Abdurrahman Dilipak
CHP’ye, HDP’ye rağmen!
Anayasanın kısmen değiştirilmesi için başlayan süreç devam ediyor.
Sırada TBMM’nin kararının Cumhurbaşkanı tarafından onanması ve ardından Resmi Gazete’de yayınlanması bekleniyor.. Ardından YSK’nın referandum takvimini açıklaması sözkonusu.
Bu arada küçük bir sorun var. CHP Anayasa değişikliği ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesine gidecek.. CHP’nin en iyi bildiği şeylerden biri de bu.. Sonuna kadar direnecekler. Ellerinden geleni arkalarına koymayacaklar.. Bakarsınız, referandum sonuçlarını görünce, referandumun iptalini de isteyebilirler.. Bazı yerlerde sandık sonuçlarına mutlaka itiraz edecekler..
Bu zihniyeti, bunların arkasındaki çevreleri biliyoruz.. Amerika’daki başkanlık seçimlerinin ardından da aynı lobi mangalda kül bırakmadı. Sonuç değişti mi? Ama kaybeden taraf sonuçları bir türlü kabullenmek istemiyor..
Aslında Anayasa değişikliği komisyonu 60 Madde üzerinde anlaşmıştı. Bu pakette o 60 Maddeye de yer verilebilirdi. İyi niyetli olsalar, buna karşı çıkmazlardı. Ama kabul etmediler..
Hatta bu pakete seçim ve siyasi partiler ile ilgili yeni düzenlemeler de olacaktı. Baraj konusu da pakette yer alacaktı. Ama her madde CHP ve HDP’liler tarafından kavga sebebi yapıldığı için, paket mümkün olduğu kadar daraltıldı..
AYM’den gelecek cevabı tahmin edebiliyorum.. CHP “dostlar alışverişte görsün” kabilinden “şan olsun” diye bir şeyler yapacak. Sonuçta kampanyalar başladığında meydana çıkıp, millete ne diyecek merak ediyorum!
Göreceksiniz meydanda umduğunu bulamayacak.. Halk bunlara itibar etmeyecek.. Belki birkaç şehirde taşıma yöntemi ile göstermelik birkaç toplantı yapabilirler. Ama dar çerçevede, mahalle bazında, küçük topluluklarla yüz yüze görüşmeyi göze alamayacaklar. Çünkü kendilerine sorulacak sorulara cevap vermeleri mümkün değil. Halkın tepkisinden çekinecekler.. Malum Media üzerinden, bazı tartışmalar, haber programlarında bir şeyler söylemeye çalışacaklar. Başka yapacakları bir şey yok. Tabii bir de sosyal Media.. Afişleme çalışması.
Aslında ne kadar çok konuşurlarsa o kadar çok kaybedecekler.. Çünkü artık sinir bozucu olmaya başladılar.. Özellikle de CHP-HDP beraberliği toplumda ciddi anlamda infiale sebeb oluyor.
Bugünlerde batıda herkes kendi can derdine düşmüş durumda.. Kimsenin bunların derdi ile ilgilenecek hali yok.. Kendi başlarına yapacak fazla bir şeyleri de yok..
Mart ayının ilk gününden itibaren 3 gün, Anayasanın ilk 4 Maddesi ve değiştirilmesi sözkonusu olan 18 Madde’yi yazacağım.
Sanırım bu Anayasanın en önemli maddesi, “Devlet Başkanlığı” ile ilgili düzenleme. Artık koalisyon hükümetleri dönemi sona eriyor.. Halk, devlet başkanını doğrudan kendisi seçecek ve kuvvetler ayrılığı konusunda doğru yönde, ileri doğru önemli bir adım atılmış olacak..
Yeni düzenlemeyle “doğrudan demokrasi” yöntemi ile halkın hakemliğinde koalisyon dönemi bitiriliyor.. Daha etkin bir denetim, daha hızlı bir karar sözkonusu olacak.. Cumhurbaşkanı ve başbakan ikilemi yok. Yargı tarafsız ve bağımsız olacak. Yasama kendinin parçası olmayan yürütmeyi daha etkin bir şekilde denetleyebilecek. Halkın temsili daha yaygın olacak. Bu maksatla seçme ve seçilme yaşı 18 oluyor ve Ankara’ya 600 milletvekili gönderiyor. Seçimler 4 yılda bir değil, 5 yılda bir olacak. Cumhurbaşkanı partili olabilecek. 5+5, 2 dönemden fazla Cumhurbaşkanı olmak yok. Askeri Mahkemelere son, HSYK’nın yapısı yenileniyor. Meclis daha çok çalışacak, en fazla yılda 3 ay tatil yapacak. Genelkurmay Başkanını Cumhurbaşkanı atayacak.
18 Madde’nin geniş özetini, yukarıda dediğim gibi mart başı, arkası arkasına 3 gün içinde vermeye çalışacağım..
Herkesin sandığa gitmesi gerek. Bu konuda herkesin çevresindeki insanlara hatırlatmada bulunması gerek.. Ve tabii doğru bir tercih için mutlaka bilgi sahibi olmaları gerek.. Sadece doğru bir tercih değil, çevresindekilere bunları anlatmaları gerek.
Referanduma kadar çevremizdeki açık alan ve kapalı salon toplantılarına hem katılmak, hem de çevremizdeki insanların katılımını sağlamak gerek..
Sadece %51, maddelerin yasalaşması için yeterli ama, bana kalırsa katılımın yüksek olması ve sonucun %50’yi değil en az %60’ı geçmesi gerek.. %70’i hedeflemek gerek..
Katılımın artırılması için gümrük kapıları ve yurtdışında da etkin kampanyalar düzenlemek gerek.. Bu referandum sonuçları, sadece bu maddelerin yasalaşması değil, bundan sonra atılacak adımlar ve yapılacak işler, değiştirilecek diğer maddeler için halkın tercihinin yönünü gösterecektir.. Bu açıdan katılım son derece önemli..
Tüm dünyada son derece önemli olaylar yaşanırken, Türkiye’nin bu süreci hızla tamamlayıp ülkemiz, bölgemiz ve dünya barışı, refah ve güvenliği için seferber olmamız gerek.. Savaş, terör, ekonomik saldırılar, darbe girişimleri ile Türkiye’yi zabturabt altına almak isteyenlerin oyunlarına karşı sabırlı ve dikkatli olmamız gerek.
Görecek bu millet CHP ve HDP koalisyonunu her zaman olduğu gibi, bir kez daha sandığa gömecek..
Selâm ve dua ile..