DÜNYA
ABD, vurduğu Türk komutanla ilgili bilgileri açıkladı..
ABD, 17 Ekim'de Suriye'nin İdlib kentinde vurduğu Şam'ın Fethi Cephesi komutanının Konya doğumlu Haydar Kırkan olduğunu açıkladı.
Bilgiyle ilgili Şam'ın Fethi Cephesi'nden herhangi bir doğrulama ya da yalanlama gelmedi.
Geçtiğimiz hafta içerisinden Afganistan ve Suriye'de düzenlediği bazı insansız hava aracı saldırılarıyla ilgili detayları açıklayan Pentagon, 17 Ekim günü Suriye'nin İdlib kentinde vurduğu araçta Şam'ın Fethi Cephesi'nin Türk komutanlarından Haydar Kırkan'ın hedef alındığını duyururken 23 Ekim günü Afganistan'da vurduğu bölgede ise Faruk el Katani'yi öldürdüğünü öne sürmüştü. Her iki saldırı için de El Kaide ya da Şam'ın Fethi Cephesi'nden doğrulama gelmedi. Ancak ABD'nin 17 Ekim tarihinde İdlib'de bir aracı hedef aldığı doğru ve Şam'ın Fethi Cephesi'ne yakın sosyal medya kaynakları saldırıda "Kuteybe Türki" kod adlı bir üyelerinin vurulduğunu yazmıştı.
Saldırının hemen ardından CIA'e yakınlığı ile bilinen ve küresel çatışmalar üzerine analizler yayınlayan Long War Journal, Haydar Kırkan üzerine özel bir analiz hazırladı.
"BATI ÜLKELERİNE SALDIRACAKLARDI" İDDİASI
1980 tarihinde Konya'da doğduğu belirtilen Haydar Kırkan'ın, 1999 yılında El Kaide'nin Afganistan'da yer alan kamplarında eğitilen bir militan olduğunu öne süren Long War Journal, Haydar Kırkan'ın Türkiye'de de aranan bir isim olduğunu belirtti. Pentagon Sözcüsü Albay Jeff Davis ise Kırkan'ın El Kaide'nin kritik isimlerinden birisi olduğunu ve bir dönem Usame bin Ladin ile doğrudan çalıştığını savundu ancak bununla ilgili herhangi bir delil açıklanmadı. ABD güvenlik kaynakları Kırkan'ın Türkiye ve Avrupa'dan sorumlu olduğunu basına sızdırırken AFP de Batılı hedeflere yönelik saldırı ihtimalinden de bahsetti.
"EL KAİDE SURİYE'YE TAŞINIYOR"
Long War Journal ise, El Kaide'nin önemli üyelerini Afganistan ve diğer bölgelerden Suriye'ye taşıdığını yazdı. Siteye göre Suriye'ye giden isimler bir "Şura" kurdular ve bu "Şura" El Kaide'nin Suriye kolu ile bağlantılı. Pentagon sözcüsü Davis ise bu isimleri "Suriye dışından gelmiş ve Suriye dışı operasyonlara odaklanmış kadrolar" şeklinde niteledi.
El Kaide'nin önemli üyelerini Suriye'ye taşıdığı bilinen bir gerçek. Bu gün örgüt liderlerinin önemli bölümünün Suriye'ye ulaştığı ve bir “Şura” kurdukları tahmin ediliyor. Bu kadroların El Kaide'nin kolu olan Nusret Cephesi ile dostane ilişkiler içerisinde olduğunu belirten Davis devamında “Bunlar Suriye dışından gelmiş ve Suriye dışı operasyonlara odaklanmış kadrolardır” dedi.
HAYDAR KIRKAN GÜLEN'E BAĞLI POLİSLERİN AKTİF OLDUĞU DÖNEMDE HEDEFTİ
Haydar Kırkan'ın Türkiye'deki bağlantıları üzerine pek çok iddiada bulunan Long War Journal, Kırkan'a bağlı grubun Konya, İstanbul, Kocaeli ve İzmir'de aktif olduğunu öne sürdü. Ancak El Kaide'nin Türkiye içerisinde aktif bir örgütlenme içerisine girmediği ve Türkiye'de düzenlenen herhangi bir eylemi de üstlenmediği biliniyor. 2007 yılında ve Fetullah Gülen'e bağlı polislerin Türkiye'deki Emniyet teşkilatı içerisinde aktif olduğu bir dönemde düzenlenen El Kaide operasyonlarına atıfta bulunan site, Kırkan'ın da bu operasyonların hedefi olduğunu belirtti.
SURİYE'DE DAHA ÖNCE DE TÜRKLER HEDEF ALINDI
Suriye'deki Türk savaşçılara yönelik operasyonlarını 2014 yılında başlatan ABD, ilk olarak Ümit Yaşar Toprak'ı ve çoğunluğu Türk vatandaşlarından oluşan grubunu hedef almıştı. Daha sonra yine İdlib'de Türkiye'den bölgeye giden savaşçıları hedef alan ABD, saldırılarının ardından "Horasan Grubu" isimli bir örgütü hedef aldığını öne sürmüştü. Ancak şimdiye kadar böyle bir grubun varlığına dair ABD açıklamalarından başka bir delile ulaşılabilmiş değil. ABD var olduğunu öne sürdüğünü grubun lideri olduğu iddiasıyla Muhsin el Fadli'yi de İdlib kırsalında hedef almıştı. Aynı operasyonlar zincirinin devamı olarak Sanafi en Nasr ve Ahmed Selame Mebruk da suikaste uğramıştı. Ayrıca Rifari Ahmed Taha Musa da bu yılın ilkbahar aylarında yine İdlib'de vurulmuştu.
Long War Journal, Kırkan'ı hedef alan suikasti de bu saldırılarla bağlantılandırdı ancak Kuteybe Türki olarak tanınan ve ABD'nin saldırı düzenlediğini açıkladığı tarihte vurulan tek Şam'ın Fethi Cephesi komutanının söz konusu grupla bağlantılı olduğuna dair herhangi bir delil bulunmuyor.