Abdurrahman Dilipak
Şaşkın ördek misali
Avusturya’nın yaptığını biliyorsunuz. Bir Türk STK’sını casusluk yapmakla ve Türkiye’den aldığı talimatla ülke içinde huzursuzluk doğurduğu bahanesi ile Avusturya Türkiye İslam Birliği’ni mali yönden incelemeye aldı.. FETÖ, PKK, PYD ile bir sorunları yok. Ama ATİP sorun oluyor..
İsrail Başbakanı Netanyahu, geçtiğimiz günlerde ABD Başkanı Trump’ın konuğuydu. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamaya göre, Washington bundan sonra Filistin topraklarında iki devletli çözümde ısrarcı olmayacak. Peki ne yapacak, göreceğiz. Trump, Amerikan elçiliğini Kudüs’e taşıyacak mı, onu da zaman gösterecek.
Almanya’da Diyanet İşleri Türkiye İslam Birliği (DİTİB) camilerinde görev yapan dört imamın evinde, “casusluk faaliyeti yürüttükleri” iddiasıyla arama yapıldı. Avusturya ve Almanya’daki bu uygulamaların zamanlaması, hedefteki kurumlar ve suçlama birbirine çok benziyor. Yarın bunu Hollanda, Belçika, Fransa İtalya izlerse şaşmamak gerek. Federal Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada, casusluk yaptıkları şüphesiyle, Federal Kriminal Dairesine (BKA) bağlı polislerin Kuzey Ren-Vestfalya ve Rheinland-Pfalz eyaletlerinde görev yapan dört imamın evinde arama yaptığı ifade edildi. Eee, mesaj açık. Kızım sana söylüyorum, gelinim sen dinle.. Ama sakın siz merdivenaltı kiliselerde misyoner faaliyetleri görüntüsü verilerek yapılmaya çalışılan casusluk faaliyetlerine dokunmayın.. Sonra kıyameti kopartırlar..
Soru şu:
-DHKP-C’lere bir şey yapılıyor mu?
-FETÖ’cülere bir şey yapılıyor mu?
-PKK/PYD’ye bir şey yapılıyor mu?
-Can’a niye bu kadar candan sahip çıkıyorlar acaba!
Diyanet’in “İmam”larını takibe alanlar, FETÖ’nün “İmam”larına koruma sağlıyor.. Burada bir gariplik yok mu?
Biz AB’nin aday ülkesiyiz, NATO üyesiyiz, değil mi? Peki bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu..
Fehriye Erdal yıllardır Belçika’da yaşamıyor mu? Hani şu Marksist terör örgütü DHKP-C’nin tetikçisi kız. Şu Özdemir Sabancı’yı vuran!
Can’ın “Kırmızı fularlı kız”ı da en son Kandil’de görüntülenmişti değil mi? Can, şimdi Berlin’de Alman “dostlarımız”ın himayesinde..
Bakın, Almanya’dan iadesi istenen terörist sayısı 182, iade edilmeyen terörist sayısı 179, iade edilen sadece 3 tanecik. Almanya’da iadesi istenen 76 PKK’lı elebaşı var, FETÖ’cü 44, DHKP-C’ci 13, DEV-SOL’cu 2, DHAC’li 1, El Kaide’ci 1, MLKP’li 4, TDKP’li 2, DHKP-C’li 1, TİKB’li 3, TKEP-ML’li 1, TKP-ML’li 3 iadesi istenen ve beklenen terörist var. (Kaynak diplomacy.com 2007-2017) Bir bahane ile oyalıyor ve işi uzatıyorlar. Sonunda iade etmiyorlar.
PYD kamplarında gerçek bütün çıplaklığı ile ortaya çıktı. PYD kamplarında hemen hemen bütün AB ülkelerinden gelen militanlar var. PKK’nın bir kolu olan PYD sözde bir Marksist grup. Ama karargahlarında ABD bayrağı dalgalanıyor. Ellerinde NATO silahları, Amerikan askerlerinin omuzlarında PYD arması..
Bu işin bir açıklaması olmalı. Marksistler ne zamandan beri Amerikancı oldular ya da Amerikancılar ne zamandan beri Marksistlerle kanka oldu.. Silah ver, para ver, eğitim ver, mühimmat ver, her türlü desteği sağla. İstihbarat ver ve istihbarat al..
Sahi; Yunanistan, hani şu solcu Çipras, daha ilk gün hemen iade edeceklerini söylemelerine rağmen, ülkelerine kaçan darbeci subayları niye iade etmiyor.. Darbecilere kol kanat geriyor..
Amerika’nın Gülen’i iade etmemesinin hukuki-mantıki bir gerekçesi var mı? “Bizim uşak” diyemiyorlar kıvırıyorlar.
Şaşkın ördek gibi ne yapacaklarını bilmiyorlar. Biraz da suçluluk psikolojine kapıldılar tabi. Suçüstü oldular çünkü.
Kendi içlerinde de birbirlerine düştüler. Ellerinde gelecek için tek proje vardı, o da ellerinde patladı. Daha doğrusu ellerindeki tek proje İslam dünyasını yanlarına almak üzerineydi. FETÖ üzerinden toplumu, BOP üzerinden siyaseti kontrol edecekti.. İkisi de ellerinde patladı.
Şimdiye kadar vurmuşlar ve almışlardı.. Başarısız bir darbe söz konusu değildi onlar için.. 15 Temmuz’a kadar beş tane başarısız girişimleri oldu, ama adamlar 15 Temmuz’daki kadar “topyekûn ve kesin” bir operasyon için düğmeye basmamışlardı. 15 Temmuz onlar için bir milad olacaktı. Halkı hesaba katmadılar. Erdoğan’ın direnebileceğini de hesaba katmadılar. Halisdemir’i de..
Bütün bu olanlardan sonra geri adım atmaları da mümkün değil. İleri de gidemiyorlar.
Tarihin kavşak noktalarından birindeyiz.. FETÖ çok da önemli değil, ama bu kirli oyunda kilit taşı rolü oynuyordu. Çeyrek asırlık, 140 ülkeye yayılan bir proje bir anda çöktü.. Bu enkazı kaldırmak bile zaman alacak..
ABD ve AB, dikkatleri başka yöne çekmek için 11 Eylül’deki, ikiz kulelere saldırı gibi, yeni bir dış tehdit örgütleyebilir.. Bu durum böyle devam edemez. Bu mızrak çuvala sığmaz..
Bu kriz, üstü örtülen başka krizleri de tetikleyecek. Başka hesaplaşmalar da gündeme gelecek.. Trump desen zaten fincancı dükkanına giren fil gibi. “40. Oda”nın kapısını zorlayıp duruyor. Hele şu, karşılığı olmayan büyülü kâğıt parçası Dolar çöküşe geçsin, o zaman görürsünüz Amerikan’ın halini. Hele şu ABD’nin kayıtdışıları dökülsün ortaya. Kayıp milyar-trilyon Dolarlar konusu gündeme gelsin bir.. Daha fırtına öncesi sessizliği yaşıyoruz..
Selam ve dua ile..