DÜNYA
İran'nın Sana Büyükelçiliği hakkında yaptığı iddalar asılsız çıktı!
İran'ın perşembe günü Sana’daki büyükelçilik binasının Suudi Arabistan’a ait savaş uçakları tarafından vurulduğu ve büyükelçilik çalışanlarının yaralandığı iddialarına ilişkin herhangi bir kanıt sunmaması, şüpheleri artırdı.
İran Dışişleri Bakanlığı’nın "Sana’daki büyükelçilik binasının, Suudi Arabistan’a ait savaş uçakları tarafından vurulduğunu ve büyükelçilik çalışanlarının yaralandığını” duyurmasının üzerinden iki gün geçti. Suudi Arabistan, olayı yalanlarken İran, "konunun birkaç saat içinde BM’ye taşınacağı ve bombalanan büyükelçiliğin gazetecilere gezdirileceği” duyurusunu yaptı.
BM’ye konuyla ilgili başvurusunu olaydan 24 saatten fazla vakit geçtikten sonra yapan İran, büyükelçilik turunu son anda iptal etti, yaralandığını ileri sürdüğü elçilik çalışanlarıyla ilgili de henüz bilgi ya da görüntü paylaşmadı.
Binanın görülebildiği kısımlarda hasar yok
İran'ın Sana büyükelçiliğine hava saldırısı düzenlendiği duyurusunun ardından 7 Ocak'ta bölgeye intikal eden AA muhabiri, büyükelçilik binasının bulunduğu sokağa girmeyi başardı ve olay bölgesini fotoğrafladı. İranlı yetkililerin kimseyi binaya almadığını, Husi güçlerinin de basın mensuplarının büyükelçiliğe yaklaşmasına izin vermediğini bildiren AA muhabiri, sokağın başından büyükelçiliğin girişinin görülebildiğini ve binanın bu kısmında herhangi bir tahribat bulunmadığını belirtti.
Basın gezisine sondakika iptali
Saldırıya uğradığı iddia edilen binaya 8 Ocak sabahı tekrar giden AA muhabirine, Büyükelçilik tarafından yerel saatle 16.00’da elçiliğin basın mensuplarına açılacağı bilgisi verildi. Gazeteciler "Binadaki hasarı" görüntülemek üzere davet edildi. Ancak belirtilen saate dakikalar kala ziyaret iptal edildi.
İran’ın Suudi Arabistan savaş uçakları tarafından vurulduğunu ileri sürdüğü Büyükelçilik binasında tahribata rastlanılmaması, duyuru yapılmasına rağmen gazetecilere Büyükelçilik binasını gezdirme faaliyetinin iptal edilmesi, saldırıda yaralılar olduğu iddiasıyla ilgili herhangi bir kanıt gösterilmemesi ve konuyla ilgili en üst düzey açıklamanın Dışişleri Bakan Yardımcısı seviyesinde kalması, İran’ın iddiasıyla ilgili şüpheleri artırdı.