Al birini vur ötekine. Her iki parti de zorunlu olarak kongreye gidiyor.
CHP bölünmenin eşiğinde. İyi Parti de..
Akşener genel başkanlık için aday olmayacağını açıklamıştı. Belki İstanbul veya Ankara için Belediye Başkanlığına aday olabilir.. Ama şansı yok.
CHP ve İyi Parti sanki ortak bir kaderi paylaşıyor. Tencere yuvarlanacak, kapağını bulacak. CHP’den ayrılanlarla İyi Partiden ayrılanlar birlik olup, Ana Muhalefet Partisi olmak için şanslarını deneyebilirler..
Seçim sonuçları nasıldı? AK Parti % 42.5, CHP % 22.6, HDP % 11.7, MHP % 11.1, İyi Parti % 9.9
Milletvekili dağılımı son durum şöyle: Adalet ve Kalkınma Partisi 290, Cumhuriyet Halk Partisi 144, HDP 67, MHP 49, İyi Parti 42, SP 2, Demokrat Parti 1, BBP 1 Toplam: 596.
CHP bölünürse 79/65 olur. İyi Parti bölünürse 17/14/11 olur. Küçük olan gider, Merkez Liberal Sol bir Parti kurar. Ben bir senaryodan söz ediyorum. İyi Partinin 17’si, yani MHP’ye ve AK Partiye gidemeyecek, FETÖ’cülerin de içinde olduğu Liberal, sağ muhafazakârlar, yani DYP ve ANAP çizgisinden gelenler, bu sol merkez harekete katılabilirler. Sonuçta 65+17=82 üye ile yeni ittifak ana muhalefet partisi olur. İyi Partinin kalan üyelerinin bir kısmı MHP’ye geri döner, bir kısmı AK Partinin kapısını çalar. HDP’den de yeni sol oluşuma giden olacaktır.
Yeni parlamento aritmetiği şöyle oluşabilir: AK Parti 301, Yeni Merkez Liberal Sol Parti 82, CHP 79, MHP 69, HDP 60, SP 2, Demokrat Parti 1, BBP 1 Toplam: 596.
İyi Parti zaten dağılma sürecine girdi. Onlar seçim ilan edilmeden % 19.6 oyları olduğunu düşünüyorlardı. Yoğun bir kampanya ile % 22’ye ulaşmayı hedefliyorlardı. CHP kanadından ciddi bir destek bekliyorlardı. CHP % 20 gibi bir oy alacaktı. HDP % 10 gibi, SP filan, M. Akşener 2. tura kalacak, 2. turda da Cumhurbaşkanı olacaktı. İnce’yi de yardımcı alacaktı. Aslında yukarıda sözünü ettiğim koalisyon bu şekilde yeniden şekillenmiş olacaktı.
Yani dinler arası diyalog gibi, bir cemaat-sol diyaloğu ile sorun çözülecekti.
Meral Akşener projesi başarısız oldu. Meral hanım ya babaanne olarak torununa bakacak ya da başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı olmadı, bu kez de belediye başkanlığında şansını deneyecek.
İyi Parti kendi başına, CHP’den ayrılacaklar kendi başlarına güçlü bir siyasi varlık gösteremezler. Ama üst akıl bu iki kanadı bir araya getirirse yeni bir siyasi merkez oluşabilir. Ama bunların da bir atımlık barutu olacaktır. Ne sağ, ne sol kadrolar buna hazır değil. Taban da buna hazır değil. Kavga çıkar. CHP’nin kifayetsiz muhterisleri ile İyi Partinin kifayetsiz muhterislerini bir araya getirerek güçlü bir siyasi yapı oluşturamazsınız.
Ama AK Parti ve Erdoğan’ın karşısına bu yerel seçimde bir alternatif çıkarmak istiyorlarsa, sağ, sol, liberal ve FETÖ’cüleri bir araya getirerek yeni bir hamle yapmaktan başka çareleri yok. Eğer bu seçimde de başarılı olamazlarsa ne sağ, ne sol, ne liberal kalır ortada. CHP de sıradanlaşır.
Bütün siyasi hesaplarını AK Parti ve Erdoğan düşmanlığı üzerine kuran kadrolardan da zaten başka bir sonuç beklemek mümkün değil. İnce “Müslümanlığı” ile bu işler olmaz. Akşener “Milliyetçiliği” ile olmayacağı gibi.
Batılılar yine yanlış ata oynadılar. İnce ve Akşener’i batıya pazarlayanlar yine kantarın topuzunu kaçırdılar. Batıya hayal sattılar, onlar da bunu yuttu. Adamların öfkeleri akıllarından büyük olunca bu tür siyasi tuzaklara kolay düşüyorlar.
Bu süreçte zaten SP kendini bitirdi. SP’deki oy artışı tamamen ödünç oylar. SP gerçeği gazetelerinin tiraj hareketlerinde gizli.
HDP yerel seçimlerde mevzi kazanmak için şiddetten uzak durmaya çalışıyor. Bir de başlarına geleceği biliyorlar. Kandil zaten çöktü. PYD ABD’nin Truva Atı oldu. Onlar şimdilik pozisyonlarını korumaya çalışıyorlar. Oylarını korumak istiyorlar ama, HDP’nin Kürt bölgelerinde aldığı oyların çok büyük bir kısmı AK Parti’nin aday profiline yönelik tepkiden kaynaklanan oylardır.
HDP yenil seçimlerde bu yeni siyasi oluşumla birlikte hareket edecek. Yeni oluşum HDP’nin ağırlıkta olduğu bölgelerde HDP’ye, onlar da diğer bölgelerde bu yeni oluşuma oyları kanalize etmeye çalışacaklar.
Şunu söyleyebilirim. Bu seçim karakteri icabı “dar bölge”ye benzemektedir. Burada parti kadar aday öne çıkacaktır. Herkes kritik bir eşikte hissediyor kendini, onun için herkes halkın beğendiği adayları öne çıkartacak. Bu hem başkan ve hem de belediye meclisi için geçerli. Hatta başkanlar yardımcıları ve müdür yapacağı isimlerle sahne almalı. Aday profili geçen seçimlere göre daha iyi olacak diye ümit ediyorum. İnşallah AK Parti çok daha iyi bir aday profili ile çıkar.
Bu yönde atılacak ilk önemli adım Parti kongresi olacaktır. Adayları belirleyecek olan merkez teşkilatı çok önemli. Ve tabi il-ilçe teşkilatları da kongre sonrası gözden geçirilmeli.
Tabi başka senaryolar da var. Bütün senaryolar gelip Erdoğan ve AK Partiye dayanıyor.. AK Parti eğer iyi bir kadro ile çıkarsa, Allah’ın yardımı ile birçok ülkenin ve örgütün evdeki hesapları çarşıya uymaz.
Biz bizden ibaret bir ülke değiliz artık. Bölge ve İslam dünyası, dünya dengeleri üzerinde de bizim ayrı, önemli, ağırlıklı, belirleyici bir rolümüz var.
İçimizdeki ahmak ve hainler yüzünden bu mücadeleye bir zarar gelirse, önce onlar ağır bir darbe yer ve tabi Türkiye de, bölge de, İslam dünyası da.
Erdoğan’ın son grup konuşması bu açıdan önemli idi. Gördüğüm kadarı ile milletvekili ve Bakanların tespitindeki zafiyet, Bakan yardımcılıkları ve kurullarında olmaması için daha dikkatli davranılıyor.
Ve tabi kongre sonrası Genel Merkez ve teşkilatların hızla gözden, elden geçirilmesi gerek. Yoksa binlerce adayın belirleneceği yerel seçimlerde zayıf bir liste felaket olur. İnşallah birileri ders almıştır. Selam ve dua ile..
Yeni Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Diliapak, 'Korona, tarım ve...
