Abdurrahman Dilipak
BAHÇELİ, AKŞENER DERKEN!
MHP’de kongre yapılmayacak. Her şey sil baştan. Bahçeli şimdi Akşener’i partiden uzaklaştırmak için düğmeye basıyor.. Akşener bu durumda kendi yol haritasını çizecektir.
6 ay bir güz gittikten sonra başa dönüldü. Sonuçta bir arpa boyu bile yol alınmadı. Sıfıra sıfır, elde var sıfır. Kimse inadından vazgeçmiyor, geri adım atmıyor.. Bu saatten sonra bu işin geri dönüşü de yok. Artık eski MHP öldü. Bundan sonraki yol haritası da belli değil..
Muhaliflerin yaptığı kongre kararları da mahkeme kararı ile askıya alındı. Daha kongre yapılıp yapılmayacağı belli değil, 10 ayrı dava açılmış.. Devam eden davalar var, yeni açılacak davalar var.
Akşener’in yeni bir parti kuracağı veya Kasım’da yapılacağı söylenen ara seçime Demokrat Parti ile gireceği yönünde söylentiler var.
Aynı durumda olan Paralelle ilişkili yarım düzine parti var. Anlaşılan o işi Paralel yapı üslenecek..
Daha önce yazdığım gibiMHP’nin Meclis grubunun bölüneceği iddia ediliyor. Parti 3’e bölünecek, bir kısmı Bahçeli’nin yanında kalacak bir kısmı yeni oluşuma gidecek. Bir kısmı da arada kalacak. Bunlar arasında büyük parça hangisi ise orada kalacak olanlar da var.. Birilerine göre Meral Akşener Meclis’te 5. parti grubunu oluşturacak. Bir düzinesi MHP’den olmak üzere AK Parti HDP ve CHP’den yapacağı transferler ile 20 milletvekilinden oluşan bir grup kuracak. MHP Grup Başkanvekilliğinden istifa eden Oktay Vural’ın da ilk seçimlerden sonra 5. partinin Grup Başkanı olacağı ileri sürülüyor.
Bayram sonrası MHP içinde bölünmeler olabilir.. Bahçeli taraftarları azınlıkta da kalsa parti onlarda kalacak gibi.. Muhaliflerin de kendi aralarında birlik olup olmayacağı bu süreçte belli olacak..
Meral Akşener’in bundan sonraki yol haritasını belirlemede Paralel sürece müdahale edecek olursa siyasi açıdan ölü doğar. Etmeyecek olursa siyasi bir varlık göstermesi çok mümkün olmaz. Kimse AK Parti, CHP ya da MHP’den, HDP’den ayrılıp bu yeni oluşuma katılmaz. Belki BBP ile bir ittifak kurabilirler, ama bunun yeni oluşumu canlandırmaya yeteceğini sanmıyorum.
Bu hareket paraleli kurtaramaz. Paralelin yükü altında ezilir. PKK ile kol kola girerek devlete savaş ilan eden bir örgütün desteğinde MHP’nin misyonuna sahip çıkmak mümkün değil.
Akşener’in çevresinde oluşan bir hareketlilik var, ama bu hareketliliğin sonuca ulaşması, meyve vermesi pek mümkün gözükmüyor..
Düşünsenize Akşener, Bahçeli’ye karşı parti içi muhalefetle bile bir uyum sağlayamadı.
Paralelci olmadığını söylüyor ama, Paralel konusunda kendisinden beklenen tepki bir türlü gelmiyor. Arkasında böyle bir destek olduğu çok açık.. Bu desteği kaybetmek de istemiyor anlaşılan. Mesela 28 Şubat davasında, Şevket Kazan gibi Meral Akşener’in de şikayetçi olmaması da dikkat çekici bir nokta..
Akşener eğer toplumda genel bir kabul görseydi, herhalde SP ile bile, seçimde seçim ittifakı kurabilirdi, ama bu saatten sonra, Paralelci olduğu bilinen diğer partilerle seçim ittifakı yapması ya da birleşme yoluna gitmesi sürpriz olmayacak..
Eğer böyle bir parti kurulabilirse, parti kadroları ve adayları didik didik edilecektir.. Bunlardan Paralelci olanlar hemen deşifre edilecektir. Böyle bir durumda Paralel yapı bağlantısı sebebi ile yeni oluşum HDP’ye dönebilir. Her gün biri hakkında yeni iddialar gündeme gelebilir, tutuklanabilir..
Eğer Paralel yapı bu anlamda bir fayda sağlamayacaksa, kendileri için bir Truva atı olmayacaksa, böyle bir yükü niye sırtlasınlar..
Şu anda gelecek günlerin neler getireceğini kestirmek çok mümkün değil.. Her şey başa döndü, hatta içinden çıkılmaz hale geldi. Ne yargı, ne YSK, ne parti içi kurullar bir çözüm ortaya koyamıyor. MHP tabanında çözülme var. Gelinen noktada bölünme kaçınılmaz ve böyle giderse Mecliste MHP temsil edilmeyecek, MHP barajın altında kalacaktır..
Sonuç, Türkiye fiilen iki partili sisteme geçiyor.. MHP ve HDP yok. AK Parti ve CHP var. AK Parti ve CHP karşı karşıya geldiğinde durum % 60-% 40 olabilir. CHP her şeye rağmen bu kadar da oy alamayabilir. Ama CHP eski CHP olmaz, herkesi başına toplarsa, her kesimden adaylar olabilirse belki.. Ama bu ilk seçimde olmayacak. Herkesin kendi gücünü görmesi, yani boyunun ölçüsünü alması gerek..
Eğer CHP bir çatı partisi olacaksa, şunu söyleyebiliriz, bu başında Kılıçdaroğlu olduğu bir CHP olmayacak. 6 ok’undan, dayandığı ilkelere kadar, hatta adına kadar her şey tartışma konusu olacak.
Zaten yeni bir anayasa hayata geçecekse bile böyle bankaya yönetici tayin eden bir parti olmayacak.. Zaten CHP eski köy, eski hamam olacaksa AK Parti % 70’e yükselir, CHP % 30’da kalır.
Gelinen noktada şimdi gözler Devlet Bahçeli’de.. Çünkü Bahçeli koltuğunda oturduğu sürece ve onun iradesi dışında bir çözüm mümkün gözükmüyor.. Bu tartışmalar, yaşanan süreç, aslında CHP ve MHP’de nasıl bir “Tek adam” rejiminin hüküm sürdüğünü göstermesi açısından da önemli ve ilginç bir durum..
Selam ve dua ile.