Abdurrahman Dilipak
Fırat Kalkanı
Bugün yeni bir gün. Suriye’deyiz ve bayrama kadar da büyük ihtimalle orada kalacağız..
Hedefte DAEŞ ve PYD var.
Operasyon tam da tarihi bir olayın yıldönümünde ve Biden’in Ankara’ya geldiği gün başladı.
Başkan yardımcısı Joe Biden’i Ankara’da vali yardımcısı karşıladı.. Biden ilk önce TBMM’deki vurulan yeri ziyaret etti. Beyaz Saray’ın himaye ettiği, başkalarına “bizim çocuklar” dedikleri “iyi çocuklar”ın ihanetini gördü.
Erdoğan aynı saatlerde kongre merkezinin açılışında bir konuşma yapıyor ve “bize diz çöktüremeyeceksiniz” diyordu..
Biden bu yoğun, stresli çalışma ziyaretine gelirken yanında eşi yoktu..
Aslında başına gelecekleri biliyordu. Dışişleri Bakanı, Genelkurmay başkanı başına gelebilecekleri anlatmış olmalıydı..
Ankara’nın bu tavrı ABD’ye, NATO’ya, AB’ye verilen bir mesaj aslında. TSK’nın güç ve cesaret gösterisi olarak da algılanabilecek bir çıkış.
Yıllardır beklenen, ABD ve NATO’nun oyaladığı, hep bir vesile ile ertelenen bir operasyon nihayet bugün başlamış oldu..
Türkiye’nin başlattığı operasyon, ABD, AB, Rusya, NATO yanında, Çin, İran, Irak, Suriye, İsrail, Ürdün, Lübnan’a da verilen bir mesaj aslında ve bu operasyonun bölgede kalıcı etkileri olacak ve bundan sonraki süreci radikal olarak etkilenecek.
Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.. PKK, PYD, DAEŞ, PDY’yi unutun artık.. Onlara destek veren, onların varlık sebebi güçlere karşı verilen bir mesaj var burada..
ABD, AB ülkeleri cevap vermek zorunda:
-DAEŞ’e destek vermekten vazgeçecek misiniz?
-PKK’ya destek vermekten vazgeçecek misiniz?
-PYD’ye destek vermekten vazgeçecek misiniz?
-FETÖ’ye destek vermekten vazgeçecek misiniz? Gülen’i ve FETÖ mensuplarını iade edecek misiniz?
Artık işin şakaya gelecek yanı yok. ABD ve AB ülkeleri açık bir şekilde FETÖ, PKK ve PYD ile birlikte hareket ediyorlar.. DAEŞ de onların ürettiği bir “düşman”.
Bu harekatın anlamı şu: Kesinlikle bu yapılar, en azından bugün için hemen sınırımızdan içeri doğru ve aynı zamanda Fırat’ın doğusuna çekilecekler.. Hemen, şimdi. Bu mesaj biraz da “Kızım sana söylüyorum, gelinim sen dinle“ kabilinden ABD’ye verilen bir mesajdır.
Bugün Mercidabık muharebesinin 500. yılı 1516’dan 2016’ya. Bugün “Ümmet bilinci” uyanıyor. Bu ruh “15 Temmuz ruhu”ndan güç alıyor..
Biden işte tam da böyle bir zamanda Ankara’da. Zatı devletleriPensilvanya doğumlu. Delaware mebusu. Yahudi olmayan bir Siyonist. Eşcinsel evliliğe destek veren Türkiye karşıtı bir isim.. Derin bir adam. ABD’ye gittiklerinde “Bizim size ihtiyacımız yok, ama sizin bize ihtiyacınız var. Yine borç isteyeceksiniz, ama bunun için önce sözümüzü dinlemeniz, dersinize çalışmanız ve güvenimizi kazanmanız gerek” diye Ecevit ve İsmail Cem’i azarlayan adam! “İsrail diye bir devlet olmasaydı, onu icad etmemiz gerekecekti” diyen adam.. Hoş geldiniz bayım..
Bu adam 1974’deki Kıbrıs harekatından sonraki ambargonun arkasındaki kişiymiş. “Türkleri günahı kadar sevmez”miş. ABD tarihindeki ilk Katolik başkan yardımcısıymış, etkili, sinsi, kaba biri..
Bizde bir söz vardır bayım: “Ayinesi iştir kişinin laf’a bakılmaz”. Şu ağlayan adamı verecek misiniz, vermeyecek misiniz. Mahkeme, kanıt filan diye gevelemeyin. Bunun adı Kasımpaşa literatüründe “İpe un serme”dir. Bahane üretmeyin..
Ertegün’ün cenazesini Missuri zırhlısıyla getirmiştiniz. Eğer dostluğunuzu göstermek istiyor idi iseniz, Gülen’i paketleyip teslim ederdiniz..
Biden’in gelişi Türk-Amerikan ilişkilerinde bir milad olacak.. Evet Türkiye’nin NATO içindeki yeri, Türkiye’deki Amerikan üslerinin geleceği hepsi bu süreçten etkilenecek..
Sakın oyalama takdiklerine başvurmayın.. Bölgedeki tetikçilerinize silah, para, istihbarat, mühimmad ve siyasi destek, logistik, eğitim vermekten vazgeçin.
Suça ve suçluya yardım ve yataklık yapmayın. Düşmanımın dostu benim de düşmanım olur.. Dostun dosta davranışı böyle olmaz.
Türkiye artık celladından merhamet dilenmeyecek.. Haksızlıklar, zulümler karşısında susanlardan olmayacağız. “Hayır” diyeceğiz.
Biden ABD’ye döndüğünde eminim anlatacak çok şeyi olacak. Farklı lobilerde gördükleri, duydukları, yaşadıkları, düşündükleri konusunda anlatacağı çok şey olacak.
Bugün yeni bir gün. Yeni bir başlangıç.. Suriye’ye karşı başlatılan bu operasyon bir anlık bir öfkenin kısa sürecek tepkisini değil, birikmiş, yıllanmış, beklemekte olan hazırlıkların sonucu, geri dönüşü mümkün olmayan, farklı cephelerde, farklı biçimlerde sürdürülecek bir politikanın ilk işaretleridir.
Bay Biden, bugün sizin bize ihtiyacınız, bizim size ihtiyacınızdan fazladır. Eğer bizimle ittifak ilişkilerini sürdürmek istiyorsanız önce bizi dinlemeniz, çalışmanız ve güvenimizi kazanmanız gerek. Meydan okuyarak, geçiştirerek, bahane üreterek bu ilişkiyi sürdürmezsiniz. Gülen’i verecek, PKK, PYD’ye destek vermeyecek, Esed ve DAEŞ ile mücadele ediyormuş gibi gözükerek bölgeye yerleşmeye çalışmayacaksınız.. Gün döndü. Allah servet ve iktidarı halklar ve ülkeler arasında evirir, çevirir. Gelecek günlerin, sizin için geçen günleri aratmasını istemiyorsanız görmek istemediğiniz bu gerçekleri görmeniz gerek..
Karar sizin. Selâm ve dua ile..