Necmettin BATIREL
Bitmeyen senfoni!
17 Temmuz 2017, Pazartesi
ABD verilerindeki bozulma devam etmesi FED Başkanı Yellen’i haklı çıkarıyor. Para politikasını gevşetme adımlarının ertelenecek olması, doları zayıflatıyor, risk iştahını arttırıyor. Dünya borsalarının değeri 76.3 trilyon dolarla rekor düzeye ulaştı. Endeksler ralli yapıyor.
ABD VERİLERİ “FAİZ” DEMİYOR - ABD’de Michigan Üniversitesi Tüketici Güven endeksi temmuz’da 93.1’e inerek son 9 ayın, yani Trump’ın başkan seçilmesinden bu yana en düşük seviyeye indi. Perakende satışlar haziran’da 0.1 artış yerine 0.2 geriledi. Amerikalılar ekonomiye güven duymadığı için harcamaları çok sınırlı tutuyor. Tabii buna bağlı olarak tüketici fiyatlarındaki artış sıfır düzeyinde gerçekleşti.. Yıllık bazda %1.6’ya geriledi. Bu rakam, Ekim’den beri en düşük seviye.. Sanayi üretimi stok artışıyla haziran’da 0.4 oldu. İmalat üretimi ise 0.2’de kaldı.
YELLEN’İN SELEFİ KİM OLACAK? - ABD Merkez Bankası Janet Yellen’in görev süresi şubat 2018’de sona eriyor. Piyasa gözlemcileri şu anda Başkan Trump’ın Yellen’i yeniden atanmasına %20.8 şans veriyor. Ancak Yellen’in yerine gelecek olan aday da henüz belli değil. siyaset alanında uzmanlaşmış gazetecilik organizasyonu Politico haftaiçinde Trump’ın ekonomi danışmanı Gary Cohn’un getirileceğini yazmıştı. Cohn ise şu anki görevinden memnun olduğunu açıklamıştı. Cohn’un, Yellen’in selefi olmasına %13.7 ihtimal veriliyor. Yani son gelişmelere bakılacak olursa Trump Yellen’in yerine gelecek daha doğrusu ateşten gömlek giyecek bir aday bulabilmiş değil.
15 TEMMUZ VE PİYASALAR - 15 Temmuz 2016'da FETÖ’ye bağlı askerler tarafından yapılmaya çalışılan başarısız darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçti. Ekonomide beklenen kalıcı etki meydana gelmedi. Piyasalar şoku üzerinden çabuk attı. Uluslar arası kredi kuruluşlarının Türkiye’nin yatırım yapılabilir ülke notunu düşürmelerine rağmen, doğrudan yabancı yatırımlar artıyor, sıcak para akışında büyük artış yaşanıyor. 18 Temmuz’da yani darbenin hemen ertesi pazartesi günü 80 bin 755 puanla açılış yapan BİST, o hafta 70 bin 426 puana inmiş hisse senetleri endeks bazında %13 değer kaybetmişti. Ancak bu seviyeden gelen tepki alımlarıyla uzun süre 70 – 75 bin aralığında hareket eden endeks Aralık başından itibaren atağa kalktı. 13 Haziran’da 100 bin direncini aştı, 15 Temmuz’un yıldönümünde ise 105 bin direncini aşarak yeni bir tarihi rekora imza attı.
MERKEZ BANKASI DEVREYE GİRDİ - Darbe girişimi öncesinde 2.92 TL’den işlem gören dolar kuru borsadaki sert satışlarından sonra 3.05 TL’yi aştı. 11 Ocak’ta ise 3.94 TL ile zirveye çıktı. Merkez Bankasının aldığı sert önlemlerle rüzgar tersine döndü. Trump’ın başkan seçilmesinin ardından 3.47 TL’ye kadar geriledi. Daha sonra yerli yatırımcıların alıma geçmesiyle 3.65 TL’ye kadar yükseldi, ama son dönemde IMF, Dünya Bankası ve uluslar arası bankaların TL’yi en güçlü para birimleri arasında gösteren raporlarından sonra gevşedi. Döviz mevduatları çözülmeye başladı, dolar 14 Temmuz akşamı 3.53 TL’den işlem gördü. Türkiye’nin 5 yıl vadeli borcunu iflasa karşı sigortalamanın maliyetini gösteren CDS’lerde yükseliş tersine döndü. Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında 299 baz puana çıkan CDS’ler, bu hafta sonunda 190 düzeyine indi.
BİST’TE REKOR YARIŞINA DEVAM - Borsa istanbul’da ulusal 100 endeksi Cuma akşamı 105 bin 176 puanla kapanarak yeni bir tarihi rekora imza attı. Böylece endeks yılbaşından bu yana %34.6 oranında değer kazanmış oldu. ABD’deki verilerin bozulması FED’in faiz artırımı ve bilanço küçültme adımlarının sıklaştıracağı beklentisini azalttı. Gelişen ülkeler fon çıkışı yaşanmayacak olmasıyla rahatladı. Hisse senetlerinin dolar bazında %20 aşağıda olması talebin sürekli sıcak kalmasını sağlıyor. Kurlardaki gevşeme fon girişinin arttığını gösteriyor. Bankalar lokomotif görevi yapıyor. Bu hafta veri trafiği zayıf. Pazartesi günü Çin’de ikinci çeyrek büyüme, sanayi üretimi, perakende satışlar belli olacak. Türkiye’de nisan işsizlik rakamı ile Merkez Bankası beklenti anketi var. Perşembe günü Avrupa Merkez Bankasının faiz kararı dikkatle izlenecek. Endeks 103 bin desteğinin üzerinde tutunduğu sürece 107 bin direnci yeni hedef olacak.
EURO NEDEN DEĞER KAZANIYOR? - ABD’den gelen veriler ve haber akışları Euro’yu daha sert etkiliyor FED Başkanı Janet Yellen’ın güvercin tonda açıklamaları, enflasyon verisinin piyasaları tatmin etmemesi doları yavaşlatırken, Euro dolar paritesini yukarı itiyor. Veriler öncesinde 1.1390 sentten işlem gören parite göstergelerin beklentilerin altında kalmasıyla 1.1466 sente tırmandı. Bu hafta pariteyi yakından ilgilendiren gelişme Avrupa Merkez Bankasının faiz daha doğrusu para politikasının daraltma yönünde vereceği mesajlar olacak. Ancak hemen belirtmek gerekirse şu anda böyle bir gelişme ihtimal dahilinde değil. Piyasa Başkan Draghi’nin 3 ağustos’taki ABD’nin Jackson hole kasabasında toplanacak olan dünya merkez bankaları başkanları toplantısında konuşma yapacak olmasını, sıkı para politikasına dönüş işaretini vereceği şeklinde algılıyor. Teknik olarak bu hafta parite 1.14 sent desteğinin üzerinde tutunduğu sürece 1.15 senti aşma potansiyelini koruyacak. Yani dolardaki kayıplar devam edecek.
TL DOLAR KARŞISINDA %43 DEĞERSİZ - Dünyaca ünlü The Economist dergesi, satın alma gücü ve kurlar açısından alternatif bir endeks oluşturan Big Mac Endeksi’nin Temmuz sonuçlarını yayınladı. Endeksin sonuçlarına göre ABD’de Big Mac’in değeri 5,30 dolar olurken, Türkiye’de 3,01 dolar civarında. Bu rakamlar Türk Lirası’nın dolar karşısında yüzde 43,3 daha değersiz olduğunu gösteriyor. Euro Bölgesi’nde ise ortalama Big Mac fiyatı 4,47 dolar olurken, endeks euronun dolar karşısında yüzde 15,8 daha değersiz olduğuna işaret ediyor. Bir ülkedeki Big Mac fiyatı, dolar cinsinden ABD sınırları içindeki satış fiyatından pahalı ise o ülkenin parası aşırı değerli, Türkiye örneğindeki gibi daha ucuz ise değerinin altında olarak sınıflandırılıyor. Big Mac endeksine göre, şu anda doların gerçek değeri 2 lira 13 kuruş olması gerekiyor. Çok düşük bir rakam ama dediğimiz gibi Big Mac’la kıyaslarsanız, bu sonuç ortaya çıkıyor.
YATIRIMCI DÖVİZDE SATIŞA GEÇTİ - Haftanın son işlem gününde en dikkat çeken konu kuşkusuz Amerika’dan gelen enflasyon verisiydi. Fakat veri öncesi piyasalar Dallas Fed Başkanı Robert Kaplan’ın açıklamalarını takip etti. Kaplan; bilanço daraltmasının piyasa üzerinde ki etkisinin sınırlı olacağını dile getirdi. ABD verileri piyasaları tatmin etmedi ve FED’in enflasyon hedefine daha uzun vadede ulaşacağı algısı oluştu. Bununla birlikte ABD’den perakende satışlar verisi beklentilerin aksine gerileme göstererek %-0.2 olarak geldi. Böylelikle gelişen ülkelerden fon çıkışının gerçekleşmeyeceği yorumları güçlendi. Yerli yatırımcı satışa geçti, Döviz sepeti 3.79 TL’ye düştü. 3.53 TL’ye düşen dolar bu hafta 3.50 TL’ desteğinde tutunmaya çalışacak. Başaramazsa 3.47 – 3.48 TL aralığına dönecek. Bu seviyenin açık pozisyon taşıyanlar için çok iyi bir alım fırsatı oluşturacağı belirtiliyor. Euro’nun bu hafta 4.05 TL’de tutunmaya çalışacağı öngörülüyor Önümüzdeki hafta Hazine ikisi Pazartesi, üçü Salı olmak üzere beş ihale ile borçlanacak. İhalelerde yabancı ilgisi artar, faizler düşük kalırsa kurlardaki gevşeme hızlanacak.
ALTINDA DOLAR POZİSYONU - Dolar endeksinin 95.11 düzeyine inmesiyle 10 yıllık ABD hazine bonolarına gelen alımlarla faizlerin 2.32’ye gerilemesi altını olumlu etkiledi. Ons 1221 dolardan 1233 dolara kadar yükseldi, kapanışı 1228 dolarla gerçekleştirdi. Piyasalarda oluşan, merkez bankalarının yılsonundan önce sıkı para politikası geçecekleri beklentisi zayıfladı. Hepsinden önemlisi ABD’de kötüleşen veriler yatırımcıları korkuttu, güvenli limana koşturuyor. Hazine bonolarında faizler 2.25 düzeyine inerse altın 1250 doları aşabilir, -ki bu ihtimal ağır basıyor-. Altında dolarla pozisyon açılabilecek dönem başladı. Kapalıçarşı’da 24 ayar külçenin gramı, bu hafta 138 liraya gerileyebilir. Doların serbest piyasadaki düşüş altını da aşağı çekiyor.