Abdurrahman Dilipak
Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar
Önce, yazımın sonunda iki Youtube videosu var, onu hatırlatayım.. Batıda da artık darbe karşıtı sesler yükselmeye başladı.. Şimdi bir yandan Gülen’e sığınacak bir ülke arıyorlar, bir yandan da Gülen’e hediye edecekleri, teselli bulacağı, mel’anetini sürdüreceği yeni bir devlet hediye etmek istiyorlar.. O ülke “Kırgızistan” olabilir mi? Bu lanetli örgütle aşırı derece içli dışlı olanlar şimdi kaygıya kapıldılar ve kendi içlerinde temizliğe hazırlanıyorlar. Türkiye onlar için de bir model oluşturdu.. “Kırgızistan’da bugün bir darbe olursa bunu FETÖ yapar” deniyor. Orada da devletin kurumlarına sızmışlar.
Bunlar sadece devletlerde değil, içine sızdıkları holding, örgüt, her yerde darbe yapma tıynetine sahiptir. İftira edebilirler, tehdit ve şantaj yoluna başvurabilirler. Sabotaj yapabilir, cinayet işleyebilirler.. Zaten onun için bunlara “Haşhaşi” deniyor. Bunların ellerinde ciddi boyutta silah var. Aynı şekilde sızdıkları her kurum ve ülke ile ilgili ellerinde tehdit ve şantaj için kullandıkları ses ve görüntü kayıtları bulunduruyorlar.. Türkiye’nin bu anlamda yaşadığı acı tecrübeler, başkaları için baht kaynağı olsun. Yanlışın neresinden dönülürse orası kârdır.
Artık bu büyünün etkisinden kurtulan herkes şunu görüyor ki, lanetli örgütün arkasında ABD/CIA var. Bunların üzerine oturduğu hangi taşı kaldırsanız altında aynı yüzü görüyorsunuz. FETÖ’cü teröristlerin yaptığı darbe girişiminin ardından ABD’nin Fox News kanalında açıklamalarda bulunan stratejist bozuntusu bir istihbaratçı olan “öteki Amerikalı” Gorka açıkça içindeki kini kustu. Sebastian Gorka, parlamentoyu bombalayan, halkın üzerine ateş açan hainlerle ilgili olarak şöyle diyordu: «Önemli olan şu ki darbeyi iyiler kaybetti. Darbeler iyi ya da kötü olabilir ki, Atatürk’ün modelinde ordu modern Türk devletinin sekülerliğinin garantörü olan kurumdu. Ordu, Müslüman Kardeşler özentisi Erdoğan’dan çok çekti.”
Gülen celladı, kendi “karıncaezmez / cici” imajı ile birlikte ABD’nin, NATO’nun imajını da yerle bir etti. Zaten Sisi darbesinden sonra imajı ağır yara alan ABD ve batı şimdi, Gülen skandalı ile bir kez daha imaj açısından ağır bir darbe almış bulunuyor.
Garip ama bizde darbeler hep Cuma günü olmuş. Mustafa Armağan’ın dikkatini çekmiş. Sanki “bir gece ansızın gelebilirim” der gibi, “Bir Cuma ansızın gelebilirim” diyorlar. “En iyi darbe Cuma akşamı ve saat 03.00’de, bunu da öğrendik.. Ama işte her zaman evdeki hesap çarşıya uymuyor. Gülenist’ler teamüle uymayınca, onun esoterik bilgi kaynaklarına iman seviyesinde bağlı oldukları için yanlış yaptılar. Şeytanları onları aldattı.. Allah da onların yaptıkları işleri boşa çıkarttı. Bizim “gören, duyan, bilen, hüküm sahibi, kadir-i mutlak bir Allahımız var”.
27 Mayıs Cuma, 12 Mart Cuma, 12 Eylül Cuma, 28 Şubat Cuma, 27 Nisan Cuma, 15 Temmuz Cuma.. Yani hafta sonuna getiriyorlar. Periyot olarak da ayın 12/15-27/28 arası. Aylardan Şubat, Mart, Mayıs, Temmuz, Eylül tercih edilmiş.
Bu işleri ABD iyi bilir. Son 50 yılda kaç devlette kaç darbe yaptırmıştır Allah bilir.. Elinin altında beslediği Gülen gibi kaç kişi, kaç örgüt vardır.. Bunun artık bir bilimi olsa gerek onlar açısından. Toplum mühendisliği, psikolojik harp teknikleri, yön eylem mühendisleri, stratejistler, bu yapılarla sürekli çalışıyor olsalar gerek. Şimdi bu başarısızlığı da sorgulayacaklar. Onlar hiçbir şeyi tanrılarına bırakmak istemiyorlar. Hatta tanrıyı kıyamete zorlamak için bile plan yapabiliyorlar.. Bunlar böylesine sapık bir kişiliğe sahipler..
ABD’ye “Size ihtiyacımız yok” diyebilmemiz gerek artık. “Hayır” diyebilmemiz gerek.. “Sizin bize ihtiyacınız yoksa, bizim size hiçbir ihtiyacımız yok.” Bize Allah yeter. NATO’dan da ayrılabiliriz gerekirse.. Üslerini de alıp gitsinler! Cehennemin dibine kadar yolları var. Gülen, Küçük Amerika, ABD büyük bir Gülen. AB’den de ayrılabiliriz. İstenmediğimiz bir yerde niye duruyoruz ki! Ya da biz sözümüzü esirgemeyelim, onlar atsınlar.. Kendi içlerinde bazı gerçeklerin tartışılmasına vesile olalım. İçlerinde akıl ve vicdan sahibi olanlar için bir zemin oluşsun bu şekilde.. Savaşlara, darbelere engel olamayan, terörle baş edemeyen, 5’li çetenin oyuncağı olan aceze bir BM’ye de ihtiyacımız yok.. Şimdi bu talebimizi daha yüksek bir sesle dile getirmeliyiz. “Dünya 5’ten büyüktür” demeye devam etmeliyiz. İnceldiği yerden kopsun. 5’li çete kendi kurdurduğu bir “kukla terör örgütü” ile savaşıyormuş gibi yapıp dünyayı oyalamıyor mu?. Güya ABD, NATO, AB ülkeleri bir terör örgütü ile başedemiyor.. Kimi kandırıyorsunuz. Bir İsrail’le başedemiyor. Bizimle müttefiksiniz ama bizim düşmanımız bir terör örgütü ile işbirliği yapıyorsunuz. Sonra da gelip bizde darbe yaptırmaya kalkıyorsunuz.. Bu işler daha fazla böyle devam edemez..
“This video of the Turkey Coup has been banned in America” diye yazın bakalım internetten (Youtube)’dan ne çıkacak. Bu video Amerika’da yasaklanmış. Sahi bir düşünün Washington, New York, Roma, Londra, Paris, Berlin Tokyo, Pekin ya da Moskova’da Türkiye’dekine benzer bir olay yaşansaydı, bu ülkeler ve dünya nasıl tepki verilirdi.. Parlamento bombalanıyor, Cumhurbaşkanı kaçırılmaya çalışılıyor, bir ordunun tepe generallerin tamamı rehin alınıyor. Başbakan, İçişleri Bakanı, Bakanlar Kurulu’nun bir çok üyesinin ele geçirilmesi an meselesi, devletin bir çok kurumlarına el konulmuş, halkın üzerine havadan, karadan ateş açıyor, bombalar yağdırıyor, tanklarla saldırıyorlar.. Bu kadarı Hollywood senaryolarının bile sınırlarını zorlar.. Kendi film kurgularının ötesinde bir cinayet senaryosunu bizim ülkemizde bize karşı planlayabiliyorlar.. BRKN TV diye bir “Youtube” sitesi var, girin bakın daha neler var.. Gülen’in hâlâ dışarıda elini kolunu sağlayarak dolaşıyor olması, sadece Türkiye için değil dünya için bir tehdit.. Gülen ve ona destek veren ülkeler, kişiler ve kurumlar cezalandırılmalı. Türkiye’nin ve dünya barışının korunması için bu şart.
Bir de şu siteye baksanıza, bunlar kehanet değil. Sahi o “bir molla ile işbirliği yapan sekülerist” kim dersiniz? Youtube’da “The corbettreport”de “behind the CIA’s failed coup in Turkey. Was it only a dry run” Türkiye CIA destekli Gladio’nun bir darbenin arka planı, bu sadece bir prova mı idi?” isimli bir video var. Bakın neler anlatıyorlar. Gezi de bunların tezgâhı idi. Daha yeni bilgiler, belgeler ortaya çıkacak. Benden söylemesi. Yeni bir dünya mümkün.
Selam ve dua ile.