İşler çok karıştı çok. Bu gidişle daha da karışacak gibi.

Son habere bakar mısınız: Protestan Diriliş Kilisesi’nin papazı Andrew Craig Brunson, FETÖ’den tutuklanmıştı biliyorsunuz. Brunson’un ABD gizli servisi CIA ile bağlantısı ortaya çıktı. Protestan Kilisesi papazı Andrew Craig Brunson’ın Amerikan Ordusu’nda harp subayı olarak görev yaptığı saptandı ve 15 Temmuz darbe girişimi başarılı olsaydı CIA başkanı olacağı iddia edildi.

Ha bu arada Alman istihbaratı BND Ajanları, Adil Öksüz’ü Almanya’ya kaçırmış. Gazeteci Talip Doğan Karlıbel, firari darbeci Adil Öksüz’ün Pazartesi günü Almanya’ya kaçırıldığını iddia etti. Karlıbel’in iddiasına göre Alman Federal Haber Alma Servisi (BND) ve Almanya Federal Kriminal Dairesi’nin (BKA) Adil Öksüz’ün Ordu’dan sahte bir pasaportla önce Romanya’nın Konztanze limanına oradan da Almanya’ya kaçırılması için yardımcı oldu. Ve Öksüz’ün saat 19.00 itibarı ile Almanya’da BND’nin kontrolündeki bir eve yerleştirildiğini yazdı. Gazetecilerin, Adil Öksüz’ün Gürcistan’da olduğu yönünde haberler yapmasına dikkat çeken Karlıbel, Öksüz’ün Ordu’dan Almanya’ya götürüldüğünü söyledi. Karlıbel ayrıca Alman ajanların Adil Öksüz’e sahte pasaport düzenlediğini de belirtti.

Anlaşıldı değil mi, tam da Ankara’da 15 Temmuz Çatı davasının başladığı gün ve Andrew Craig Brunson’un serbest bırakılmayacağının anlaşılmasının ardından Türkiye ve ABD diplomatik olarak restleştikleri bir zamanda bu olaylar yaşanıyor.

Şimdi sorumuzu soralım. Yoksa Brunson, Öksüz’ün nerede olduğunu biliyor mu idi.. Birileri Brunson ve eşinin konuşturulmasından korktuğu için ellerini çabuk tutarak Öksüz’ü kaçırma gereği duydular..

Bu kaçırma işinde niçin bir Yunan bandıralı yatla Alman istihbarat elemanları devreye sokuldu.. Bu adam kaçırma olayı Öksüz’ü serbest bırakan hakimin itirafçı olmasına denk gelmesi de dikkat çekici.

Öksüz nerede saklanıyordu. Öksüz’ü ne yapacaklar? Almanya’da mı kalacak yoksa Amerika’ya mı gönderecekler. Öldürmeyecekler herhalde. Öldüreceklerse niye kaçırsınlar ki!

Brunson ve Öksüz’ün, FETÖ’nün ilişkisi ne? Brunson, FETÖ ile ilişkilerinde 20 yıllık geçmişi olan, darbe başarılı olsa idi CIA’nın başına geçmesinden söz edilen bir isim. Böyle birinin hem ABD ve hem de NATO ile yakın ve sıcak ilişkisi olması gerekir. Muhtemelen papaz görünümlü bir Yahudi’dir.. Bu adamın PYD, PKK, DAEŞ’le ilişkisi olmalı.

Neden Ankara ya da İstanbul değil de İzmir’de kalıyor.. Cevabını arayan o kadar çok soru var ki! Bu adamın herhalde BOP ile de ilgisi vardır.

Biraz zaman geçsin, bizimkiler de, Ruslar da çözecektir bu adamı.. O zaman bu adam, İrangate’in kilit adamı Oliver Nort gibi ABD, NATO ve Avrupa’da bir kriz markası olarak öne çıkabilir..

Bu adamın bir şekilde korunması ve konuşturulması gerek.. Bu adam Gülen’den daha önemli biri olmalı. Gülen taşeron, bu kâhya!

İngiltere’de durup dururken bomba patlamıyor. Trump İsrail ile ilişkilerini yavaşlatıp, Suudilerle silah anlaşması, Savunma Paktı kurmayı gündemine almıyor. CIA ile FBI arasında bir sorun var da, şimdi buna bir de CIA-Pentagon ihtilafı eklenmiş.. Amerikan derin devletinin patronu Rothschild. Trump’a “Patron benim” diyor.. Fransa’ya “yolumdan çekil” diyor.

Bana kalırsa ABD’ye bir saldırı uzak değil. İki Kore arasında bir kriz yaşanması da benim için sürpriz olmaz. ABD ile İran arasında bir füze krizi de aynı şekilde..

DAEŞ ve PKK-PYD konusu, FETÖ konusunda da derin güçler artık yeniden konuyu masaya yatırmak zorundalar.. İzmir’deki papaz görünümlü CIA istasyon şefi ve Pensilvanya’daki Hoca kılıklı CIA ajanı konusunda da bir karar vermek zorundalar.

Asıl sorun aslında yükselen Çin ve Hindistan’ın nasıl kontrol edileceği ile ilgili.. Çin’de 145 milyon Müslüman var. Hint kökenli Müslüman sayısı 550 milyon. Endonezya-Malezya ile birlikte bölgede 400 milyon daha Asyatik Müslüman var.. 1.200.000.000 Müslüman yaşıyor Asya kıtasında, Türkiye’yi Avrupa sayarsanız. Bu nüfusa Araplar, Afrika, Latin Amerika dahil değil.. Sadece Çin ve Hindistan’daki Müslüman sayısı 700 milyon.. İpek Yolu projesi batının uykusunu kaçırıyor..

Türkiye, İslam dünyasının De-Facto liderliğini üstlenmiş durumda. Bu rolü batı üstlenmek istiyordu Türkiye üzerinden.. FETÖ bunun teolojik ve sosyolojik ayağını üslenecekti. Erdoğan’dan, AK Partiden beklenen ise BOP üzerinden bu işin siyasi ve askeri ayağını üstlenmesi idi.

BÇG, İslam’a karşı sopa politikasının ürünü idi. FETÖ ise İslam’a karşı havuç politikasını savunanların maşası. “Mavi Marmara”, “One minute” vesilesi ile tarihin akış yönü değişti. BÇG ve FETO senaryoları da çöktü.. Şimdi, bundan sonra ne olacağını kimse bilmiyor. Rockofeller, Kasımpaşa sendromundan gitti, Trump’un ne olacağı belli değil.

Artık herkes biliyor ki, DEAŞ, CIA adına David Petraeus tarafından kuruldu ve daha sonra PENTAGON tarafından ele geçirildi.

Bu arada; ABD, PYD’ye 100 TIR silah ve mühimmat göndermiş.. Haziranda daha büyük bir parti daha silah sevkiyatı planlanmış iyi mi?

Sahi ABD’nin PKK-PYD aşkı nereden geliyor. Kongre bir sorun çıkartmıyor. Herhalde PKK bu silahları para verip almıyor. Ya da bunun parasını kim veriyor. ABD bedava veriyorsa bu silahları, bu ne anlama geliyor? ABD niye bölgedeki güçlü bir müttefikini görmezden gelerek, bir terör örgütü ile işbirliği yapıyor. Bana sorarsanız DAEŞ bahane.. Zaten DAEŞ’i de kendileri uydurmuştu değil mi? DAEŞ bahanesi ile bölgeye yerleşmek istiyorlar. Bölgede bir haçlı gücü oluşturuyorlardı değil mi? PYD tde bu işin paralı askerliğini, taşeronluğunu üstlenmiş.

“Çirkin Amerikalı” dünyanın gözüne baka baka bu işi nasıl yapıyor derseniz, ne yaptıklarını biliyorlar mı ki! Şimdi rüzgâr ekiyorlar yarın fırtına biçecekler. Suriye’ye pasta yemeye gidenler evlerindeki ekmekten de olacaklar, göreceksiniz. Selam ve dua ile..

NOT: İnna lillah ve inna ileyhi raciun. Akif Emre Rahmet-i Rahman’a kavuştu. “Nasıl bilirsin” derseniz, “iyilerden, Müslümanlardan biri” bilirdim. “Kardeş” bilirdim.. AKİF gibi çileli, Yunus EMRE gibi, sabırlı ve mütevekkil bilirdim. Allah rahmet eylesin.