza Üniversitesi Dinler ve Kültürler Tarihi Bölümü’nden Öğretim Üyesi Prof. Fabio Grassi, "Bence Papa, sınır tanımayan, asker ya da sivil ayrımı tanımayan bir çatışma içinde bulunduğumuzu ifade etmek istemiş. 3. Dünya Savaşı'nın bir parçasından çok parça parça yapılan bir 3. Dünya Savaşı’ndan söz etti" dedi.
Papa’nın dünyadaki çatışmalarla ilgili yaptığı "3. Dünya Savaşı" benzetmesi için "Bu, pek orijinal bir tespit değil" diyen Grassi, aynı başlığı Türk basınında ABD’de 2001’de meydana gelen 11 Eylül olaylarından sonraki manşetlerde gördüğünü hatırlattı.
Bu daimi ve yaygın çatışma havasında Papa’nın çatışmalarla ilgilenmesinin garip olmadığını dile getiren Fabio Grassi, "Charlie Hebdo olaylarından sonra Franciscus, derginin kışkırtmalarını da kınadı. (Anneme hakaret ediyorsan seni yumruklarım, şaşırma) diye de yorumladı" dedi.
Papa’nın Müslüman dünyaya yönelik bir savaşın destekleyicisi olmadığını vurgulayan Fabio Grassi, şunları kaydetti:
"Papa hangi uluslararası politikayı destekliyor diye sorarsanız cevap vermem zor. Bütün batı güçleri bocalarken, Papa’nın da belli bir stratejisi olmadığını zannediyorum. Kesinlikle Papa Franciscus, Müslüman dünyasına yönelik bir savaşın destekleyicisi değil. Büyük ölçüde Müslüman olan göçmen ve muhacirlerin Avrupa’da kabul edilmesini hararetle desteklediğini unutmamak lazım."
Papa Franciscus, ilk kez geçen yıl Ağustos ayındaki Güney Kore seyahatinden dönüşünde, dünya genelinde yaşanan Ukrayna krizi, terör örgütü DAEŞ’in Suriye ve Irak’taki ilerleyişi, ortadoğudaki gerilimler, Akdeniz’deki göçmen yoğunluğunu daha önce yaşanan iki büyük savaştaki tecrübeleri anımsatması sebebiyle benzetme yaparak “Parçalı biçimde 3. Dünya Savaşı içindeyiz” demişti.